düzlük - Türkçe İngilizce Sözlük
Geçmiş

düzlük



"düzlük" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 32 sonuç

Türkçe İngilizce
Common Usage
düzlük flatness i.
General
düzlük smooth i.
düzlük straight i.
düzlük flat place i.
düzlük evenness i.
düzlük flat i.
düzlük plainness i.
düzlük level i.
düzlük prairie i.
düzlük fen i.
düzlük platform i.
düzlük plain i.
düzlük straightness i.
düzlük floor i.
düzlük esplanade i.
düzlük levelness i.
düzlük flat country i.
düzlük level area i.
düzlük lankness i.
düzlük rightness [obsolete] i.
düzlük planeness i.
düzlük equal s.
Technical
düzlük smoothness i.
Telecom
düzlük flatness i.
Automotive
düzlük chute i.
düzlük straightaway i.
Biochemistry
düzlük plateau i.
Marine Biology
düzlük plateau i.
Geography
düzlük campagna i.
düzlük plane i.
Cinema
düzlük live stage i.
Archaic
düzlük pree i.

"düzlük" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 43 sonuç

Türkçe İngilizce
General
dağ kenarından düzlük araziye inen hafif eğimli kesim piedmont i.
yüksek düzlük terrace i.
otlarla kaplı geniş düzlük prairie i.
optik düzlük optical flat i.
düzlük yer level i.
düzlük tepe table i.
yüksek düzlük table i.
geniş düzlük vast plain i.
son düzlük home stretch i.
tepe ile düzlük arasındaki sırt shank i.
düzlük anlamına gelen ön ek pedi- ök.
düzlük anlamına gelen ön ek pedio- ök.
Idioms
son düzlük the home stretch i.
Technical
arka düzlük back porch i.
düzlük kısıtı smoothness constraint i.
enine düzlük transverse plane i.
genel ve bölgesel düzlük general and local flatness i.
optik düzlük optical flat i.
ön düzlük front porch i.
Television
arka düzlük back porch i.
ön düzlük front porch i.
Automotive
ön düzlük front straight i.
Marine
alüvyal düzlük alluvial plain i.
çamur düzlük mud flat i.
Zoology
batı afrika düzlük gorili western lowland gorilla (gorilla gorilla gorilla) i.
Geography
paraguay, bolivya ve arjantin arasında bölünmüş sıcak ve yarı-kurak düzlük chaco i.
paraguay, bolivya ve arjantin arasında bölünmüş sıcak ve yarı-kurak düzlük gran chaco i.
yüksek düzlük veya plato planum i.
(güney afrika'da) etrafı düzlük olup göze çarpan tepe kop i.
(güney afrika'da) etrafı düzlük olup tek başına duran dağ kop i.
etrafı düzlük olan küçük bir tepe kopje i.
yamaçta düzlük bench i.
tuzlu suyun buharlaşarak arkasında bıraktığı tuzdan oluşan geniş düzlük salt plain i.
ingiltere'de somerset kontluğunda bulunan bir düzlük sedgemoor i.
somerset'in kuzey ve orta bölümünü kapsayan seyrek nüfuslu sulak düzlük somerset levels and moors i.
Geology
içine akan derelerden gelen alkalin tuzlarıyla kaplı kurak düzlük alkali flat i.
abisal düzlük abyssal plain i.
aşınma sürecini tamamlamış düzlük peneplain i.
Sport
(yarışta) son düzlük the stretch i.
(at yarışı) son düzlük home straight i.
(atletizm) son düzlük home straight i.
son düzlük home stretch i.
son düzlük stretch i.