tehlikeye atmak - Turc Anglais Dictionnaire
Historique

tehlikeye atmak



Sens de "tehlikeye atmak" dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 35 résultat(s)

Turc Anglais
Common Usage
tehlikeye atmak endanger v.
General
tehlikeye atmak peril v.
tehlikeye atmak hazard v.
tehlikeye atmak pawn v.
tehlikeye atmak jeopardize v.
tehlikeye atmak adventure v.
tehlikeye atmak put at risk v.
tehlikeye atmak put on the line v.
tehlikeye atmak endanger v.
tehlikeye atmak set v.
tehlikeye atmak imperil v.
tehlikeye atmak risk v.
tehlikeye atmak venture v.
tehlikeye atmak put in jeopardy v.
tehlikeye atmak compromise v.
tehlikeye atmak jeopardise v.
tehlikeye atmak periclitate [obsolete] v.
tehlikeye atmak emperil v.
tehlikeye atmak queer v.
tehlikeye atmak menace v.
tehlikeye atmak hex v.
tehlikeye atmak commit v.
tehlikeye atmak disinsure v.
tehlikeye atmak submit [obsolete] v.
Idioms
tehlikeye atmak lay on the line v.
tehlikeye atmak put someone or something in jeopardy v.
tehlikeye atmak put it on the line v.
tehlikeye atmak place someone or something in jeopardy v.
tehlikeye atmak put someone or something into jeopardy v.
tehlikeye atmak place in jeopardy v.
Law
tehlikeye atmak imperil v.
tehlikeye atmak jeopardize v.
tehlikeye atmak jeopardise v.
Archaic
tehlikeye atmak danger v.
tehlikeye atmak spout v.

Sens de "tehlikeye atmak" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 61 résultat(s)

Turc Anglais
General
kendini tehlikeye atmak take risks v.
kendini tehlikeye atmak pawn v.
birini tehlikeye atmak jeopardise v.
kendini tehlikeye atmak run risks v.
şerefini tehlikeye atmak compromise v.
canını tehlikeye atmak risk one's life v.
hayatını tehlikeye atmak put one's life in danger v.
varlığını tehlikeye atmak endanger one’s own existence v.
çocuğun hayatını tehlikeye atmak endanger the life of the child v.
hayatını tehlikeye atmak risk one's life v.
kendini tehlikeye atmak put oneself at great risk v.
birini tehlikeye atmak jeopardize v.
gizli bir istihbarat operasyonunu ortaya çıkarıp tehlikeye atmak blow v.
(düşünmeden) tehlikeye atmak compromit [obsolete] v.
şerefini tehlikeye atmak compromit [obsolete] v.
Colloquial
hayatını tehlikeye atmak dice with death v.
hayatını tehlikeye atmak put one’s life on the line v.
Idioms
kendini riske/tehlikeye atmak lay (one's) neck on the block v.
kendini riske/tehlikeye atmak put your head on the block v.
kendini riske/tehlikeye atmak put your neck on the block v.
kendini riske/tehlikeye atmak lay your head on the block v.
kendini riske/tehlikeye atmak lay your neck on the block v.
(göz göre göre) kendini tehlikeye atmak take the bear by the tooth v.
kendini tehlikeye/sıkıntılı bir duruma atmak take the bear by the tooth v.
biri için ün/şöhret/namını tehlikeye atmak stake one's reputation on someone v.
hayatını tehlikeye atmak risk life and limb v.
hayatını tehlikeye atmak dice with death v.
hayatını tehlikeye atmak put neck on the line v.
hayatını tehlikeye atmak risk one's neck v.
hayatını tehlikeye atmak take one's life in one's hands v.
kendisini tehlikeye atmak tempt fate v.
kendisini tehlikeye atmak place one's head in the lion's mouth v.
kendini tehlikeye atmak put one's head in the lion's mouth v.
kendini tehlikeye atmak put one's neck on the line v.
kendini tehlikeye atmak stick one's neck out v.
kendini tehlikeye atmak lay one's head on the block v.
kendini tehlikeye atmak put one's head on the block v.
kendini tehlikeye atmak court disaster v.
ününü/şöhretini/namını tehlikeye atmak put one's reputation on the line v.
varını yoğunu tehlikeye atmak put all one's eggs in one basket v.
(birini) tehlikeye atmak put (someone) in harm's way v.
kendini tehlikeye atmak put (one's) head in the wolf's mouth v.
hayatını tehlikeye atmak lay (one's) life on the line v.
varını yoğunu tehlikeye atmak have all (one's) eggs in one basket v.
geleceği tehlikeye atmak give hostage to fortune v.
(bir şeyi) tehlikeye atmak lay (something) on the line v.
(kendini) tehlikeye atmak put (oneself) on the line v.
kendini tehlikeye atmak put your head in the lion's mouth v.
kendini tehlikeye atmak put your head into the lion's mouth v.
kendini tehlikeye atmak put your head in the lion's mouth v.
kendini tehlikeye atmak put your neck on the line [uk] v.
kendini tehlikeye atmak put yourself on the line v.
kendini tehlikeye atmak lay yourself on the line v.
hayatını tehlikeye atmak risk your neck v.
(biri/bir şey) uğruna ün/şöhret/namını tehlikeye atmak stake (one's) reputation on (someone or something) v.
uğruna ün/şöhret/namını tehlikeye atmak stake reputation on v.
(kendini) tehlikeye atmak stick neck out v.
hayatını tehlikeye atmak take life in hands v.
Slang
kendini tehlikeye/riske atmak put (one's) butt on the line v.
kendini tehlikeye atmak put (one's) ass on the line v.
kendini tehlikeye atmak put your ass on the line [us] v.