alley - Türkçe İngilizce Sözlük
Geçmiş

alley

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau


"alley" teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 22 sonuç

İngilizce Türkçe
General
alley i. pasaj
alley i. ağaçlıklı yol
alley i. patika
alley i. geçit
alley i. ara yol
alley i. bilye
alley i. dar sokak
alley i. dar yol
alley i. ara sokak
alley i. ale
alley i. gezi yolu
alley i. bovlingde topun atıldığı yol
alley i. sokak arası
alley i. kaliteli misket
Automotive
alley i. ara sokak
Agriculture
alley i. ekin sıraları arasında kalan boşluk
Geography
alley i. belirli tipteki yıkıcı doğal afetlerin sık gerçekleştiği geniş bölge
Sport
alley i. çim hokeyinde 5 yarda çizgisi ile kenar çizgisi arasındaki şerit
alley i. bovlingde topun atıldığı yol
Tennis
alley i. tenis kortunun kenarlarındaki paralel şeritler
alley i. çiftler tenis kortunun her bir yanında kenar çizgisi ile servis kenar çizgisi arasındaki boşluk
Baseball
alley i. sahada orta alan ile sol veya sağ saha oyuncusu arasında kalan iki alandan her biri

"alley" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 140 sonuç

İngilizce Türkçe
General
alley cat i. sokak kedisi
blind alley i. çıkmaz
blind alley i. açmaz
blind alley i. çıkmaz sokak
blind-alley i. sonu olmayan şey
blind-alley i. çıkmaz sokak
back-alley i. arka sokak
public alley i. genel geçit
private alley i. özel yol
street alley i. sokak arası
blind alley i. sonu olmayan şey
back alley i. arka sokak
bowling alley i. bovling pisti
skittle alley i. bovling pisti
alley [dialect] i. kilisede oturma sıralarının ortasında kalan koridor
bowling alley i. bovling salonu
silicon alley i. bilişim teknolojisi ile ilişkili şirketlerin new york kentinde yoğun bulunduğu bölge
chase someone down an alley f. çıkmaz sokağa sokmak
back-alley s. tehlikeli yöntemlerle, gizlice ve yasadışı olarak yapılan
back-alley s. kirli
back-alley s. pis
back-alley s. kötü
Phrases
alley-oop ünl. haydi
ally alley ocean free expr. elma dersem çık armut dersem çıkma
Colloquial
a blind alley i. başarısızlığa mahkum
a blind alley i. çıkmaz sokak
a blind alley i. çıkmaz
a dark alley i. karanlık bir sokak
a blind alley i. sonuçsuz kalan
a blind alley i. sonu olmayan
alley apple i. at gübresi
alley apple i. tezek
alley apple i. sokaklardaki oynak tuğla ya da taş
alley apple i. gevşemiş döşeme taşı
Idioms
alley apple i. at pisliği
alley apple i. yol üzerindeki ufak taşlar veya taş kırıntıları/döküntüleri
be right up someone's alley f. bildiği bir iş olmak
be right down someone's alley f. bildiği bir iş olmak
be up a blind alley f. çıkmaza girmek
be right down someone's alley f. tam dişine göre olmak
be right up someone's alley f. tam dişine göre olmak
be right up (one's) alley f. tam (birine) göre olmak
be right up (one's) alley f. tam (birinin) zevkine göre/uygun olmak
be right up (one's) alley f. tam (birine) hitap etmek
be right up (one's) alley f. tam (birinin) ilgi alanı olmak
be right up (one's) alley f. tam (birine) göre olmak
be right up (one's) alley f. tam (birinin) zevkine göre/uygun olmak
be right up (one's) alley f. tam (birine) hitap etmek
be right up (one's) alley f. tam (birinin) ilgi alanı olmak
be (right) down (one's) alley f. (birinin) ilgileneceği bir şey olmak
be (right) down (one's) alley f. (birinin) bildiği bir iş olmak
be (right) down (one's) alley f. (birinin) tam dişine göre olmak
be (right) down (one's) alley f. tam (birine) göre olmak
be (right) down (one's) alley f. tam (birinin) ilgi alanı olmak
be up (one's) alley f. (birine) göre olmak
be up (one's) alley f. (birinin) zevkine göre/uygun olmak
be up (one's) alley f. (birine) hitap etmek
be up (one's) alley f. (birinin) ilgi alanı olmak
go down a blind alley f. boşa kürek çekmek
go down a blind alley f. çıkmaza girmek
go down a blind alley f. olmayacak bir şeyle uğraşmak
right down alley s. biçilmiş kaftan
right down alley s. tam dişine göre
right down alley s. tam ilgi alanı
right down alley s. bildiği iş
right up (one's) alley s. tam (birine) göre
right up (one's) alley s. tam (birinin) zevkine göre/uygun
right up (one's) alley s. tam (birine) hitap eden
right up (one's) alley s. tam (birinin) ilgi alanı
right up (one's) alley s. (biri) için biçilmiş kaftan
down one's alley expr. biçilmiş kaftan
as lean as an alley cat expr. bir deri bir kemik
up his alley expr. biçilmiş kaftan
up one's alley expr. biçilmiş kaftan
up his alley expr. tam onun işi
(right) down (one's) alley expr. (biri için) biçilmiş kaftan
(right) down (one's) alley expr. tam (birine) göre
(right) down (one's) alley expr. tam (birinin) dişine göre
(right) down (one's) alley expr. (birinin) bildiği iş
(right) down (one's) alley expr. tam (birinin) ilgi alanı
right down someone's alley expr. biri için biçilmiş kaftan
right down someone's alley expr. tam birine göre
right down someone's alley expr. tam birinin dişine göre
right down someone's alley expr. birinin bildiği iş
right down someone's alley expr. tam birinin ilgi alanı
right up someone's alley expr. biri için biçilmiş kaftan
right up someone's alley expr. tam birine göre
right up someone's alley expr. tam birinin dişine göre
right up someone's alley expr. birinin bildiği iş
right up someone's alley expr. tam birinin ilgi alanı
(up) a blind alley expr. çıkmaz
(up) a blind alley expr. açmaz
up alley expr. biçilmiş kaftan
up alley expr. tam onun işi
Speaking
(right) down your alley expr. biçilmiş kaftan
(right) up your alley expr. biçilmiş kaftan
turn left from the first alley expr. ilk aradan sola dön
Law
alley gate i. evleri koruyan dikenli ferforje kapı
back-alley abortion i. yasadışı ve sağlıksız koşullarda yapılan kürtaj
back alley abortion i. yasadışı ve sağlıksız koşullarda yapılan kürtaj
Technical
shaft alley i. şaft tüneli
screw alley i. şaft yolu
Marine
shaft alley i. şaft yolu
Medical
stroke alley i. inme kuşağı (bölgesi)
Anatomy
blind alley i. fomiks
Agriculture
alley cropping i. ekinlerin aralarına azot seviyesini artıran bitkilerin ekilmesi yöntemi
Geography
tornado alley i. hortum geçidi
Sport
bowling alley i. bovling yolu
back alley i. oyun alanının arka kısmı
ball alley i. bovling için kullanılan çim kaplı bir yer
ball alley i. bovling yolu
ball alley i. bovlingde sonuna kukaların yerleştirildiği ve topun yuvarlandığı parke yol
ball alley i. bovling pisti
ball alley i. bovling ünitesi
ball alley i. bovling salonu
ball alley i. bovling ünitelerinden oluşan bina
bowling-alley i. bovling pisti
bowling-alley i. bovling salonu
Basketball
alley-oop shot i. rakip çember civarında havada yakalanan pası smaç yaparak alınan sayı
alley-oop pass i. rakip potaya yönelmiş bir oyuncuya atılan yüksek pas
Volleyball
power alley i. derin çapraz smaç
Music
tin pan alley i. new york'ta pop müzik müzisyenleri ve bestecileri ile ilişkili bir bölge
tin pan alley i. şov dünyasının ve pop müziğin sadece ticari yanı
Slang
alley cat i. sokak kadını
alley cat i. orta malı
alley cat i. şırfıntı
alley cat i. orospu
alley cat i. kenar mahalle dilberi
alley cat i. yosma
alley cat i. aşüfte
alley cat i. fingirdek
Modern Slang
alley rat i. sokak faresi
alley rat i. serseri
alley rat i. yoldan çıkmış kimse
alley red i. tuğla rengi
alley red i. tuğla kırmızısı
Star Wars
butcher's alley i. kasap'ın sokağı
desolation alley i. haraplık geçidi
kolzoc alley i. kolzoc sokağı
thunder alley i. tufan sokağı