Geçmiş

ayak uydurmak

"ayak uydurmak" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 49 sonuç

	Kategori	Türkçe	İngilizce
General
1	Genel	ayak uydurmak	keep pace with f.
2	Genel	ayak uydurmak	keep in step with f.
3	Genel	ayak uydurmak	string along with f.
4	Genel	ayak uydurmak	keep step with f.
5	Genel	ayak uydurmak	keep pace f.
6	Genel	ayak uydurmak	keep up f.
7	Genel	ayak uydurmak	keep step f.
8	Genel	ayak uydurmak	conform one's behavior to f.
9	Genel	ayak uydurmak	settle f.
10	Genel	ayak uydurmak	humour f.
11	Genel	ayak uydurmak	fall in step with f.
12	Genel	ayak uydurmak	fall into step with f.
13	Genel	ayak uydurmak	fall in step f.
14	Genel	ayak uydurmak	accommodate oneself to f.
15	Genel	ayak uydurmak	string along f.
16	Genel	ayak uydurmak	humor f.
17	Genel	ayak uydurmak	keep up with f.
18	Genel	ayak uydurmak	temporize f.
19	Genel	ayak uydurmak	temporise f.
20	Genel	ayak uydurmak	suit up f.
21	Genel	ayak uydurmak	keep in step (with) f.
22	Genel	ayak uydurmak	attune f.
23	Genel	ayak uydurmak	fit f.
24	Genel	ayak uydurmak	adapt oneself to f.
25	Genel	ayak uydurmak	track f.
26	Genel	ayak uydurmak	hold up f.
27	Genel	ayak uydurmak	humorize f.
28	Genel	ayak uydurmak	humorise f.
29	Genel	ayak uydurmak	comply [obsolete] f.
30	Genel	ayak uydurmak	scale f.
Phrasals
31	Öbek Fiiller	ayak uydurmak	follow along f.
32	Öbek Fiiller	ayak uydurmak	tumble to [uk] f.
33	Öbek Fiiller	ayak uydurmak	bear up f.
Phrases
34	İfadeler	ayak uydurmak	drift with the stream f.
Colloquial
35	Konuşma Dili	ayak uydurmak	keep step f.
36	Konuşma Dili	ayak uydurmak	keep pace f.
Idioms
37	Deyim	ayak uydurmak	stay abreast of (someone or something) f.
38	Deyim	ayak uydurmak	find one's feet f.
39	Deyim	ayak uydurmak	keep pace with f.
40	Deyim	ayak uydurmak	follow suit f.
41	Deyim	ayak uydurmak	keep up with f.
42	Deyim	ayak uydurmak	hold way [obsolete] f.
43	Deyim	ayak uydurmak	keep way [obsolete] f.
44	Deyim	ayak uydurmak	hold tack with f.
45	Deyim	ayak uydurmak	dance to a tune f.
46	Deyim	ayak uydurmak	fall into step f.
47	Deyim	ayak uydurmak	find feet f.
48	Deyim	ayak uydurmak	find your feet f.
49	Deyim	ayak uydurmak	march in step f.

"ayak uydurmak" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 69 sonuç

	Kategori	Türkçe	İngilizce
General
1	Genel	birine ayak uydurmak	accommodate one's step to f.
2	Genel	ayak uydurmak (çağa/zamana)	keep up with f.
3	Genel	çağa ayak uydurmak	keep up with the times f.
4	Genel	zamana ayak uydurmak	march with the times f.
5	Genel	zamana ayak uydurmak	move with the times f.
6	Genel	zamana ayak uydurmak	keep up with the times f.
7	Genel	çağa ayak uydurmak	move with the times f.
8	Genel	birine ayak uydurmak	accommodate one's pace f.
9	Genel	ayak uydurmak (zamana)	keep up with f.
10	Genel	teknolojiye ayak uydurmak	keep pace with technology f.
11	Genel	teknolojiye ayak uydurmak	comply with the technology f.
12	Genel	çağa ayak uydurmak	modernise f.
13	Genel	çağa ayak uydurmak	modernize f.
14	Genel	-e ayak uydurmak	be in step with f.
15	Genel	-e ayak uydurmak	keep up with f.
16	Genel	başkalarına ayak uydurmak	be in step f.
17	Genel	ortama ayak uydurmak	fall into step with f.
18	Genel	ortama ayak uydurmak	fall in step with f.
19	Genel	ortama ayak uydurmak	fit in with the crowd f.
20	Genel	pratik ihtiyaçlara ayak uydurmak	temporize f.
21	Genel	pratik ihtiyaçlara ayak uydurmak	temporise f.
22	Genel	teknolojiye ayak uydurmak	keep up pace with the technology f.
23	Genel	(duruma) ayak uydurmak	orientate f.
Phrasals
24	Öbek Fiiller	(bir şeye) alışmak/ayak uydurmak	adapt (something) to (something) f.
25	Öbek Fiiller	bir şeye veya birine ayak uydurmak/alışmak	adapt someone or something f.
26	Öbek Fiiller	bir şeye ayak uydurmak	adapt to something f.
27	Öbek Fiiller	'-e ayak uydurmak	adapt to f.
28	Öbek Fiiller	'-e ayak uydurmak	attune to f.
29	Öbek Fiiller	(birine/bir şeye) ayak uydurmak	fit in with (someone or something) f.
30	Öbek Fiiller	'-e ayak uydurmak	fit in f.
31	Öbek Fiiller	'-e ayak uydurmak	fit into f.
32	Öbek Fiiller	(birine/bir şeye) ayak uydurmak	go with (someone or something) f.
33	Öbek Fiiller	(bir şeye) ayak uydurmak	keep up with (something) f.
34	Öbek Fiiller	(bir şeye) ayak uydurmak	roll with (something) f.
Colloquial
35	Konuşma Dili	düzene ayak uydurmak	go along to get along f.
Idioms
36	Deyim	ayak üstü uydurmak	be whistling in the wind f.
37	Deyim	çağa/zamana ayak uydurmak	get with the times f.
38	Deyim	kurallara ayak uydurmak	toe the line f.
39	Deyim	tempoya ayak uydurmak	move to the beat f.
40	Deyim	zamana ayak uydurmak	keep abreast of the times f.
41	Deyim	müziğin ritmine ayak uydurmak	keep good time f.
42	Deyim	olumsuz hava koşullarına iyi ayak uydurmak	make good weather of it [obsolete] f.
43	Deyim	çağa ayak uydurmak	keep in step with the times f.
44	Deyim	zamana ayak uydurmak	keep in step with the times f.
45	Deyim	(birine/yanındakine) ayak uydurmak	fall into step (beside/with somebody) f.
46	Deyim	işine ayak uydurmak	keep one's head above water f.
47	Deyim	(birine/bir şeye) ayak uydurmak	march in time (with someone or something) f.
48	Deyim	herkese ayak uydurmak	be all things to all men f.
49	Deyim	herkese ayak uydurmak	be all things to all people f.
50	Deyim	herkese ayak uydurmak	be all things to all men f.
51	Deyim	herkese ayak uydurmak	be all things to all people f.
52	Deyim	herkese ayak uydurmak	be all things to all men/people f.
53	Deyim	(birine/bir şeye) ayak uydurmak	be in step (with someone or something) f.
54	Deyim	ayak uydurmak/uyduramamak	be in/out of step f.
55	Deyim	(birine/bir şeye) ayak uydurmak	be in step (with somebody/something) f.
56	Deyim	bir ritme ayak uydurmak	dance to a tune f.
57	Deyim	bir şeylere ayak uydurmak	dance to a tune f.
58	Deyim	koşullara uyum sağlamak/ayak uydurmak	dance to a tune f.
59	Deyim	(birine/bir şeye) ayak uydurmak	get in sync (with someone or something) f.
60	Deyim	(birine/bir şeye) ayak uydurmak	get into step (with someone or something) f.
61	Deyim	(birine/bir şeye) ayak uydurmak	get in step (with someone or something) f.
62	Deyim	(birine/bir şeye) ayak uydurmak	keep in step (with someone or something) f.
63	Deyim	(birine/bir şeye) ayak uydurmak	march in step (with someone or something) f.
64	Deyim	(birine) ayak uydurmak	match (one) stride for stride f.
65	Deyim	tempoya ayak uydurmak	stand the pace f.
66	Deyim	tempoya ayak uydurmak	stay the pace f.
Speaking
67	Konuşma	bu sisteme ayak uydurmak zorundasınız	you have to follow that system expr.
Trade/Economic
68	Ticaret/Ekonomi	talebe ayak uydurmak	keep pace with demand f.
Military
69	Askeri	ani ve hızlı değişikliklere ayak uydurmak için eğitilmiş topçu sınıfı	flying artillery i.