önerme - Turc Anglais Dictionnaire
Historique

önerme



Sens de "önerme" dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 30 résultat(s)

Turc Anglais
General
önerme question n.
önerme thesis n.
önerme offering n.
önerme resolution n.
önerme overtures n.
önerme representation n.
önerme overture n.
önerme suggestion n.
önerme proffer n.
önerme postulate n.
önerme proposal n.
önerme statement n.
önerme proposition n.
önerme theorem n.
önerme premise n.
önerme deliberation [obsolete] n.
önerme offerture n.
önerme ingratiation n.
Trade/Economic
önerme proposition n.
Law
önerme submission n.
önerme enacture [obsolete] n.
Technical
önerme hypothesis n.
önerme proposition n.
Math
önerme proposition n.
Logic
önerme identity n.
önerme postulatum n.
Marine Biology
önerme hypothesis n.
Linguistics
önerme proposition n.
önerme clause n.
Philosophy
önerme thesicle n.

Sens de "önerme" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 162 résultat(s)

Turc Anglais
General
çelişki önerme contradictory proposition n.
açık önerme open condition n.
ters önerme contrary proposition n.
tümel önerme universal sentence n.
doğru varsayılan kanıtsız önerme postulate n.
olumsuzlayıcı önerme negative premises n.
açık önerme open sentence n.
analitik önerme analitical proposition n.
sentetik önerme synthetical proposition n.
sentetik önerme synthetic proposition n.
ters önerme obverse n.
büyük önerme major premiss n.
kendi kendini kanıtlayan önerme begging the question n.
kendi kendini kanıtlayan önerme petitio principii n.
kendiliğinden apaçık kabul edilen temel önerme axiom n.
karşılık olarak önerme obtension n.
bir şeyin ters gitme ihtimali varsa, bu ihtimalin gerçekleşeceğini ifade eden esprili bir önerme murphys law n.
(önerme) ima edilen şey implicate n.
paradoksal görüş önerme paradoxology [obsolete] n.
karşıt önerme contrary n.
menfi önerme privative n.
argümanlara ait önerme işlevi predicate n.
apaçık önerme self-evident truth n.
vecize, önerme veya nükte olarak ifade edilen duygusal fikir veya dilek sentiment n.
tekil önerme singulars n.
kategorik önerme subject n.
kategorik önerme ile ifade edilen husus subject n.
kategorik önerme subject term n.
kategorik önerme ile ifade edilen husus subject term n.
varsayılan önerme sumption n.
evrensel bir önerme ile tikel arasındaki ilişki superordination n.
(terim veya önerme) jenerik superior adj.
(terim veya önerme) genelleyici superior adj.
(bağlaç) önerme anlamı ifade eden suppositive adj.
koşullu önerme whereas n.
Phrasals
(birine) bir önerme sunmak suggest (something) to (one) v.
'-e bir önerme sunmak suggest to v.
Colloquial
mantıklı önerme starter n.
Idioms
bir durum veya ortamda herkesin bildiği veya çoğunluğun kabul ettiği uygulama/önerme 11th commandment n.
Trade/Economic
önerme (teklif) bidding n.
Law
iddianın kendisinden ziyade niteliğine itiraz ederek iddianın doğruluğunu ima eden önerme negative pregnant n.
Technical
bileşik önerme compound proposition n.
ikinci en iyi önerme second best theorem n.
koşullu önerme conditional statement n.
koşullu önerme conditional proposition n.
yardımcı önerme lemma n.
Computer
strateji önerme recommending a strategy n.
üye önerme primi/ikramiyesi referral bonus n.
Informatics
önerme ağları propositional networks n.
Psychology
kavram-önerme hipotezi conceptual-propositional hypothesis n.
sözel önerme verbal proposition n.
Math
açık önerme open statement n.
açık önerme open condition n.
açık önerme open sentence n.
bileşik önerme compound statement n.
bileşik önerme compound proposition n.
evrik önerme inverse proposition n.
koşullu önerme conditional proposition n.
koşullu önerme conditional statement n.
ters önerme inverse proposition n.
önerme dizisi derivation n.
mantıkta zıtlıkla nitelendirilen önerme opposite n.
özne ve yüklemleri aynı olup nicelik veya nitelik olarak veya her ikisi bakımından farklılık gösteren iki önerme arasındaki ilişki opposition n.
birinin doğruluğunun veya yanlışlığının diğerininkine bağlı olduğu iki önerme arasındaki ilişki opposition n.
kendini kanıtlayacak kadar net önerme porime n.
(öklid'e göre) anlamı belirsiz matematiksel önerme porism n.
Logic
negatif önerme bildiren sembol o n.
iki önermenin de doğruluğunu inkar eden karmaşık önerme alternative denial n.
büyük önerme major premise n.
küçük önerme minor premise n.
mantık barındırmayan önerme alogism n.
önerme hipotezi propositional hypothesis n.
tümel önerme universal proposition n.
evrensel önerme universal n.
doğruluğu önermelerin arasındaki ilişkiye bağlı olan önerme entailment n.
öncüllerden birisi ya da ikisinin nedensel önerme durumunda olduğu kıyas epicheirema n.
öncüllerden birisi ya da ikisinin nedensel önerme durumunda olduğu kıyas epichirema n.
büyük önerme major n.
koşullu bir önerme ve öncülü doğru olarak verildiğinde sonucun da doğru çıkabileceği ilkesi modus ponens n.
bir dizi önerme ile ortaya konan kanıt monstrance n.
genele uygulanabilen önerme general n.
genel önerme generality n.
genel önerme generalization n.
genel önerme generalisation n.
aynı anda doğru olmayacak iki önerme arasındaki ilişki mutual exclusiveness n.
sonuç ifade eden önerme desitive n.
sonuçla ilgili önerme desitive n.
aynı önerme identical proposition n.
eş önerme identical proposition n.
aynı önerme identity n.
eş önerme identity n.
(p ise kesinlikle q benzeri) önerme ilişkisi implication n.
önerme ilişkisini gösteren sembol implication n.
önerme sembolü arasındaki mantıksal ilişki logical implication n.
mantıksal önerme logical implication n.
(asıl anlamdan ziyade bir diğer önerme üzerinden çıkarım yapılabilen) önerme implicature n.
(mantıkta) koşullu önerme connex [obsolete] n.
ayrıklık ilişkisi bulunan önerme disjunct n.
başka önermeye bağlı olan önerme incident proposition n.
kapalı önerme closed sentence n.
mantık sisteminin kendi aksiyomlarından türetilemeyen bir önerme sunulduğunda çelişki oluşacak şekilde kurulması completeness n.
ön kabulden çıkarılan önerme conclusion n.
kendi kendiyle çelişen bir önerme inconsistency n.
belirsiz önerme indefinite proposition n.
kavram göstermeyen önerme indesignate n.
şartlı önerme contingency n.
devamlılık gösteren mantıksal önerme continuative n.
başka bir önermeye ikisinden biri doğru olduğunda diğeri kesinlikle yanlış olacak şekilde bağlı olan önerme contradictory n.
karşıt önerme contradictory n.
tersevirmeden kaynaklanan önerme contrapositive n.
evirmeyle elde edilen önerme converse n.
evrik önerme convertend n.
temel önerme first principle n.
tikel önerme particular n.
sınıfın yalnızca bir kısmını konu alan önerme particular proposition n.
tikel önerme particular proposition n.
(önerme veya terime) nicelik atfetme predesignation n.
tekil önerme singular proposition n.
(formel mantıkta) önerme subsumption n.
farklı bir önermenin çıkarsanabildiği evrensel önerme superaltern n.
(önerme veya terime) nicelik atfetmek predesignate v.
özne, yüklem ve bağdan oluşan ve tek yargı bildiren (önerme) categorial adj.
özne, yüklem ve bağdan oluşan ve tek yargı bildiren (önerme) categoric adj.
özne, yüklem ve bağdan oluşan ve tek yargı bildiren (önerme) categorical adj.
mantıksal sabiti olan bir önerme ile ilgili nonatomic adj.
eşdeğerliği olan (önerme) equivalent adj.
birden fazla terimi bulunan (önerme) mediate adj.
oldukça varsayımsal (önerme) hypothetic adj.
koşullu (önerme, kıyas) hypothetic adj.
oldukça varsayımsal (önerme) hypothetical adj.
terimlerinden en az biri ayrık önerme olan (kıyas) disjunctive adj.
birden çok önerme içeren compound adj.
(önerme) birbirinden türetilemeyen independent adj.
(önerme) mantıksal olarak bağlantılı olmayan independent adj.
(önerme) içinde miktar belirtilmeyen indesignate adj.
doğruluğu veya yanlışlığı yalnızca deneyle ispatlanabilir olan (önerme) contingent adj.
(önerme veya terim) niceliksel predesignate adj.
önerme ile ilgili subsumptive adj.
önerme içeren subsumptive adj.
Literature
önerme ortaya atma thetics n.
Linguistics
ayrık önerme disjunctive proposition n.
önerme veya cümleler kuramı rhematic n.
karşı-olgusal önerme contrafactual n.
önerme belirten bağlaç suppositive n.
Religious
dünyanın gerçekte yaşanmamış bir tarihin birtakım belirtileri ile yaratıldığını öne süren teolojik bir önerme omphalos n.
Philosophy
(hegel diyalektiğinde) düşünceyi geliştirmenin ilk aşamasını temsil eden önerme thesis n.
genelgeçer önerme type n.
büyük önerme major premiss n.
dörtlü önerme tetralemma n.
küçük önerme minor premiss n.
tekelci önerme exclusive proposition n.
antitez bildiren önerme antithet n.
çekirdek önerme atomic proposition n.
kendisinden sonuçlar çıkarılabilecek önerme datum n.
gözlemi veya deneyimi yorum katmaksızın en temel terimlerle aktaran önerme protocol proposition n.
gözlemi veya deneyimi yorum katmaksızın en temel terimlerle aktaran önerme protocol sentence n.
deneyimle anında doğrulanabilen önerme protocol statement n.
evrensel (terim, önerme) general adj.
(önerme) gerçeklik değeri sözcük anlamına bağlı olmayan synthetic adj.
(önerme) doğruluk değeri gözleme dayalı synthetic adj.
Latin
önerme ile ilgili de dicto adj.
Archaic
genel görüşün tersini yansıtan önerme paradox n.