Türkçe | İngilizce | |
---|---|---|
Phrasals | ||
Öbek Fiiller | (birini/bir şeyi) sıkıca tutmak | lock on (to) (someone or something) f. |
Öbek Fiiller | (birini/bir şeyi) sıkıca tutmak | cling on (to someone or something) f. |
Öbek Fiiller | (birini/bir şeyi) sıkıca tutmak | cling to (someone or something) f. |
Öbek Fiiller | (birini/bir şeyi) sıkıca tutmak | grab on to (someone or something) f. |
Öbek Fiiller | (birini/bir şeyi) sıkıca tutmak | latch on to (someone or something) f. |
Idioms | ||
Deyim | (birini/bir şeyi) sıkıca tutmak | have a firm grip on (someone or something) f. |
Deyim | (birini/bir şeyi) sıkıca tutmak | keep a firm grip on (someone or something) f. |
Deyim | (birini/bir şeyi) sıkıca tutmak | lay hold of (someone or something) f. |
Deyim | (birini/bir şeyi) sıkıca tutmak | hang on to (someone or something) like grim death f. |
Deyim | (birini/bir şeyi) sıkıca tutmak | hold on (someone or something) like grim death f. |
Türkçe | İngilizce | |
---|---|---|
Phrasals | ||
Öbek Fiiller | birini/bir şeyi sıkıca tutmak | fasten upon someone or something f. |
Öbek Fiiller | birini/bir şeyi sıkıca tutmak | fasten on someone or something f. |
Öbek Fiiller | (birini/bir şeyi bir yerinden) sıkıca tutmak | grasp (someone or something) by (something) f. |
Öbek Fiiller | (birini/bir şeyi) sıkıca tutmak/kavramak | grasp at (someone or something) f. |
Öbek Fiiller | (birini/bir şeyi bir şeyle) sıkıca yakalamak/tutmak/kavramak | seize (someone or something) with (something) f. |
Idioms | ||
Deyim | düşmemek için (birini/bir şeyi) sıkıca tutmak | hold on to (someone or something) like grim death f. |
Deyim | (birini/bir şeyi) sıkıca yakalamak/tutmak/kavramak | take a firm grip on (someone or something) f. |