uzlaşmak - Turc Anglais Dictionnaire
Historique

uzlaşmak



Sens de "uzlaşmak" dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 53 résultat(s)

Turc Anglais
Common Usage
uzlaşmak come to terms v.
uzlaşmak compromise v.
General
uzlaşmak settle on v.
uzlaşmak strike a bargain v.
uzlaşmak meet half way v.
uzlaşmak compound v.
uzlaşmak reconcile with v.
uzlaşmak close v.
uzlaşmak compromise by v.
uzlaşmak make it up v.
uzlaşmak come to an agreement v.
uzlaşmak make a compromise v.
uzlaşmak come to a mutual understanding v.
uzlaşmak make a deal v.
uzlaşmak covenant v.
uzlaşmak strike a balance v.
uzlaşmak reconcile v.
uzlaşmak settle with v.
uzlaşmak agree v.
uzlaşmak make terms v.
uzlaşmak come to terms with v.
uzlaşmak assent v.
uzlaşmak close with v.
uzlaşmak hold with v.
uzlaşmak cotton v.
uzlaşmak accord v.
uzlaşmak come to terms on something v.
uzlaşmak make an agreement v.
uzlaşmak settle on something v.
uzlaşmak make a concession v.
uzlaşmak agree on a compromise v.
uzlaşmak decide v.
uzlaşmak compose v.
uzlaşmak compose [obsolete] v.
uzlaşmak comprobate v.
Phrasals
uzlaşmak come across v.
Colloquial
uzlaşmak come into line v.
Idioms
uzlaşmak meet one halfway v.
uzlaşmak become reconciled with (someone or something) v.
uzlaşmak strike a balance v.
uzlaşmak strike a bargain v.
uzlaşmak fall into line with v.
uzlaşmak go halfway v.
uzlaşmak bury the hatchet v.
uzlaşmak look past v.
uzlaşmak bury your differences v.
uzlaşmak settle (one's) differences v.
uzlaşmak give ground v.
Trade/Economic
uzlaşmak compound v.
Law
uzlaşmak reconcile n.
uzlaşmak come to an arrangement v.
Technical
uzlaşmak compromise v.
Archaic
uzlaşmak tryst [scottish] v.

Sens de "uzlaşmak" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 40 résultat(s)

Turc Anglais
General
ile uzlaşmak compromise with v.
bir konuda uzlaşmak compromise on v.
mahkemeye başvurmadan uzlaşmak settle out of court v.
ile uzlaşmak accommodate with v.
fiyatta uzlaşmak agree on the price v.
yeniden uzlaşmak reagree v.
(biriyle) şartlarda uzlaşmak temporize v.
(biriyle) şartlarda uzlaşmak temporise v.
uzlaşmak için müzakere etmek haggle v.
Phrasals
(birisi) ile (belli bir kişi, düşünce ya da mesele) hakkında uzlaşmak concur on (someone or something) with (one) v.
(birisi) ile (belli bir kişi, düşünce ya da mesele) hakkında uzlaşmak concur with (one) on (someone or something) v.
ile uzlaşmak get along with v.
ödün vererek uzlaşmak compromise over v.
ödün vererek uzlaşmak compromise with v.
taviz vererek uzlaşmak compromise over v.
taviz vererek uzlaşmak compromise with v.
(bir konuda) uzlaşmak settle over v.
üzerinden uzlaşmak compromise on v.
(biriyle/bir şeyle) uzlaşmak swing with (someone or something) v.
biriyle/bir şeyle uzlaşmak align oneself with someone or something v.
biriyle/bir şeyle uzlaşmak align oneself with someone or something v.
(biriyle) biri/bir şey üzerinde/konusunda uzlaşmak compromise on someone or something (with someone) v.
(biriyle) biri/bir şey üzerinde/konusunda uzlaşmak compromise (on someone or something) with someone v.
(biriyle bir şey) üzerinde/konusunda uzlaşmak compromise (on something) with (someone) v.
(bir şey) üzerinde/konusunda uzlaşmak compromise on (something) v.
(biriyle) uzlaşmak concur with (one) v.
(biriyle) tekrar uzlaşmak reconcile with (someone) v.
Idioms
(biriyle) uzlaşmak için bir araya gelmek closet (someone/oneself) with (someone) v.
(biriyle) uzlaşmak make a deal (with one) v.
uzlaştırmak/uzlaşmak patch a quarrel up v.
uzlaştırmak/uzlaşmak patch the quarrel up v.
uzlaştırmak/uzlaşmak patch one's quarrel up v.
uzlaştırmak/uzlaşmak patch up a quarrel up v.
uzlaştırmak/uzlaşmak patch up the quarrel up v.
uzlaştırmak/uzlaşmak patch up one's quarrel up v.
karşılıklı anlaşmak/uzlaşmak reach an understanding v.
ile karşılıklı anlaşmak/uzlaşmak reach an understanding with v.
Trade/Economic
makul fiyatta uzlaşmak compound v.
Law
dostane biçimde uzlaşmak settle amicably v.
Politics
anlaşamadıkları konusunda uzlaşmak agree to disagree v.