düzeltici - Türkçe İngilizce Sözlük
Geçmiş

düzeltici



"düzeltici" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 37 sonuç

Türkçe İngilizce
Common Usage
düzeltici corrective s.
General
düzeltici proofreader i.
düzeltici recoverer i.
düzeltici improver i.
düzeltici rectifier i.
düzeltici straightener i.
düzeltici editor i.
düzeltici meliorater i.
düzeltici meliorator i.
düzeltici digestor [us] i.
düzeltici digester [uk] i.
düzeltici correctioner [obsolete] i.
düzeltici reformatory s.
düzeltici emendatory s.
düzeltici remedial s.
düzeltici correctional s.
düzeltici amendatory s.
düzeltici revisory s.
düzeltici reformative s.
düzeltici diorthotic s.
düzeltici reparative s.
düzeltici meliorative s.
düzeltici regeneratory s.
düzeltici rehabilitative s.
düzeltici ameliorating s.
düzeltici amelioratory s.
düzeltici revisional s.
düzeltici correctory s.
düzeltici corrigible [obsolete] s.
Trade/Economic
düzeltici printer's reader i.
düzeltici adjusting s.
Law
düzeltici revisor i.
Technical
düzeltici conditioner i.
düzeltici rectifier i.
düzeltici corrector i.
düzeltici corrective s.
düzeltici regenerative s.

"düzeltici" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 101 sonuç

Türkçe İngilizce
General
düzeltici eylem corrective action i.
düzeltici şey corrective i.
düzeltici faaliyet corrective action i.
geriye düzeltici demodifier i.
düzeltici şebeke corrective network i.
düzeltici jimnastik remedial gymnastics i.
düzeltici araştırma remedial investigation i.
düzeltici işlemler remedial action i.
düzeltici jimnastik corrective gymnastics i.
düzeltici önlemler/tedbirler remedial measures i.
düzeltici önlemler/tedbirler corrective measures i.
düzeltici sıvı correction fluid i.
sıvı düzeltici correction fluid i.
iyileştirici/düzeltici/geliştirici sürücü kursu remedial driving course i.
düzeltici önlem remedy i.
füze uçuşunun ateşleme ile atmosfere dönüş arasında yer alan, düzeltici manevraların yapıldığı kısmı midcourse i.
tırnak eti düzeltici nail groomer i.
tırnak kütikül düzeltici nail groomer i.
düzeltici bir alet türü slickener i.
deri kenar düzeltici kullanan deri işçisi slicker i.
düzeltici bir şekilde correctively zf.
düzeltici bir şekilde regeneratively zf.
düzeltici anlamı veren ön ek ortho- ök.
Phrasals
(bir şey) üzerinde onarıcı/iyileştirici/düzeltici etkisi olmak work on (something) f.
Colloquial
musevilik dini ile ilgili düzeltici eğitimin verildiği yer cheder i.
musevilik dini ile ilgili düzeltici eğitimin verildiği yer heder i.
Trade/Economic
değer düzeltici hesap valuation account i.
düzeltici ve ayarlayıcı yevmiye maddesi adjusting journal entry i.
düzeltici ve önleyici faaliyet corrective and preventative action i.
düzeltici madde adjusting entry i.
düzeltici işlem remedial action i.
düzeltici önleyici faaliyet corrective action/preventive action i.
düzeltici önleyici faaliyet corrective and preventive action (capa) i.
düzeltici önleyici faaliyet corrective and preventative action i.
düzeltici ve önleyici faaliyet corrective action/preventive action i.
düzeltici etki corrective effect i.
düzeltici vergi corrective tax i.
düzeltici ve önleyici faaliyet corrective and preventive action (capa) i.
düzeltici yevmiye maddesi adjusting entry i.
düzeltici önlem corrective action i.
düzeltici nakil remedial transfer i.
düzeltici önlem corrective measure i.
Law
düzeltici adalet corrective justice i.
düzeltici tecavüz corrective rape i.
Politics
düzeltici eylemler corrective actions i.
düzeltici faaliyetler corrective actions i.
düzeltici tutar correction amount i.
düzeltici önlemler reformatory measures i.
düzeltici kanun curative statute i.
düzeltici önlemler corrective measures i.
Technical
ölçüm hattındaki iki noktadan konum düzeltici ayrıntı noktasına uzanan iki ölçümden her biri tie i.
akustik ses düzeltici acoustic corrector i.
atkı düzeltici weft straightener i.
düzeltici kuvvet restoring force i.
düzeltici şebeke correcting network i.
düzeltici önleyici faaliyet formu corrective preventive activity form i.
düzeltici bakım corrective maintenance i.
düzeltici birim correcting unit i.
düzeltici yazmacı modifier register i.
elektronik hacim düzeltici electronic volume corrector i.
faz düzeltici filtre phase correcting filter i.
faz düzeltici filtrelerin metrolojik karakteristikleri metrological characteristics of phase correcting filters i.
faz düzeltici phase corrector i.
kenar düzeltici edger i.
manyetik sapma düzeltici quadrantal corrector i.
menşei düzeltici önlem cause action i.
sapınç düzeltici aberration corrector i.
yayıkgörü düzeltici stigmator i.
çamaşırhanede kullanılan düzeltici küçük demir polishing iron i.
kristal iyonunun birim yer değiştirme başına sahip olduğu düzeltici kuvveti constraint i.
deri kenar düzeltici slicker i.
düzeltici anlamı veren ön ek orth- ök.
Computer
düzeltici bakım corrective maintenance i.
düzeltici yazmacı modifier register i.
düzeltici birim correcting unit i.
geriye düzeltici demodifier i.
hata düzeltici error fixer i.
Informatics
düzeltici onarım corrective maintenance i.
hata düzeltici error handler i.
Telecom
düzeltici tekrarlayıcı regenerative repeater i.
zamana dayalı düzeltici timebase corrector i.
Electric
düzeltici şebeke corrective network i.
faz düzeltici phase corrector i.
Textile
atkı düzeltici weft straightener i.
Medical
astigmatlık düzeltici mercek anastigmatic lens i.
astigmat düzeltici stigmator i.
düzeltici etki corrective action i.
düzeltici ortodonti corrective orthodontics i.
düzeltici ve önleyici faaliyetler corrective and preventive actions i.
tedavi edici veya düzeltici işlevi olan cerrahi aygıt appliance i.
yara kapama veya düzeltici ameliyatta doku katmanlarının üst üste binmesi imbrication i.
sağlıklı gelişimi sağlamak için tasarlanmış düzeltici prosedürlerle ilgili orthogenic s.
Pharmaceutics
düzeltici madde corrigent i.
Optics
düzeltici lens corrective lense i.
düzeltici lens corrective lenses i.
düzeltici mercek corrective lenses i.
Military
düzeltici bakım corrective maintenance i.
Printery
(sayfanın kenarına iliştirilen) düzeltici not kağıdı flier i.
sıvı düzeltici ile kapatmak whiteout f.
sıvı düzeltici ile kapatmak white out f.
Engineering
yüksek frekanslı akım düzeltici detector i.