İngilizce | Türkçe | |||
---|---|---|---|---|
General | ||||
Genel | waltz i. | vals | ||
Tom played a waltz on the piano using only his thumbs and Mary was very impressed. Tom, yalnızca baş parmaklarını kullanarak piyanoda bir vals çaldı ve Mary çok etkilendi. More Sentences |
||||
Genel | waltz f. | vals yapmak | ||
Tom and Mary are waltzing on the fine line between hate and love. Tom ve Mary nefret ve aşk arasındaki ince çizgide vals yapıyorlar. More Sentences |