unfavorable - Turc Anglais Dictionnaire

unfavorable

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau

Sens de "unfavorable" dans le Dictionnaire Turc-Anglais : 20 résultat(s)

Anglais Turc
Common Usage
unfavorable adj. elverişsiz
It was an unfavorable day for baseball.
Beyzbol için elverişsiz bir gündü.

More Sentences
unfavorable adj. olumsuz
She holds an unfavorable opinion of the company's business partner.
Şirketin iş ortağı hakkında olumsuz düşünceleri var.

More Sentences
General
unfavorable adj. olumsuz
But in these unfavorable situations, the working class knows who is guilty.
Ancak bu olumsuz durumlarda işçi sınıfı kimin suçlu olduğunu biliyor.

More Sentences
unfavorable adj. kötü
The latest report put forth the unfavorable economic outcome.
En son yayımlanan rapor, kötü ekonomik sonuçları gözler önüne serdi.

More Sentences
Trade/Economic
unfavorable adj. olumsuz
The verdict was unfavorable.
Karar olumsuzdu.

More Sentences
Common Usage
unfavorable adj. ters
General
unfavorable adj. ters
unfavorable adj. uygun olmayan
unfavorable adj. mahzurlu
unfavorable adj. aksi
unfavorable adj. sakıncalı
unfavorable adj. zararlı
unfavorable adj. aleyhte
unfavorable adj. açık veren (hesap)
unfavorable adj. makus
unfavorable adj. tercih edilmeyen
unfavorable adj. uygunsuz
Trade/Economic
unfavorable adj. açık veren
unfavorable adj. aleyhte
unfavorable adj. pasif

Sens de "unfavorable" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 17 résultat(s)

Anglais Turc
General
unfavorable weather n. elverişsiz hava
unfavorable reply n. olumsuz cevap
unfavorable weather conditions n. olumsuz hava şartları
unfavorable weather conditions n. kötü hava şartları
unfavorable weather conditions n. olumsuz hava koşulları
unfavorable weather conditions n. kötü hava koşulları
unfavorable judgment n. olumsuz karar
unfavorable judgment n. olumsuz değerlendirme
unfavorable judgment n. hataları ve eksiklikleri belirterek onaylamama
unfavorable position n. elverişsiz pozisyon
unfavorable position n. rekabet üstünlüğü olmama
unfavorable position n. rekabette dezavantajlı olma
Trade/Economic
unfavorable variance n. olumsuz fark
unfavorable variance n. olumsuz varyans
unfavorable balance of trade n. dış ticaret açığı
unfavorable audit report n. olumsuz rapor
unfavorable variance n. olumsuz sapma