1 |
graduate |
mezun olmak |
v. |
|
- I wonder when Tom will graduate.
- Tom'un ne zaman mezun olacağını merak ediyorum.
- As soon as he graduated, he left town.
- Mezun olur olmaz, şehirden ayrıldı.
- Tom graduated third in his class.
- Tom sınıf üçüncüsü olarak mezun oldu.
- Now that he has graduated, he must become more serious.
- Artık mezun olduğuna göre, daha ciddi olmalı.
- Tom moved to Boston soon after he graduated.
- Tom mezun olduktan hemen sonra Boston'a taşındı.
- I've got a feeling that Tom won't graduate this year.
- Ben Tom'un bu yıl mezun olmayacağı hakkında bir hisse sahibim.
- I graduated two years ago.
- İki yıl önce mezun oldum.
- She graduated in 1996.
- O 1996 yılında mezun oldu.
- Is he graduating this year?
- Bu yıl mı mezun oluyor?
- What do you want to do after you graduate?
- Mezun olduktan sonra ne yapmak istiyorsun?
- Mary graduated at the top of her class.
- Mary sınıf birincisi olarak mezun oldu.
- I'll graduate this year, I hope.
- Bu yıl mezun olacağım, umarım.
- Mary and I lost touch after we graduated.
- Mary ve ben mezun olduktan sonra irtibatı kaybettik.
- Although I graduated many years ago, I'll never forget any of the teachers who taught me.
- Yıllar önce mezun olmama rağmen, bana ders veren öğretmenlerin hiçbirini unutmayacağım.
- When will you graduate?
- Ne zaman mezun olacaksın?
- I never really thought I'd graduate.
- Mezun olacağımı hiç düşünmemiştim.
- Tom graduated first in his class.
- Tom sınıfında ilk mezun oldu.
- Tom and Mary are graduating tomorrow.
- Tom ve Mary yarın mezun oluyorlar.
- If you fail this class, you won't be able to graduate.
- Bu dersten kalırsan, mezun olamazsın.
- I haven't seen any of my old classmates since I graduated 15 years ago.
- On beş yıl önce mezun olduğumdan beri eski sınıf arkadaşlarımdan hiçbirini görmedim.
- He went back to the village after he graduated.
- Mezun olduktan sonra köye geri döndü.
- I may not graduate.
- Mezun olamayabilirim.
- I'm moving back to Boston after I graduate.
- Mezun olduktan sonra Boston'a geri taşınacağım.
- I'm not sure if I'll graduate this year.
- Bu yıl mezun olup olamayacağımdan emin değilim.
- She had been very shy till she graduated.
- Mezun olana kadar çok utangaçtı.
- Tom and Mary were friends in high school and started dating a few years after graduating.
- Tom ve Mary lisede arkadaştılar ve mezun olduktan birkaç yıl sonra çıkmaya başladılar.
- When did you graduate at Oxford?
- Oxford'dan ne zaman mezun oldun?
- As soon as he graduated, he left town.
- Mezun olur olmaz şehri terk etti.
- I wonder when Tom will graduate.
- Tom ne zaman mezun olacak diye merak ediyorum.
- There were nineteen graduates for the batch of Spanish class.
- İspanyolca sınıfından on dokuz kişi mezun oldu.
- Do you think Tom will graduate this year?
- Tom'un bu yıl mezun olacağını düşünüyor musun?
- She was very shy until she graduated.
- Mezun olana kadar çok utangaçtı.
- Tom graduated first in his class.
- Tom sınıf birincisi olarak mezun oldu.
- Have you been back to Boston since you graduated?
- Mezun olduktan sonra hiç Boston'a geri geldiniz mi?
- Tom graduated at the top of his class.
- Tom sınıf birincisi olarak mezun oldu.
- Tom graduated last year.
- Tom geçen yıl mezun oldu.
- I still haven't graduated.
- Ben hâlâ mezun olmadım.
- Tom has three months left until he graduates.
- Tom'un mezun olmasına üç ay kaldı.
- How often do you think you'll come back here after you graduate?
- Mezun olduktan sonra buraya ne sıklıkta geleceğini düşünüyorsun?
- Will Tom graduate this year?
- Tom bu yıl mezun olacak mı?
- Mary expressed her happiness when her daughter graduated.
- Mary, kızı mezun olduğunda mutluluğunu ifade etti.
- I haven't yet graduated.
- Henüz mezun olmadım.
- Are you saying there's still a chance Tom will graduate with the rest of his class?
- Tom'un hala sınıfın geri kalanıyla birlikte mezun olabilme şansının olduğunu mu söylüyorsun?
- Tom and Mary have already graduated.
- Tom ve Mary zaten mezun oldular.
- Dan graduated second in his class.
- Dan sınıfından ikinci olarak mezun oldu.
- I'll graduate next year.
- Seneye mezun olacağım.
- I'm going to graduate next spring.
- Önümüzdeki bahar mezun olacağım.
- What are you going to do when you graduate?
- Sen mezun olduğunda ne yapacaksın?
- She was very shy until she graduated.
- Mezun oluncaya kadar çok utangaçtı.
- I heard Tom won't graduate this year.
- Tom'un bu yıl mezun olamayacağını duydum.
- I don't have enough credits to graduate.
- Mezun olmak için yeterli kredim yok.
- It's been three years since you graduated.
- Mezun olmanızdan bu yana üç yıl geçti.
- After graduating, Tom enlisted.
- Mezun olduktan sonra, Tom askere yazıldı.
- I'm moving back to Boston after I graduate.
- Mezun olduktan sonra Boston'a geri taşınıyorum.
- I am proud all my students have graduated.
- Bütün öğrencilerimin mezun olmasından gurur duyuyorum.
- What are you going to do after you graduate?
- Mezun olduktan sonra ne yapacaksın?
- Mom’s goal was to graduate college but dad’s goal was mom.
- Annemin hedefi üniversiteden mezun olmakmış ama babamın hedefi annemmiş.
- Tom is graduating tomorrow.
- Tom yarın mezun oluyor.
- When did you graduate?
- Ne zaman mezun oldun?
- I haven't yet graduated.
- Ben henüz mezun olmadım.
- Today is the day that Tom graduates.
- Bugün Tom'un mezun olacağı gün.
- Tom hasn't graduated yet.
- Tom henüz mezun olmadı.
- Forgetting to say the graduating student's name at the graduation ceremony was a colossal miss.
- Mezuniyet töreninde mezun olan öğrencinin adını söylemeyi unutmak büyük bir hataydı.
- I graduated in 2013.
- 2013'te mezun oldum.
- I never really thought I'd graduate.
- Gerçekten mezun olacağımı hiç düşünmemiştim.
- Tom still hasn't graduated.
- Tom hala mezun olmadı.
- I can't believe I'm graduating this year.
- Bu yıl mezun olduğuma inanamıyorum.
- Tom graduated last year.
- Tom geçen sene mezun oldu.
- I graduated two years ago.
- Ben iki yıl önce mezun oldum.
- What are you going to do when you graduate?
- Mezun olunca ne yapacaksın?
- It's been three years since you graduated.
- Mezun olalı üç yıl oldu.
- The principal shook hands with each of the graduating pupils.
- Okul müdürü, mezun öğrencilerin her biri ile el sıkıştı.
- If you fail this class, you won't be able to graduate.
- Bu derste başarısız olursanız mezun olamazsınız.
- Tom graduated.
- Tom mezun oldu.
- Tom and Mary have already graduated.
- Tom ve Mary çoktan mezun oldular.
- I can't wait to graduate.
- Mezun olmak için sabırsızlanıyorum.
- I can't believe I'm graduating this year.
- Bu yıl mezun olacağıma inanamıyorum.
- Both Tom and Mary graduated last year.
- Tom ve Mary geçen yıl mezun oldular.
- Tom graduated three years ago.
- Tom üç yıl önce mezun oldu.
- Both Tom and Mary graduated last year.
- Tom ve Mary'nin ikisi de geçen yıl mezun oldu.
- Sami is in grade twelve and is going to graduate this year.
- Sami on ikinci sınıftaydı ve bu yıl mezun olacaktı.
- I plan to go abroad as soon as I graduate.
- Mezun olur olmaz yurt dışına gitmeyi planlıyorum.
- Sami will be graduating next year.
- Sami gelecek yıl mezun olacak.
Show More (80)
|
2 |
graduate |
mezun |
n. |
|
- That is perhaps why many graduates and scientists prefer to do their research and studying in America.
- Belki de bu nedenle pek çok mezun ve bilim adamı araştırmalarını ve eğitimlerini Amerika'da yapmayı tercih ediyor.
- Taking this opportunity, we wish all prospective graduates success.
- Bu vesile ile tüm mezun adaylarımıza başarılar diliyoruz.
- Taking this opportunity, we wish all prospective graduates success.
- Bu vesileyle tüm mezun adaylarına başarılar diliyoruz.
- Taking this opportunity, we wish all prospective graduates success.
- Bu vesile ile tüm mezun adaylarımıza başarılar dileriz.
- The teacher enjoyed talking with some of the graduates.
- Öğretmen bazı mezunlarla konuşmaktan keyif aldı.
- Tom is a Harvard graduate.
- Tom, Harvard mezunu.
- All graduates are invited.
- Tüm mezunlar davetlidir.
- Tom is a Harvard graduate.
- Tom bir Harvard mezunu.
- All graduates are invited.
- Bütün mezunlar davetlidir.
- The principal presented each of the graduates with diploma.
- Okul müdürü, mezunların her birine diplomasını sundu.
- The principal shook hands with each of the graduates.
- Müdür, mezunların her birinin elini sıktı.
- The teacher enjoyed talking with some of the graduates.
- Öğretmen, mezunlardan bazıları ile konuşmaktan zevk aldı.
Show More (9)
|
3 |
graduate |
bitirmek |
v. |
|
- His mother died just one week before he graduated from college.
- Annesi onun üniversiteyi bitirmesine bir hafta kala ölmüştü.
- Fadil graduated from high school in Cairo.
- Fadıl liseyi Kahire'de bitirdi.
- Mom’s goal was to graduate college but dad’s goal was mom.
- Annemin amacı üniversiteyi bitirmekti ama babamın amacı annemdi.
Show More (0)
|
4 |
graduate |
mezun etmek |
v. |
|
- Our university graduates 1,000 students every year.
- Üniversitemiz her yıl 1000 öğrenci mezun ediyor.
Show More (-2)
|
5 |
graduate |
üniversite mezunu |
n. |
|
- I think it's a shame that some foreign language teachers were able to graduate from college without ever having studied with a native speaker.
- Bazı yabancı dil öğretmenlerinin ana dili İngilizce olan biriyle hiç çalışmadan üniversiteden mezun olabilmelerinin utanç verici olduğunu düşünüyorum.
Show More (-2)
|