ahlaksızca - Türkçe İngilizce Sözlük
Geçmiş

ahlaksızca



"ahlaksızca" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 41 sonuç

Türkçe İngilizce
Common Usage
ahlaksızca indecently zf.
General
ahlaksızca red s.
ahlaksızca horrific s.
ahlaksızca immorally zf.
ahlaksızca dissolutely zf.
ahlaksızca impurely zf.
ahlaksızca worthlessly zf.
ahlaksızca unscrupulously zf.
ahlaksızca licentiously zf.
ahlaksızca disgracefully zf.
ahlaksızca smuttily zf.
ahlaksızca depravedly zf.
ahlaksızca crookedly zf.
ahlaksızca profligately zf.
ahlaksızca corruptly zf.
ahlaksızca wantonly zf.
ahlaksızca basely zf.
ahlaksızca ingloriously zf.
ahlaksızca acrook zf.
ahlaksızca cheaply zf.
ahlaksızca nastily zf.
ahlaksızca unrighteously zf.
ahlaksızca unscrupulously zf.
ahlaksızca unpardonably zf.
ahlaksızca viciously zf.
ahlaksızca lewdly zf.
ahlaksızca below the belt zf.
ahlaksızca wrong zf.
ahlaksızca wrong zf.
ahlaksızca debauchedly zf.
ahlaksızca degenerously zf.
ahlaksızca rottenly zf.
ahlaksızca corruptedly zf.
ahlaksızca saturnalianly zf.
ahlaksızca dirty zf.
ahlaksızca filthily zf.
ahlaksızca filthy zf.
ahlaksızca foully zf.
Colloquial
ahlaksızca belt zf.
ahlaksızca dirty zf.
Idioms
ahlaksızca beneath contempt expr.

"ahlaksızca" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 22 sonuç

Türkçe İngilizce
General
kötü ve ahlaksızca hareket misdeed i.
ahlaksızca davranma misconduct i.
ahlaksızca hareket immorality i.
kötü ve ahlaksızca hareket disorder i.
kötü ve ahlaksızca hareket etme disorder i.
ahlaksızca hareket indecency i.
ahlaksızca unsur ordure i.
ahlaksızca davranmak hell f.
ahlaksızca davranmak rig [dialect] f.
ahlaksızca elinden almak despoil f.
ahlaksızca olan unprincipled s.
(küfürlü veya ahlaksızca olduğu için) tekrar edilemez unrepeatable s.
ahlaksızca yaşayan (kadın) gay s.
kontrolsüz ve ahlaksızca on the loose zf.
Colloquial
ahlaksızca davranan kimse rep i.
ahlaksızca para kazanmaya çalışan fast-buck s.
Idioms
ahlaksızca işlere/kişilere bulaşmak dine with the devil f.
ahlaksızca işlere/kişilere bulaşmak sup with the devil f.
(birinin) kötü/ahlaksızca bir şey yapabileceğine inanmak not put (something) past (one) f.
Philosophy
sonuçlardan muaf tutulduğunda dikkatsizce veya ahlaksızca davranma riski moral hazard i.
Archaic
paranın veya mülkün aniden ahlaksızca tahsis edildiği bir plan grab game i.
Slang
(cinsel anlamda) ahlaksızca davranan round-heeled s.