a bed

"a bed" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 86 sonuç

	Kategori	İngilizce	Türkçe
General
1	Genel	with a bed s.	yataklı
Anywhere with a bed will do. Yataklı herhangi bir yer, iş görür. More Sentences
2	Genel	hide-a-bed sofa i.	çekyat
3	Genel	hide-a-bed sofa i.	yataklı kanepe
4	Genel	be a bed of roses f.	güllük gülistanlık olmak
5	Genel	make a bed f.	yatak yapmak
6	Genel	rule a country while lying sick in bed f.	hasta yatağından ülkeyi yönetmek
7	Genel	lay a bed f.	yatak yapmak
8	Genel	lay a bed f.	yatak sermek
9	Genel	make up a bed f.	yatak düzeltmek
10	Genel	double up as a bed f.	açılınca yatak olmak
11	Genel	make a bed f.	yatağı hazırlamak
Proverb
12	Atasözü	early to bed and early to rise, makes a man healthy, wealthy and wise	erken yatmak erken kalkmak insanı sağlıklı, zengin ve akıllı yapar
13	Atasözü	early to bed and early to rise makes a man healthy, wealthy and wise	erken kalkan yol alır
14	Atasözü	early to bed, early to rise (makes a man healthy, wealthy, and wise)	erken kalkan yol alır
15	Atasözü	early to bed, early to rise (makes a man healthy, wealthy, and wise)	erken yatmak erken kalkmak insanı sağlıklı, zengin ve akıllı yapar
Colloquial
16	Konuşma Dili	a man with a gun under his bed i.	silahıyla uyuyan bir adam
Idioms
17	Deyim	a procrustean bed i.	(mecaz) çivili yatak
18	Deyim	a procrustean bed i.	zorbalıkla yola getirme/uydurma
19	Deyim	a procrustean bed i.	zorla uyum sağlatma
20	Deyim	a procrustean bed i.	ayak uydurulması istenen keyfi standart
21	Deyim	a procrustean bed i.	procrustes'in yatağı
22	Deyim	a procrustean bed i.	(birilerinin) zorla/zorbalıkla içine itildiği durum
23	Deyim	a procrustean bed i.	zorla/zorbalıkla tektipleştirme
24	Deyim	a procrustean bed i.	zorla/zorbalıkla standart kalıplara uydurma
25	Deyim	a bed of thorns i.	güçlük
26	Deyim	a bed of nails i.	güç dönem
27	Deyim	a bed of nails i.	güçlük
28	Deyim	a bed of thorns i.	güç dönem
29	Deyim	a bed of thorns i.	mutsuzluk
30	Deyim	a bed of roses i.	mutluluk
31	Deyim	a bed of nails i.	mutsuzluk
32	Deyim	a bed of roses i.	saadet
33	Deyim	a bed of roses i.	rahat ve mutlu bir yaşam
34	Deyim	a bed of roses i.	rahat bir yer
35	Deyim	a bed of thorns i.	zor dönem
36	Deyim	a bed of nails i.	zor dönem
37	Deyim	a bed of roses i.	güllük gülistanlık bir yer/durum
38	Deyim	a bed of roses i.	hoş/keyifli bir yer/durum
39	Deyim	a bed of roses i.	iç açıcı bir yer/durum
40	Deyim	something is not a bed of roses f.	çok kolay olmamak
41	Deyim	not be a bed of roses f.	çok kolay olmamak
42	Deyim	something is not a bed of roses f.	güllük gülistanlık olmamak
43	Deyim	not be a bed of roses f.	güllük gülistanlık olmamak
44	Deyim	not be a bed of roses f.	pespembe olmamak
45	Deyim	something is not a bed of roses f.	toz pembe olmamak
46	Deyim	not be a bed of roses f.	toz pembe olmamak
47	Deyim	be a bed of roses f.	kolay olmak
48	Deyim	be a bed of roses f.	rahat olmak
49	Deyim	be a bed of roses f.	gül gibi olmak
50	Deyim	be a bed of roses f.	dört dörtlük olmak
51	Deyim	be a bed of roses f.	toz pembe olmak
52	Deyim	be a bed of roses f.	çok iyi gitmek/olmak
53	Deyim	be a bed of roses f.	sorunsuz olmak
54	Deyim	be a bed of roses f.	dikensiz bir yol olmak
55	Deyim	be a bed of nails f.	zor olmak
56	Deyim	be a bed of nails f.	hoş olmamak
57	Deyim	be a bed of nails f.	can sıkıcı olmak
58	Deyim	be a bed of nails f.	eziyetli olmak
59	Deyim	be a bed of nails f.	zahmetli olmak
60	Deyim	be a bed of nails f.	acı verici olmak
61	Deyim	be not a bed of roses f.	güllük gülistanlık olmamak
62	Deyim	be not a bed of roses f.	çok kolay olmamak
63	Deyim	be not a bed of roses f.	zorlu olmak
64	Deyim	be not a bed of roses f.	meşakkatli olmak
65	Deyim	be not a bed of roses f.	zorlayıcı olmak
66	Deyim	be not a bed of roses f.	dikensiz bir yol olmamak
67	Deyim	put (one) to bed with a shovel f.	(birini) öldürmek
68	Deyim	put (one) to bed with a shovel f.	(birini) gömmek
69	Deyim	put (one) to bed with a shovel f.	(birini) diğer tarafa yollamak
70	Deyim	all a bed of roses expr.	güllük gülistanlık
71	Deyim	a bed of roses expr.	güllük gülistanlık
Speaking
72	Konuşma	everything is not a bed of roses expr.	her şey güllük gülistanlık değil
Technical
73	Teknik	reduced in a fixed bed s.	sabit bir yatakta indirgenmiş
Furniture
74	Mobilya	hide-a-bed i.	çekyat
Marine
75	Denizcilik	leveling of a rubble bed i.	taşlık zemin tesviyesi
76	Denizcilik	trimming of a rubble bed i.	taş tabanın düzeltilmesi
Gastronomy
77	Mutfak	kebap with tomato sauce and hot butter on a bed of pita bread i.	bursa kebabı
78	Mutfak	sliced steak served on a bed of finger fried potatoes i.	çökertme
Environment
79	Çevre	measurement of the permeability to air of a powder bed under steady-state flow conditions i.	kararlı akış şartları altında toz yatağın hava geçirgenliğinin ölçülmesi
Slang
80	Argo	put someone to bed with a shovel f.	birisini öldürüp gömmek
81	Argo	put someone to bed with a shovel f.	birisini gömmek
82	Argo	put to bed with a shovel f.	birini öldürüp gömmek
83	Argo	get a junk kit under one’s bed f.	yatağının altında uyuşturucu zulası olmak
84	Argo	be put to bed with a shovel f.	(ölü) gömülmek
85	Argo	put to bed with a shovel expr.	ölmüş ve gömülmüş
86	Argo	put to bed with a shovel expr.	zil zurna sarhoş