knife someone - Türkçe İngilizce Sözlük
Geçmiş

knife someone



"knife someone" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 39 sonuç

İngilizce Türkçe
General
threaten someone with a knife f. birini bıçakla tehdit etmek
attack someone with a knife f. birine bıçakla saldırmak
Idioms
pull a knife on someone f. birine bıçak çekmek
have your knife into someone f. birisinin başına çorap örmek
get (one's) knife into (someone) f. (birine karşı) iğneleyici olmak
get (one's) knife into (someone) f. (birine karşı) eleştirel yaklaşmak
get (one's) knife into (someone) f. (birine karşı) kaba davranmak
get (one's) knife into (someone) f. (birinin) üstüne gitmek
get (one's) knife into (someone) f. (birine karşı) kırıcı olmak
get (one's) knife into (someone) f. (birine) son darbeyi vurmak
get (one's) knife into (someone) f. (birini) can evinden vurmak
get the knife into (someone) f. (birine karşı) iğneleyici olmak
get the knife into (someone) f. (birine karşı) eleştirel yaklaşmak
get the knife into (someone) f. (birine karşı) kaba davranmak
get the knife into (someone) f. (birinin) üstüne gitmek
get the knife into (someone) f. (birine karşı) kırıcı olmak
get the knife into (someone) f. (birine) son darbeyi vurmak
get the knife into (someone) f. (birini) can evinden vurmak
get the knife into (or in) someone f. birine düşmanca bir şey yapmak
get the knife into (or in) someone f. birine saldırmak
get the knife into (or in) someone f. bıçağı birine saplamak
stick the knife into (or in) someone f. birine düşmanca bir şey yapmak
stick the knife into (or in) someone f. birine saldırmak
stick the knife into (or in) someone f. bıçağı birine saplamak
have (one's) knife into (someone) [uk/australia] f. kancayı (birine) takmak
have (one's) knife into (someone) [uk/australia] f. (birinin) başına çorap örmek
have (one's) knife into (someone) [uk/australia] f. (birinin) hayatını zorlaştırmak
get one's knife into (someone) f. (birine karşı) iğneleyici olmak
get one's knife into (someone) f. (birine karşı) eleştirel yaklaşmak
get one's knife into (someone) f. (birine karşı) kaba davranmak
get one's knife into (someone) f. (birinin) üstüne gitmek
get one's knife into (someone) f. (birine karşı) kırıcı olmak
get one's knife into (someone) f. (birini) can evinden vurmak
get the knife into (someone) f. (birine karşı) iğneleyici olmak
get the knife into (someone) f. (birine karşı) eleştirel yaklaşmak
get the knife into (someone) f. (birine karşı) kaba davranmak
get the knife into (someone) f. (birinin) üstüne gitmek
get the knife into (someone) f. (birine karşı) kırıcı olmak
get the knife into (someone) f. (birini) can evinden vurmak