Turc | Anglais | |
---|---|---|
General | ||
General | ziyaret etme | call n. |
General | ziyaret etme | visitation n. |
Turc | Anglais | |
---|---|---|
General | ||
General | komşuyu ziyaret etme | visiting a neighbor n. |
General | tarihi yerleri ziyaret etme | visiting historical places n. |
General | görülmeye değer bir yeri ziyaret etme | visitation n. |
General | sık ziyaret etme | frequentation n. |
General | ziyaret etme yetkisi olan | visitatorial adj. |
General | ziyaret etme yetkisi olan | visitorial adj. |
Idioms | ||
Idioms | (birine) istediği zaman ziyaret etme izni | an open invitation (to somebody) n. |
Law | ||
Law | mahkemenin çocuğun velayetinden yoksun bırakılan akrabaya tanıdığı çocuğu düzenli ziyaret etme hakkı | visitation right n. |
Computer | ||
Computer | irc kanalını kısa süreliğine ziyaret etme | flyby n. |
Theatre | ||
Theatre | (iskoçya ve kuzey ingiltere'de) cadılar bayramı gibi özel günlerde balo kıyafeti giyip maske takarak evleri ziyaret etme geleneği | guising n. |