Geçmiş

(something)-to-be

"(something)-to-be" teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 3 sonuç

	Kategori	İngilizce	Türkçe
Phrases
1	İfadeler	(something)-to-be expr.	geleceğin (anneleri, babaları)
2	İfadeler	(something)-to-be expr.	müstakbel (eş, anne) adayı
3	İfadeler	(something)-to-be expr.	(koca, anne) adayı

"(something)-to-be" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 27 sonuç

	Kategori	İngilizce	Türkçe
General
1	Genel	cause something to be lost in the confusion f.	gürültüye getirmek
2	Genel	(something) to be clearly explained f.	açıkça anlatılmak
3	Genel	consider (something) to be too much f.	çok görmek
4	Genel	cause something to be f.	hal almasını sağlamak
5	Genel	enable something to be f.	hal almasını sağlamak
6	Genel	lead something to be f.	hal almasını sağlamak
Phrasals
7	Öbek Fiiller	take (something) to be (something) f.	(bir şeyi) (doğru, gerçek, cevap vb) olarak düşünmek/kabul etmek
Phrases
8	İfadeler	enough/something to be going on with [uk] expr.	idare eder
9	İfadeler	enough/something to be going on with [uk] expr.	kısa bir süre yeter
10	İfadeler	enough/something to be going on with [uk] expr.	iş görür seviyede
11	İfadeler	enough/something to be going on with [uk] expr.	yeterli
12	İfadeler	enough/something to be going on with [uk] expr.	bir süre yeter
13	İfadeler	enough/something to be going on with [uk] expr.	bir süre iş görür
Colloquial
14	Konuşma Dili	leave something to be desired f.	çok yetersiz olmak
15	Konuşma Dili	leave something to be desired f.	hiç doyurucu olmamak
Idioms
16	Deyim	know (someone or something) to be (something) f.	(birini/bir şeyi bir şey) olarak bilmek/tanımak
17	Deyim	(someone or something) to be reckoned with expr.	güçlü (biri/bir şey)
18	Deyim	(someone or something) to be reckoned with expr.	etkili (biri/bir şey)
19	Deyim	(someone or something) to be reckoned with expr.	yenmesi zor (biri/bir şey)
20	Deyim	(someone or something) to be reckoned with expr.	hafife alınmaması gereken (biri/bir şey)
21	Deyim	(someone or something) to be reckoned with expr.	yabana atılmayacak (biri/bir şey)
22	Deyim	(someone or something) to be reckoned with expr.	dişli/zorlu (biri/bir şey)
23	Deyim	(something) to be had expr.	kazanılmayı bekleyen (bir şey)
24	Deyim	(something) to be had expr.	elde edilmeyi bekleyen (bir şey)
25	Deyim	(something) to be had expr.	çıkarılmayı bekleyen (bir şey)
26	Deyim	(something) to be had expr.	ortaya çıkarılmayı bekleyen (bir şey)
Speaking
27	Konuşma	there is something to be said for expr.	yararına çok şey söylenebilir