Türkçe - İngilizce Cümleler
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce Cümleler
Eşanlam
Cümleler
Araçlar
Kaynaklar
Hakkımızda
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Işıkları Söndür
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Araçlar
Kaynaklar
Hakkımızda
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Cümleler
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce Cümleler
Geçmişi Gizle
Geçmiş Detayları
Geçmişi Sil
Geçmiş :
postmodern
be a subject of
locust larva
Geçmiş
İngilizce
Türkçe
1
bombard
bombardıman etmek
v.
The teacher began to
bombard
me with questions.
Öğretmen beni sorularla
bombardıman etmeye
başladı.
Sorry for
bombarding
you with so many questions.
Bir sürü soruyla seni
bombardıman ettiğim
için üzgünüm.
Show More (-1)
2
bombard
bombalamak
v.
During the war in Yugoslavia, American aircraft continuously
bombarded
towns, killing civilians.
Yugoslavya'daki savaş sırasında Amerikan uçakları sürekli olarak şehirleri
bombalayarak
sivilleri öldürdü.
Show More (-2)