yıkmak - Turc Anglais Dictionnaire
Historique

yıkmak



Sens de "yıkmak" dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 101 résultat(s)

Turc Anglais
Common Usage
yıkmak demolish v.
General
yıkmak shatter v.
yıkmak blow down v.
yıkmak wreck v.
yıkmak overthrow v.
yıkmak put out of commission v.
yıkmak do for v.
yıkmak level v.
yıkmak dash v.
yıkmak subvert v.
yıkmak pull something down v.
yıkmak collapse v.
yıkmak knock down v.
yıkmak knock something down v.
yıkmak demolish v.
yıkmak topple v.
yıkmak explode v.
yıkmak knock over v.
yıkmak break down v.
yıkmak ruin v.
yıkmak put on somebody v.
yıkmak finish v.
yıkmak blast v.
yıkmak confound v.
yıkmak break v.
yıkmak puncture v.
yıkmak cave v.
yıkmak commission v.
yıkmak extinguish v.
yıkmak batter down v.
yıkmak pull down v.
yıkmak fling v.
yıkmak ravage v.
yıkmak housebreak v.
yıkmak low v.
yıkmak destroy v.
yıkmak spoil v.
yıkmak drag down v.
yıkmak split v.
yıkmak put the blame on somebody v.
yıkmak take down v.
yıkmak floor v.
yıkmak raze v.
yıkmak devastate v.
yıkmak down v.
yıkmak tear down v.
yıkmak undermine v.
yıkmak bring down v.
yıkmak vandalise v.
yıkmak vandalize v.
yıkmak bring down in ruins v.
yıkmak rase v.
yıkmak unbuild v.
yıkmak elide v.
yıkmak unestablish v.
yıkmak unhorse v.
yıkmak blitz v.
yıkmak wrack v.
yıkmak havoc v.
yıkmak mow v.
yıkmak gainsay v.
yıkmak ruinate v.
yıkmak play (off) v.
yıkmak pluck v.
yıkmak crumple v.
yıkmak founder v.
yıkmak slight [obsolete] v.
yıkmak smite v.
yıkmak subverse v.
Phrasals
yıkmak throw down v.
yıkmak pluck down v.
yıkmak rip apart v.
yıkmak push over v.
yıkmak knock down v.
yıkmak rip down v.
yıkmak rip into v.
yıkmak strike down v.
yıkmak cut down v.
yıkmak blow in v.
yıkmak break in v.
yıkmak fold down v.
yıkmak smash down v.
Colloquial
yıkmak bum out v.
yıkmak lay flat v.
yıkmak underminde v.
yıkmak domino v.
Idioms
yıkmak play devil with v.
yıkmak bring (something) crashing down (around) (one) v.
yıkmak bust up v.
yıkmak raze something to the ground v.
yıkmak take an axe to v.
Technical
yıkmak tumble v.
yıkmak tear down v.
Archaic
yıkmak do away v.
yıkmak elide v.
yıkmak whummle [scotland] v.
yıkmak downcast v.
yıkmak squabash [scotland] v.
Slang
yıkmak trash v.
yıkmak stonker v.
yıkmak rag doll v.

Sens de "yıkmak" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 257 résultat(s)

Turc Anglais
General
altını kazarak yıkmak sap v.
yere yıkmak prostrate v.
bir önyargıyı yıkmak overcome a bias v.
yıkmak (binayı) pull down v.
yıkmak (mal vb) vandalize v.
yakıp yıkmak ravage v.
bir işi birinin başına yıkmak foist v.
üzerine yıkmak leave holding the bag v.
ümidini yıkmak destroy v.
temelinden yıkmak raze v.
yere yıkmak (birini) knock someone out v.
birini yere yıkmak bowl someone over v.
yıkmak (insanların güvenini/inancını sarsarak devleti/bir kurumu) subvert v.
üstüne yıkmak impute v.
üzerine yıkmak inflict on v.
yakıp yıkmak harry v.
temelini kazıp yıkmak sap v.
yuvasını yıkmak break up somebody's marriage v.
yere yıkmak down v.
yakıp yıkmak lay waste to v.
yakıp yıkmak vandalize v.
başına yıkmak foist on v.
önyargıyı yıkmak overcome the prejudice v.
birini yere yıkmak knock out (someone) v.
yere yıkmak floor v.
tabuları yıkmak break taboos v.
birini kendine doğru çekerek yere yıkmak pull someone over v.
üzerine yıkmak leave someone holding the bag v.
birini yere yıkmak strike someone down v.
üstüne yıkmak lay something at one's door v.
yere yıkmak fell v.
hava saldırısıyla yıkmak blitz v.
vurup yere yıkmak floor v.
dünyayı başına yıkmak (someone's world) collapse around him/her v.
bina yıkmak demolish a building v.
ev yıkmak pull down a house v.
ev yıkmak demolish a house v.
bina yıkmak pull down a building v.
yuva yıkmak break up a family v.
ezberleri yıkmak flout the taboos v.
ezberleri yıkmak break the taboos v.
duvar yıkmak demolish the wall v.
duvar yıkmak destroy the wall v.
duvar yıkmak pull down the wall v.
önyargılarını yıkmak eradicate one's prejudices v.
önyargılarını yıkmak eliminate one's prejudices v.
önyargılarını yıkmak break down one's prejudices v.
sorumluluk yıkmak burden someone with responsibility v.
yıkmak (rakibi vb) blow-down v.
yere yıkmak get down v.
bir imparatorluğu yıkmak lay low an empire v.
yere yıkmak knock out v.
yakıp yıkmak lay waste v.
temele kadar yıkmak pull down v.
temelinden yıkmak sap v.
birinin üstüne suçu yıkmak pin a crime on someone v.
evi yıkmak bring the house down v.
rejimi yıkmak topple the regime v.
rejimi yıkmak overturn the regime v.
yakıp yıkmak vandalise v.
yıkmak (mal vb) vandalise v.
önyargıları yıkmak break down the prejudices v.
yakıp yıkmak rage v.
(üzerine) yıkmak lay v.
umutlarını yıkmak darken v.
yakıp yıkmak depopulate [obsolete] v.
devrik antiklinal oluşturacak şekilde yıkmak overfold v.
yakıp yıkmak overrun v.
(arazideki) evleri yıkmak dishouse v.
temelinden yıkmak dismantle v.
(işi) daha düşük rütbeli birine yıkmak download [canada] v.
savaş baltası ile yıkmak pollax v.
(sorumluluk) başkasına yıkmak flick pass [australia] v.
(kale) duvarlarını yıkmak slight v.
buldozerle yıkmak bulldoze v.
Phrasals
yere yıkmak knock out v.
(işi) birine yıkmak ring in v.
(iş, görev) yıkmak shuffle off v.
birini yıkmak/sarsmak tear someone up v.
suçu birinin üstüne yıkmak/atmak pin something on someone v.
vurup yere sermek/yıkmak knock someone or something down v.
bir şeyi veya birini yıkmak knock down v.
vurarak devirmek/kırmak/yıkmak ram (something) down v.
yere sermek/yıkmak duke someone out v.
(birini/bir şeyi başka birinin) üstüne yıkmak force someone or something off (of) something v.
(birini/bir şeyi başka birinin) üstüne yıkmak and force someone or something off v.
(birinin/bir şeyin) üstüne bir şey yıkmak force on (someone or something) v.
işi (birinin) üstüne yıkmak dump on (someone or something) v.
işi (birinin) üstüne yıkmak dump on v.
birini yere yıkmak blow someone over v.
birini/bir savı yıkmak cut someone or something to something v.
(bir şeyi birinin/bir şeyin) üstüne atmak/yıkmak lay (something) on (someone or something) v.
üstüne yıkmak push off on v.
(birini/bir şeyi birinin) üstüne yıkmak stick (one) with (someone or something) v.
birini/bir şeyi birinin üstüne yıkmak stick someone with someone or something v.
üstüne yıkmak stick with v.
bir şeyi birinin üstüne yıkmak stick someone with something v.
(birinin) üstüne (bir şey) yıkmak strap (someone) with (something) v.
tekmeleyip yıkmak kick over v.
yere yıkmak strike down v.
birinin/bir şeyin yükünü başka birinin/bir şeyin üzerine yıkmak pawn off v.
birinin/bir şeyin sorumluluğunu başka birinin/bir şeyin üzerine yıkmak pawn off v.
üstüne yıkmak throw on v.
(birine/bir şeye) yıkmak unload on (someone or something) v.
(birinin/bir şeyin) üstüne yıkmak unload on (someone or something) v.
birini/bir şeyi birinin üstüne yıkmak unload someone or something on (to) someone v.
birini/bir şeyi birine yıkmak unload someone or something on (to) someone v.
(birine/bir şeye) yıkmak unload onto (someone or something) v.
(birinin/bir şeyin) üstüne yıkmak unload onto (someone or something) v.
başına yıkmak wish on v.
vurup yıkmak beat down v.
bir şeyi yıkmak beat something down v.
(bir şeyi) üzerine yıkmak blame for (something) v.
(bir şeyin) ihalesini yıkmak blame for (something) v.
birini/bir şeyi yıkmak blow someone or something down v.
bir şeyi yıkmak break something in v.
(hükümeti) yıkmak/devirmek bring something down v.
-i üstüne yıkmak burden with v.
yuva yıkmak bust something up v.
(birinin) evliliğini yıkmak bust something up v.
üzerine suç yıkmak charge against v.
yere yıkmak flatten out v.
(birini/bir şeyi birinin) başına yıkmak fob (someone or something) off on (someone) v.
birini/bir şeyi (birinin/bir şeyin) başına yıkmak foist someone or something off (on someone or something) v.
(birini/bir şeyi birinin) başına yıkmak foist (someone something) (up)on (one) v.
-in başına yıkmak foist off on v.
(birini/bir şeyi birine) yıkmak force (someone or something) off on (someone ) v.
(birinin) üstüne (bir şey) yıkmak force (something) on (one) v.
(birini birinin) üstüne atmak/yıkmak inflict (someone) upon (one) v.
(suçu birinin) üstüne yıkmak/atmak pin (something) on (one) v.
(birini/bir şeyi) yıkmak push (someone or something) over v.
(bir şeyi) şiddetle çarpıp yıkmak smash through (something) v.
(bir şeye) hızla atıp kırmak/yıkmak smash through (something) v.
(birini/bir şeyi birinin/bir şeyin) üstüne atmak/yıkmak wish (someone or something) off on (someone or something else) v.
Phrases
bir önyargıyı yıkmak atomu parçalamaktan zordur It is harder to crack a prejudice than an atom expr.
Proverb
yıkmak yapmaktan daha kolaydır it is easier to tear down than to build up
Colloquial
birinin saygınlığını yıkmak blot one's copybook v.
yakıp yıkmak lay waste v.
esip yıkmak blow over v.
(birinin) özgüvenini yıkmak knock the stuffing out of (one) v.
birinin özgüvenini yıkmak knock the stuffing out of someone v.
birinin özgüvenini yıkmak take the stuffing out of someone v.
birinin üstüne atmak/yıkmak lay something on someone v.
üstüne yıkmak put it to v.
suçu yüklemek/yıkmak put it to v.
üstüne yıkmak put it to v.
(birinin) üstüne yıkmak put it to (someone) v.
suçu (birine) yüklemek/yıkmak put it to (someone) v.
(birinin) üstüne yıkmak put it to (someone) v.
(birinin) hayallerini/umutlarını yıkmak burst v.
domino taşı gibi yıkmak domino v.
Idioms
yakıp yıkmak bring (something) crashing down (around) (one) v.
yakıp yıkmak bring something crashing down (around one) v.
(birinin) dünyasını başına/tepesine yıkmak bring (something) crashing down (around) (one) v.
(birinin) dünyasını başına/tepesine yıkmak bring something crashing down (around one) v.
hayallerini yıkmak pop (one's) bubble v.
hayallerini yıkmak pop the bubble of (someone) v.
hayallerini yıkmak pop (one's) bubble v.
birini yıkmak/sarsmak tear someone apart v.
birinin üstüne iş yıkmak pile the work on someone v.
birinin yuvasını yıkmak wreck someone's home for a date v.
bir şeyi yıkmak/yerle bir etmek level something to the ground v.
bir şeyin sorumluluğunu birinin üstüne atmak/yıkmak father something on someone v.
ezberi bozmak/yıkmak break the mould v.
hayallerini yıkmak burst someone's bubble v.
hayallerini yıkmak burst the bubble of somebody v.
hayallerini yıkmak burst the bubble v.
hayallerini yıkmak burst somebody's bubble v.
geleneği bozmak/yıkmak break the mold v.
geleneği bozmak/yıkmak break the mould v.
ezberi bozmak/yıkmak break the mold v.
köprüleri yıkmak burn one's bridges v.
kesip yıkmak cut down v.
köprüleri yıkmak burn one's boats v.
suçu başkasının üstüne yıkmak offload the blame v.
suçu başkasının üstüne yıkmak leave someone holding the bag v.
suçu başkasının üstüne yıkmak leave someone holding the baby v.
sorumluluğu başkasının üzerine yıkmak leave someone holding the bag v.
suçu üzerine yıkmak land on v.
suçu üstüne yıkmak lay the blame at one's door v.
sorumluluğu başkasının üzerine yıkmak leave someone holding the baby v.
suçu üzerine yıkmak land upon v.
(görevi/işi) başkasının üzerine yıkmak push something off on someone v.
(görevi/işi) başkasının üstüne yıkmak push something off on to someone v.
(görevi/işi) başkasının üstüne yıkmak push something off on someone v.
yakıp yıkmak lay waste to v.
ümitlerini yıkmak dash someone's hopes v.
yakıp yıkmak lay to waste v.
(görevi/işi) başkasının üzerine yıkmak push something off on to someone v.
üzerine suç yıkmak bring a charge against v.
üzerine yıkmak leave holding the bag v.
umutlarını yıkmak dash someone's hopes v.
üzerine yıkmak leave holding the baby v.
bir işi birinin başına yıkmak/sırtına yüklemek drop (something) in (someone's) lap v.
(birini) yıkmak hand (one) (one's) head v.
(bir şeyi) bozmak/yıkmak play old harry with (something) v.
(bir şeyi) önemli ölçüde yıkmak rip the heart out of (something) v.
bir şeyi önemli ölçüde yıkmak rip/tear the heart out of something v.
ortalığı başına yıkmak clean house v.
(birini) duygusal olarak yıkmak rip (someone) in two v.
(birini) yıkmak tear (someone) in two v.
(bir şeyi birinin) başına yıkmak dump (something) in (someone's) lap v.
bir şeyi birinin başına yıkmak dump something in somebody's lap v.
bir şeyi birinin başına yıkmak drop something in somebody's lap v.
ortalığı yakıp yıkmak be on a rampage v.
kuralları yıkmak beat the system v.
saygınlığını yıkmak blot your copybook [uk] v.
bir şeyi yıkmak break the back of something v.
dördüncü duvarı yıkmak break the fourth wall v.
alkıştan ortalığı yıkmak bring down the house v.
(bir şeyi) yıkmak bring something to its knees v.
kuralları yıkmak buck the system v.
hayallerini/umutlarını yıkmak burst bubble v.
(birinin) hayallerini/umutlarını yıkmak burst the bubble of (someone) v.
suçu/sorumluluğu (birine) yıkmak throw (one) under the bus v.
kendi yuvasını yıkmak foul one's nest v.
kendi yuvasını yıkmak foul one's own nest v.
kendi yuvasını yıkmak foul own nest v.
kendi yuvasını yıkmak foul your own nest v.
(bir şeyi) yakıp yıkmak lay (something) to waste v.
(bir şeyi) yakıp yıkmak lay (something) waste v.
üstüne yıkmak lay at door v.
bir şeyi yakıp yıkmak lay something waste v.
bir şeyi yakıp yıkmak lay waste to something v.
(bir şeyi) yakıp yıkmak lay waste to (something) v.
suçu (birinin) üstüne yıkmak leave (one) holding the baby [uk] v.
sorumluluğu (birinin) üzerine yıkmak leave (one) holding the baby [uk] v.
suçu (birinin) üstüne yıkmak leave (one) holding the bag [us] v.
sorumluluğu (birinin) üzerine yıkmak leave (one) holding the bag [us] v.
üstüne iş yıkmak/yığmak pile on the work v.
üstüne iş yıkmak/yığmak pile the work on v.
(suçu birine) yıkmak put (something) at (one's) door v.
suçu (birinin/bir şeyin) üstüne yıkmak put the blame on (someone or something) v.
(bir şeyi) tamamen yıkmak take a chainsaw to (something) v.
Speaking
engelleri yıkmak clear the way v.
Politics
kenti yakıp yıkmak urbicide v.
yakıp yıkmak devastate v.
Technical
vurup yıkmak knock out v.
yıkmak yok etmek demolish v.
Construction
eski binaları yıkmak için kullanılan ağır demir top ball-breaker n.
eski binaları yıkmak için kullanılan ağır demir top skull cracker n.
eski binaları yıkmak için kullanılan ağır bir demir top wrecker's ball n.
(binayı içe doğru) yıkmak implode v.
Medical
alyuvarları yıkmak haemolyse v.
Military
yakıp yıkmak harry v.
Archaic
yakıp yıkmak destitute v.
Slang
hayallerini yıkmak piss in (someone's) corn flakes n.
yere yıkmak down with his apple-cart v.
hayallerini yıkmak piss in (someone's) corn flakes v.
hayallerini yıkmak pee in someone's corn flakes v.
yumrukla yere sermek/yıkmak duke out v.
(birinin) özgüvenini yıkmak lick the stuffing out of (one) v.
psikolojik olarak yıkmak mess up v.
(birini) devirmek/yıkmak deck (one) v.
yakıp yıkmak rambo v.
yakıp yıkmak ramboize v.
yere yıkmak conk v.