Türkçe - İngilizce
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Eşanlam
Hakkımızda
Araçlar
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Işıkları Söndür
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Eşanlam
Araçlar
Hakkımızda
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
EN-TR
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Almanca - İngilizce
Geçmiş
carry on
Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau
"carry on"
teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 38 sonuç
Kategori
İngilizce
Türkçe
General
1
Genel
carry on
f.
ilişkisi olmak
2
Genel
carry on
f.
devam etmek
3
Genel
carry on
f.
şamata etmek
4
Genel
carry on
f.
işi sürdürmek
5
Genel
carry on
f.
kırıştırmak
6
Genel
carry on
f.
aşırı bir şekilde davranmak
7
Genel
carry on
f.
kızgınlıktan bağırıp çağırmak
8
Genel
carry on
f.
sürdürmek
9
Genel
carry on
f.
sızlanıp durmak
10
Genel
carry on
f.
peşini bırakmamak
11
Genel
carry on
f.
devam ettirmek
12
Genel
carry on
f.
korte etmek
13
Genel
carry on
f.
oynaşmak
14
Genel
carry on
f.
düşüp kalkmak
15
Genel
carry on
f.
yürütmek
16
Genel
carry on
f.
sürmek
17
Genel
carry on
f.
varlığını sürdürmek
18
Genel
carry on
f.
yapmak
Phrasals
19
Öbek Fiiller
carry on
f.
meşgul olmak
20
Öbek Fiiller
carry on
f.
telaş veya kargaşaya neden olmak
21
Öbek Fiiller
carry on
f.
coşkusunu göstermek
22
Öbek Fiiller
carry on
f.
uygunsuz davranmak
23
Öbek Fiiller
carry on
f.
işletmek
24
Öbek Fiiller
carry on
f.
saçma sapan davranmak
25
Öbek Fiiller
carry on
f.
engellere rağmen devam etmek
26
Öbek Fiiller
carry on
f.
yelkeni mümkün olan en fazla derecede açmak
27
Öbek Fiiller
carry on
f.
kudurmak
28
Öbek Fiiller
carry on
f.
bağırıp çağırmak
29
Öbek Fiiller
carry on
f.
taşkınlık yapmak
30
Öbek Fiiller
carry on
f.
gürültü patırtı etmek
31
Öbek Fiiller
carry on
f.
flört etmek
32
Öbek Fiiller
carry on
f.
kırıştırmak
33
Öbek Fiiller
carry on
f.
kur yapmak
Idioms
34
Deyim
carry on
f.
homurdanmak
35
Deyim
carry on
f.
hoşnutsuzluğunu belirtmek
36
Deyim
carry on
f.
kıyameti koparmak
37
Deyim
carry on
f.
mızmızlanmak
Transportation
38
Ulaştırma
carry on
s.
yolcu tarafından kabine alınmış (bagaj)
"carry on"
teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 101 sonuç
Kategori
İngilizce
Türkçe
General
1
Genel
carry-on baggage
i.
el bagajı
2
Genel
carry-on [brit]
i.
uygunsuz davranış
3
Genel
carry-on [brit]
i.
aptalca davranış
4
Genel
carry-on [brit]
i.
sıradışı davranış
5
Genel
carry-on [brit]
i.
ahlaksız davranış
6
Genel
carry on with
f.
gayrimeşru bir ilişki içinde olmak
7
Genel
carry on with
f.
düşüp kalkmak
8
Genel
carry on with
f.
ile ilişkisi olmak
9
Genel
carry on with
f.
aşna fişne olmak
10
Genel
carry on with
f.
kırıştırmak
11
Genel
carry on with
f.
korte etmek
12
Genel
carry on with
f.
devam etmek
13
Genel
carry on with
f.
oynaşmak
14
Genel
carry on with success
f.
başarı ile sürdürmek
15
Genel
carry on with
f.
ilişkisi olmak
16
Genel
carry on the path of
f.
yola devam etmek
17
Genel
carry on works or studies
f.
çalışmalar yapmak
18
Genel
carry on a work
f.
çalışma sürdürmek
19
Genel
carry on a work or a study
f.
çalışmada bulunmak
20
Genel
carry on a study
f.
çalışma sürdürmek
21
Genel
carry on a work or a study
f.
çalışma yürütmek
22
Genel
carry on successfully
f.
başarı ile sürdürmek
23
Genel
carry on the tradition
f.
geleneği sürdürmek
24
Genel
carry on a task
f.
görev yürütmek
25
Genel
carry on the spirit
f.
ruhunu yaşatmak
26
Genel
carry on a business
f.
faaliyet göstermek
27
Genel
carry on one's studies
f.
çalışmalarını sürdürmek
28
Genel
carry on one's works
f.
çalışmalarını sürdürmek
29
Genel
carry on the activities
f.
faaliyetlerini sürdürmek
30
Genel
carry on the activity
f.
faaliyet sürdürmek
31
Genel
carry on the activities
f.
faaliyetleri sürdürmek
32
Genel
carry on/continue one's operations
f.
operasyonlarını sürdürmek
33
Genel
carry gun on plane
f.
uçakta silah taşımak
34
Genel
carry on a tradition
f.
bir geleneği sürdürmek
35
Genel
carry on business
f.
iş yapmak
Phrasals
36
Öbek Fiiller
carry something on
f.
araca koymak/yerleştirmek
37
Öbek Fiiller
cannot carry on without someone or something
f.
(birisi veya bir şey) olmadan yapamamak
38
Öbek Fiiller
carry on with (someone)
f.
(biriyle) kudurmak
39
Öbek Fiiller
carry on with (someone)
f.
(biriyle) gürültü patırtı etmek
40
Öbek Fiiller
carry on with (someone)
f.
(biriyle) taşkınlık yapmak
41
Öbek Fiiller
carry on with (someone)
f.
(biriyle) ilişkisi olmak
42
Öbek Fiiller
carry on with (someone)
f.
(biriyle) kırıştırmak
43
Öbek Fiiller
carry on with (someone)
f.
(biriyle) flört etmek
44
Öbek Fiiller
carry on with (someone)
f.
(birine) kur yapmak
45
Öbek Fiiller
carry on with (something)
f.
(bir şeye) devam etmek
46
Öbek Fiiller
carry on with (something)
f.
(bir şeyi) sürdürmek
47
Öbek Fiiller
carry on with (something)
f.
(bir şeyi) devam ettirmek
48
Öbek Fiiller
carry on without
f.
-siz devam etmek
49
Öbek Fiiller
carry on without
f.
olmadan yapmak
50
Öbek Fiiller
carry on without
f.
-siz yapmak
51
Öbek Fiiller
carry on without (someone or something)
f.
(biri/bir şey) olmadan devam etmek
52
Öbek Fiiller
carry on without (someone or something)
f.
(biri olmadan/bir şeysiz) devam etmek
53
Öbek Fiiller
carry through on (something)
f.
(bir şeyi) söz verildiği/planlandığı/istendiği gibi devam ettirmek
54
Öbek Fiiller
carry through on (something)
f.
(bir şeyi) söz verildiği/planlandığı/istendiği gibi sürdürmek
55
Öbek Fiiller
carry through on (something)
f.
(bir şeyi) söz verildiği/planlandığı/istendiği gibi yapmak
56
Öbek Fiiller
carry through on (something)
f.
(bir şeyi) söz verildiği/planlandığı/istendiği gibi yerine getirmek
Phrases
57
İfadeler
keep calm and carry on
expr.
sakin olun ve ortalığı velveleye vermeyin
Colloquial
58
Konuşma Dili
a carry-on bag
i.
küçük el çantası
59
Konuşma Dili
carry-on
i.
el bagajı olabilecek
60
Konuşma Dili
carry-on [uk]
i.
telaş
61
Konuşma Dili
carry-on [uk]
i.
kargaşa
62
Konuşma Dili
carry-on
i.
uçağın içine alınabilen
63
Konuşma Dili
carry-on
i.
elde taşınabilen
64
Konuşma Dili
carry on somehow
f.
bir şekilde idare etmek
65
Konuşma Dili
carry on somehow
f.
bir şekilde geçinip gitmek
66
Konuşma Dili
carry on somehow
f.
bir şekilde dayanmak
67
Konuşma Dili
carry on somehow
f.
bir şekilde devam etmek
68
Konuşma Dili
carry on somehow
f.
bir şekilde ayakta kalmak
Idioms
69
Deyim
carry the weight of the world on one's shoulders
f.
dünyanın yükünü omuzlarında taşımak
70
Deyim
carry on with someone
f.
mercimeği fırına vermek
71
Deyim
carry something on someone's shoulders
f.
sorumluluğu/suçu başkasının omzuna yüklemek
72
Deyim
carry something on someone's shoulders
f.
sorumluluğu/suçu başkasına yüklemek
73
Deyim
carry the weight of the world on shoulders
f.
dünyanın yükünü omuzlarında taşımak
74
Deyim
carry the weight of the world on your shoulders
f.
dünyanın yükünü omuzlarında taşımak
Speaking
75
Konuşma
we can't carry on without you
expr.
sensiz yapamayız
76
Konuşma
we can't carry on without you
expr.
sensiz yapamıyoruz
Trade/Economic
77
Ticaret/Ekonomi
carry on the business(es)
f.
işleri yürütmek
78
Ticaret/Ekonomi
carry on a business
f.
iş yürütmek
79
Ticaret/Ekonomi
carry on a business
f.
iş yapmak
80
Ticaret/Ekonomi
carry on business
f.
iş yapmak
81
Ticaret/Ekonomi
carry on the business(es)
f.
iş yürütmek
Law
82
Hukuk
carry on a lawsuit
f.
davacı olmak
83
Hukuk
carry on a law-suit
f.
davacı olmak
Transportation
84
Ulaştırma
carry-on
i.
otobüs, tren veya uçakta yolcunun elde taşıyabileceği büyüklükte çanta, valiz vb.
85
Ulaştırma
carry-on
i.
kabin bagajı
86
Ulaştırma
carry-on
i.
el bagajı
87
Ulaştırma
carry-on
i.
kabin bagajı
88
Ulaştırma
carry-on
i.
el bagajı
89
Ulaştırma
carry-on
s.
otobüs, tren veya uçakta yolcunun elde taşıyabileceği büyüklükte
90
Ulaştırma
carry-on
s.
kabin boy
Aeronautic
91
Havacılık
carry on luggage
i.
bagaj
92
Havacılık
carry-on luggage
i.
el bagajı
93
Havacılık
carry-on baggage
i.
el bagajı
94
Havacılık
carry-on luggage
i.
kabin bagajı
95
Havacılık
carry-on luggage
i.
kabin çantası
96
Havacılık
carry-on baggage
i.
kabin bagajı
97
Havacılık
carry-on baggage
i.
kabin çantası
Environment
98
Çevre
carry out studies on prevention of noise pollution
f.
gürültü kirliliğini önleyici çalışmalar yapmak
Slang
99
Argo
carry a chinaman on (one's) back [us]
f.
uyuşturucu bağımlılığından mustarip olmak
100
Argo
carry a chinaman on (one's) back [us]
f.
uyuşturucu bağımlılığı (birinin) sırtına yük olmak
101
Argo
carry a chinaman on (one's) back [us]
f.
uyuşturucu mağduru olmak
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of carry on
×
Terim Seçenekleri
Çeviri Öner / Düzelt
Fransızca İngilizce Sözlük
İspanyolca İngilizce Sözlük
Almanca İngilizce Sözlük
İngilizce Eşanlam Sözlük
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy