Geçmiş

birini kandırmak

"birini kandırmak" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 1 sonuç

	Kategori	Türkçe	İngilizce
Phrasals
1	Öbek Fiiller	birini kandırmak	delude someone into something f.

"birini kandırmak" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 93 sonuç

	Kategori	Türkçe	İngilizce
General
1	Genel	birini kandırmak için verilen şey	inducement i.
2	Genel	birini kandırmak için yapılan muziplik	wind up [uk] i.
3	Genel	birini kandırmak	take someone for a ride f.
4	Genel	para üstünü az vererek birini kandırmak	short-change f.
5	Genel	birini kandırmak	entice someone f.
6	Genel	(birini) kandırmak	hocus-pocus f.
7	Genel	(birini) kandırmak	fob f.
Phrasals
8	Öbek Fiiller	(birini bir şey) yapması için kandırmak	beguile (someone) into (doing something) f.
9	Öbek Fiiller	(birini bir şey) yapması için kandırmak	beguile someone into something f.
10	Öbek Fiiller	(birini bir şey) yapmaması için kandırmak	beguile someone out of something f.
11	Öbek Fiiller	(birini belli bir şeyi yapmak üzere) kandırmak	con (someone) into (something) f.
12	Öbek Fiiller	birini belli bir şeyi yapmak üzere kandırmak	con someone into something f.
13	Öbek Fiiller	birini bir şey yapması için kandırmak	maneuver someone into something f.
14	Öbek Fiiller	birini bir şey ile kandırmak/ayartmak	tempt someone with something f.
15	Öbek Fiiller	birini bir şey ile kandırmak/ayartmak	entice someone with something f.
16	Öbek Fiiller	(birini birşey yapması için) kandırmak	sucker somebody into something/into doing something f.
17	Öbek Fiiller	(birini/bir canlıyı) bir yere girmesi için kandırmak	entice (someone or something) into (something) f.
18	Öbek Fiiller	(birini bir şey yapması için) tatlı sözle kandırmak	nudge (someone) into (doing) (something) f.
19	Öbek Fiiller	(birini/bir hayvanı) bir yerden çıkması için kandırmak	tease out of (someone or something) f.
20	Öbek Fiiller	(birini/bir hayvanı) bir yerden çıkması için kandırmak	tease something out of something f.
21	Öbek Fiiller	(birini/bir hayvanı) bir yerden çıkması için kandırmak	tease something out f.
22	Öbek Fiiller	(birini bir şeyle) kandırmak	put (something) over on (one) f.
23	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi kandırmak	blow someone/something off f.
24	Öbek Fiiller	birini bir şey yapmaması için kandırmak	cajole someone out of something f.
25	Öbek Fiiller	(birini bir şey) yapması için kandırmak	cajole (one) into (something) f.
26	Öbek Fiiller	birini bir şey yapmaması için kandırmak	cajole (one) out of (something) f.
27	Öbek Fiiller	birini bir şey yapması için kandırmak	coax someone to do something f.
28	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi bir şeyle) kandırmak	entice (someone or something) with (something) f.
29	Öbek Fiiller	(birini/kendini bir şey) konusunda ikna etmek/kandırmak	fool (one or oneself) into (something) f.
30	Öbek Fiiller	(birini) kandırmak	get round (someone) f.
31	Öbek Fiiller	(birini bir şey yapması için) kafeslemek/kandırmak/kafalamak	hoodwink (someone) into (doing something) f.
32	Öbek Fiiller	(birini bir şey yapmaya) kandırmak	inveigle (someone) into (something) f.
33	Öbek Fiiller	(birini bir konuda) kandırmak	mislead (one) about (something) f.
34	Öbek Fiiller	(birini bir şey yapması) için kandırmak	persuade (one) to (do something) f.
35	Öbek Fiiller	(birini) kandırmak/kandırmaya çalışmak	play around (with someone) f.
36	Öbek Fiiller	(birini) kandırmak	put (one) on f.
37	Öbek Fiiller	(birini) kandırmak	put one over on (one) f.
38	Öbek Fiiller	(birini) kandırmak	slip something over on (one) f.
39	Öbek Fiiller	(birini bir şey yapması) için kandırmak	sucker (one) into (doing something) f.
40	Öbek Fiiller	(birini/kendini bir şey yapmak konusunda) tatlı dille kandırmak	talk (someone or oneself) into (doing) (something) f.
41	Öbek Fiiller	(birini/bir hayvanı bir şeyle) kandırmak	tempt (someone or an animal) with (something) f.
42	Öbek Fiiller	(birini) kandırmak	toy with (someone) f.
43	Öbek Fiiller	(birini bir şey yapması) için kandırmak	trick (one) into (doing something) f.
44	Öbek Fiiller	birini kandırmak	trick on someone f.
45	Öbek Fiiller	(birini bir şey yapması) için kandırmak	wheedle (one) into (doing something) f.
Colloquial
46	Konuşma Dili	(birini) kandırmak	finesse (someone) i.
47	Konuşma Dili	(birini) kandırmak	get one over on (one) f.
48	Konuşma Dili	(birini) kandırmak	hocus (someone) f.
49	Konuşma Dili	(birini) kandırmak	hocus (someone) f.
50	Konuşma Dili	(birini) kandırmak	mess around (with someone) f.
51	Konuşma Dili	(birini) kandırmak	mess about (with someone) f.
52	Konuşma Dili	(birini) kandırmak	monkey around (with someone) f.
53	Konuşma Dili	(birini) kandırmak	monkey with (someone) f.
54	Konuşma Dili	(birini) kandırmak	put it to (someone) f.
55	Konuşma Dili	(birini) kandırmak	slip one over on (one) f.
56	Konuşma Dili	birini kandırmak	jerk over f.
57	Konuşma Dili	birini kandırmak	fake on someone f.
58	Konuşma Dili	(birini) aldatmak/kandırmak	hocus (someone) f.
59	Konuşma Dili	(birini) kandırmak	hoodwink (someone) f.
Idioms
60	Deyim	birini kandırmak	play tricks on someone f.
61	Deyim	birini bir şey yapmaya kandırmak/ikna etmek	fool someone into something f.
62	Deyim	birini kandırmak	pull pranks on someone f.
63	Deyim	birini (bir şey yapmak için) kandırmak	fool someone into something f.
64	Deyim	(birini) kandırmak/yanıltmak	throw dust in (one's) face f.
65	Deyim	birini kandırmak/aldatmak	do someone in the eye f.
66	Deyim	(birini) kandırmak	pull a hoax (on someone) f.
67	Deyim	(birini) kandırmak	put one past (someone) f.
68	Deyim	(birini) kandırmak	take (one) for a sleigh ride f.
69	Deyim	birini kandırmak	take someone for a sleigh ride f.
70	Deyim	(birini) kandırmak	do (someone) down [uk] f.
71	Deyim	(birini) kandırmak	give (one) a line f.
72	Deyim	(birini) kandırmak	give (one) the shaft f.
73	Deyim	birini kandırmak	give somebody the shaft [us] f.
74	Deyim	(birini) kandırmak	lead (one) down the garden path f.
75	Deyim	(birini) kandırmak	lead (one) up the garden path f.
76	Deyim	(birini) kandırmak	play (one) false [old-fashioned] f.
77	Deyim	(birini) kandırmak	pull one over on (one) f.
78	Deyim	(birini) kandırmak	pull the wool over (one's) eyes f.
79	Deyim	(birini) kandırmak	slip one past (someone) f.
80	Deyim	(birini) kandırmak	work the rabbit's foot on (someone) [obsolete] f.
Insurance
81	Sigortacılık	(birini) mevcut sigortasını bozup başka şirketten sigorta yapması için kandırmak	twist f.
Wagering
82	Bahisçilik	(birini) kandırmak	pigeon f.
Archaic
83	Eski Kullanım	birini kandırmak için rüşvet veya yem olarak kullanılan şey	nest egg i.
Slang
84	Argo	birini kandırmak/aldatmak	sucker someone into something f.
85	Argo	birini kandırmak/aldatmak	sucker someone in f.
86	Argo	birini kandırmak	give someone the shaft f.
87	Argo	(birini) kandırmak	futz (one) f.
88	Argo	(birini) kandırmak	run game on (someone) f.
89	Argo	birini kandırmak	pull someone's pisser f.
90	Argo	birini kandırmak	pull someone's pisser f.
91	Argo	(birini) kandırmak	blow smoke up (one's) ass f.
92	Argo	(birini) kandırmak	blow sunshine up (one's) ass f.
93	Argo	(birini) kandırmak/dolandırmak	do (one) wrong f.