Geçmiş

önemle

"önemle" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 4 sonuç

	Kategori	Türkçe	İngilizce
General
1	Genel	önemle	in a vital way zf.
2	Genel	önemle	momentously zf.
3	Genel	önemle	importantly zf.
4	Genel	önemle	besiegingly zf.

"önemle" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 55 sonuç

	Kategori	Türkçe	İngilizce
General
1	Genel	önemle belirtme	accentuation i.
2	Genel	önemle vurgulama	overemphasizing i.
3	Genel	önemle vurgulama	overemphasising i.
4	Genel	önemle vurgulanmış son çağrı	emphatic plea i.
5	Genel	önemle belirtmek	accentuate f.
6	Genel	önemle vurgulamak	overemphasize f.
7	Genel	önemle rica etmek	kindly ask f.
8	Genel	önemle rica etmek	kindly request f.
9	Genel	üzerinde önemle durmak	put excessive emphasis on f.
10	Genel	üzerinde önemle durmak	stress too much f.
11	Genel	üzerinde önemle durmak	lay too much stress on f.
12	Genel	üzerinde önemle durmak	overemphasise f.
13	Genel	üzerinde önemle durmak	overemphasize f.
14	Genel	üzerinde önemle durmak	overstress f.
15	Genel	üzerinde önemle durmak	place too much stress on f.
16	Genel	önemle üzerinde durmak	overstress f.
17	Genel	önemle üzerinde durmak	overemphasize f.
18	Genel	önemle üzerinde durmak	stress too much f.
19	Genel	önemle üzerinde durmak	overemphasise f.
20	Genel	önemle üzerinde durmak	put excessive emphasis on f.
21	Genel	önemle üzerinde durmak	place too much stress on f.
22	Genel	önemle üzerinde durmak	lay too much stress on f.
23	Genel	önemle vurgulamak	overemphasise f.
24	Genel	yeniden önemle belirtmek	reaccent f.
25	Genel	önemle vurgulamak	underline f.
26	Genel	önemle üzerinde durmak	overplay f.
27	Genel	önemle tavsiye edilen	strongly recommended s.
28	Genel	tarihi önemle ilgili	heritage s.
29	Genel	önemle altını çizerek	pointedly zf.
Phrasals
30	Öbek Fiiller	(ısrarla/üstünde önemle durarak) anlatmaya çalışmak	impress an idea upon someone f.
Phrases
31	İfadeler	önemle belirtmek gerekir ki	it is crucial to state that expr.
Idioms
32	Deyim	şiddetle/önemle vurgulamak	make great play of/with something f.
33	Deyim	bir şeyi önemle belirtmek	make great play of/with something f.
34	Deyim	şiddetle/önemle vurgulamak	make much play of/with something f.
35	Deyim	bir şeyi önemle belirtmek	make much play of/with something f.
36	Deyim	(bir şeye) önemle dikkat çekmek	make much play of (something) f.
37	Deyim	(bir şeye) önemle dikkat çekmek	make much play with (something) f.
38	Deyim	bir şeyi şiddetle/önemle vurgulamak	make great play of something f.
39	Deyim	bir şeyi önemle belirtmek	make great play of something f.
40	Deyim	bir şeyi şiddetle/önemle vurgulamak	make a great play of something [uk] f.
41	Deyim	bir şeyi önemle belirtmek	make a great play of something [uk] f.
42	Deyim	(birini/bir şeyi) önemle belirtmek	make much of (someone or something) f.
43	Deyim	(birinin/bir şeyin) önemle üstünde durmak	make much of (someone or something) f.
44	Deyim	(birine/bir şeye) önemle dikkat çekmek	make much of (someone or something) f.
45	Deyim	'-i şiddetle/önemle vurgulamak	make play of f.
46	Deyim	'-i önemle belirtmek	make play of f.
47	Deyim	(bir şeyi) şiddetle/önemle vurgulamak	make play of (something) f.
48	Deyim	(bir şeyi) önemle belirtmek	make play of (something) f.
Politics
49	Siyasal	önemle belirtmek	stress f.
50	Siyasal	önemle belirtmek	emphasize f.
51	Siyasal	önemle belirtmek	emphasise f.
52	Siyasal	önemle vurgulamak	underline f.
Marine Biology
53	Deniz Biyolojisi	ticari önemle sahip, gıda olarak tüketilebilen bir iğne balığı cinsi	tylosurus i.
Social Sciences
54	Sosyal Bilimler	kültürel değişime veya bu sürecin örüntülerine verilen önemle nitelenen	dynamic s.
Archaic
55	Eski Kullanım	üzerinde önemle durmak	amplify f.