ağır şekilde - Türkçe İngilizce Sözlük
Geçmiş

ağır şekilde



"ağır şekilde" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 6 sonuç

Türkçe İngilizce
General
ağır şekilde grossly zf.
ağır şekilde seriously zf.
ağır şekilde heavy zf.
ağır şekilde heavily zf.
Colloquial
ağır şekilde with a heavy hand expr.
Archaic
ağır şekilde solidly zf.

"ağır şekilde" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 54 sonuç

Türkçe İngilizce
General
ağır ve gürültülü bir şekilde indirmek thump f.
ağır bir şekilde eleştirmek slam f.
ağır ve gürültülü bir şekilde vurmak thump f.
ağır şekilde zarar vermek bang up f.
ağır şekilde eleştirmek (eski kullanım) animadvert f.
ağır şekilde cezalandırmak blister f.
istikrarlı bir şekilde ağır ağır ilerlemek mog f.
ağır bir şekilde adımlamak clamp f.
(itibarına, saygınlığına) ağır şekilde zarar vermek demolish f.
ağır kısımları dibe çökecek şekilde sallamak gravitate f.
ağır şekilde yermek scourge f.
ağır şekilde cezalandırmak soak f.
ağır bir şekilde heavily zf.
ağır bir şekilde cumbrously zf.
ağır bir şekilde heftily zf.
ağır bir şekilde drudgingly zf.
ağır şekilde (yaralanmak vb.) gravely zf.
ağır ve isteksiz bir şekilde hard zf.
ağır bir şekilde lumpingly zf.
ağır bir şekilde clodly zf.
Phrasals
ağır şekilde yüklenmek bear down upon i.
ağır bir şekilde ilerlemek jog along f.
ağır bir şekilde ilerlemek jog on f.
Colloquial
ağır bir şekilde eleştirmek slam (someone or something) f.
birini sert/ağır bir şekilde cezalandırmak give it to somebody [uk] f.
sert/ağır bir şekilde cezalandırılmak get what for [uk] f.
ağır şekilde eleştirmek monster f.
ağır bir şekilde ilacın/uyuşturucunun etkisinde drugged up to the eyeballs s.
Idioms
ağır şekilde azarlanmaya uğramak be for the high jump f.
ağır şekilde cezalandırmak nail somebody to the wall f.
(ağır şekilde) cezalandırılmak/eleştirilmek be drawn and quartered f.
(birinde/bir şeyde) ağır bir şekilde asılı kalmak hang/lie heavy (on somebody/something) f.
(birini ağır) şekilde eleştirmek lay a (heavy) trip on (one) f.
birini (ağır) şekilde eleştirmek lay a (heavy) trip on someone f.
(birini/bir şeyi) saldırgan/ağır bir şekilde eleştirmek tear (someone or something) to pieces f.
birini/bir şeyi saldırgan/ağır bir şekilde eleştirmek tear somebody/something to pieces/shreds f.
(birini/bir şeyi) saldırgan/ağır bir şekilde eleştirmek tear (someone or something) to ribbons f.
(birini/bir şeyi) saldırgan/ağır bir şekilde eleştirmek tear (someone or something) to shreds f.
birini/bir şeyi saldırgan/ağır bir şekilde eleştirmek tear someone or something to shreds f.
birini/bir şeyi saldırgan/ağır bir şekilde eleştirmek tear someone or something to pieces f.
ağır şekilde cezalandırmak draw and quarter f.
ağır şekilde cezalandırılmak be drawn and quartered f.
(bir şeyi) en ağır/olumsuz şekilde yaşamak get the worst of (something) f.
ağır bir şekilde asılı kalmak hang heavy f.
ağır bir şekilde asılı kalmak lie heavy f.
Law
ağır suçtan yargılanan kişinin yargılandığı süre boyunca kefaletle bırakılamaz şekilde hapiste kalması preventive detention i.
Technical
ağır yükleri kaldıracak şekilde donatılmış gemi heavy lift ship i.
Botanic
yapısında yoğun şekilde ağır metallerin bulunduğu bir bitki hyperaccumulator i.
Music
üsttekinin en ağır sesi diğerinin en ince sesinden bir nota yukarıda olacak şekilde dizilmiş dörtlüler disjunct tetrachords i.
üsttekinin en ağır sesi diğerinin en ince sesinden bir nota yukarıda olacak şekilde dizilmiş (dörtlüler) disjunctive s.
Slang
ağır bir şekilde eleştirmek trash f.
(birini) saldırgan/ağır bir şekilde eleştirmek tear (one) a new one f.
ağır bir şekilde uyuşturulmuş/sakinleştirilmiş gorked (out) s.
ağır bir şekilde uyuşturulmuş/sakinleştirilmiş gorked s.