Türkçe - İngilizce
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Eşanlam
Hakkımızda
Araçlar
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Işıkları Söndür
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Eşanlam
Araçlar
Hakkımızda
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
EN-TR
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Almanca - İngilizce
Geçmiş
önde olan
"önde olan"
teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 5 sonuç
Kategori
Türkçe
İngilizce
Common Usage
1
Yaygın Kullanım
önde olan
leading
s.
General
2
Genel
önde olan
main
s.
3
Genel
önde olan
cutting edge
s.
Law
4
Hukuk
önde olan
fore
s.
Sport
5
Spor
önde olan
up
s.
"önde olan"
teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 21 sonuç
Kategori
Türkçe
İngilizce
General
1
Genel
önde olan/şansı yüksek adaylar
leading candidates
i.
2
Genel
önde olan kimse
outrunner
i.
3
Genel
önde olan şey
outrunner
i.
4
Genel
sayıca önde olan
dormie
s.
5
Genel
sayıca önde olan
dormy
s.
6
Genel
önde gelen veya geniş kitlelerce kabul görmüş bir topluluğa, harekete veya tarza ait olan
mainstream
s.
Phrases
7
İfadeler
yarışta en önde olan
out front
expr.
Colloquial
8
Konuşma Dili
önde büyük cepleri olan kapüşonlu svetşört/kalın üst
bunny hug
i.
9
Konuşma Dili
arkada enseye kadar, yanlarda ve önde kısa olan saç modeli
mullet
i.
10
Konuşma Dili
çok önde gelen/olan
far ahead from
expr.
Idioms
11
Deyim
bir iş kolunda çok başarılı olan/önde gelen ve nüfuzlu kişi/şirket ya da kuruluş
big-time operator
i.
12
Deyim
bir iş kolunda çok başarılı olan/önde gelen ve nüfuzlu kişi/şirket ya da kuruluş
bto (big time operator)
i.
Architecture
13
Mimarlık
(klasik tapınak veya tapınak stilli bina) önde iki kolonu olan
distyle
s.
Furniture
14
Mobilya
oturma kısmı en yüksek noktası önde olan merkezdeki çıkıntılı bölümden her iki tarafa doğru alçalan sandalye
saddle seat
i.
Anatomy
15
Anatomi
omuzları önde olan
round-shouldered
s.
16
Anatomi
(bacak veya uylukta) önde olan
precrural
s.
Sport
17
Spor
bir puanla veya skorla önde olan
one up
s.
18
Spor
kaykay veya kayakta sağ ayağı önde olan
goofy
s.
Card
19
İskambil
(skat oyununda) teklif verme sırası önde olan oyuncu
forehand
i.
Ornithology
20
Kuşbilim
(kemirgen gagalılar ve ağaçkakanlar) önde iki arkada iki parmağı olan
yoke-toed
s.
Entomology
21
Böcek Bilimi
önde bitişik gözleri olan (iki kanatlı sinek)
holoptic
s.
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of önde olan
×
Terim Seçenekleri
Çeviri Öner / Düzelt
Fransızca İngilizce Sözlük
İspanyolca İngilizce Sözlük
Almanca İngilizce Sözlük
İngilizce Eşanlam Sözlük
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy