Türkçe - İngilizce
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Eşanlam
Hakkımızda
Araçlar
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Işıkları Söndür
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Eşanlam
Araçlar
Hakkımızda
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
EN-TR
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Almanca - İngilizce
Geçmiş
daha üst
"daha üst"
teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 1 sonuç
Kategori
Türkçe
İngilizce
General
1
Genel
daha üst
above
zf.
"daha üst"
teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 43 sonuç
Kategori
Türkçe
İngilizce
General
1
Genel
daha üst bir sınıfa vb geçme
promotion to
i.
2
Genel
daha üst seviyede bir güç kaynağı dolayısıyla görevini yapamayacak durumda olma
shadowing
i.
3
Genel
alt dişlerinin üst dişlere göre daha önde olması
underbite
i.
4
Genel
daha üst seviyeye geçme
graduation
i.
5
Genel
daha üst (bir sınıfa/lige) geçirmek
promote to
f.
6
Genel
rütbece daha üst olmak
outrank
f.
7
Genel
rütbece daha üst olmak
rank
f.
8
Genel
daha üst seviyeye geçmek
graduate
f.
9
Genel
(üst gövdede bulunan bir bölüm) daha yukarıda bulunan
superior
s.
10
Genel
daha üst makamdaki biri
above
zf.
11
Genel
daha üst sınıf olmaya doğru
upmarket
zf.
Phrasals
12
Öbek Fiiller
birisinden daha üst makamda olmak
rank above someone
f.
13
Öbek Fiiller
kendinden daha çekici, zeki, yetenekli, üst sınıftan biriyle evlenmek
marry up
f.
14
Öbek Fiiller
(daha üst pozisyondaki/mevkideki birine) iletmek
hand up (to someone)
f.
Colloquial
15
Konuşma Dili
(hindistan'da) alt mevkide birinin daha üst kademedeki birine verdiği hediye
nuzzer
i.
16
Konuşma Dili
daha üst bir rütbeye
upstairs
zf.
17
Konuşma Dili
daha üst bir makama
upstairs
zf.
Idioms
18
Deyim
diğerlerinden daha üst düzeyde
a breed apart
i.
19
Deyim
diğerlerinden daha üst düzeyde
a breed apart
i.
20
Deyim
diğerlerinden daha üst düzeyde
a breed apart
i.
21
Deyim
daha üst versiyonu
a better mousetrap
i.
22
Deyim
diğerlerinden daha üst düzeyde olmak
be a breed apart
f.
23
Deyim
ahlaken daha üst bir konumda olduğunu iddia etmek
claim the moral high ground
f.
24
Deyim
ahlaken daha üst bir konumda olduğunu iddia etmek
take the moral high ground
f.
25
Deyim
ahlaken daha üst bir konumda olduğunu iddia etmek
seize the moral high ground
f.
26
Deyim
bir şeyi daha üst pozisyondaki/mevkideki birine iletmek
hand something up to someone
f.
27
Deyim
daha üst sınıftan biriyle evlenmek
marry above (one's) station
f.
28
Deyim
(bir şeyi) bir üst/daha yüksek seviyeye taşımak
bring (something) to the next level
f.
Trade/Economic
29
Ticaret/Ekonomi
asya ülkeleri arasında daha üst düzey ilişkiler geliştirilmesi
asianization
i.
30
Ticaret/Ekonomi
daha üst dereceye çıkmak
upgrading
f.
Politics
31
Siyasal
ingiliz kraliyetinde genellikle konttan daha üst mevkideki asillerin eşleri olan sekiz kadının oluşturduğu soylular grubu
ladies of the bedchamber
i.
32
Siyasal
daha üst düzeydeki yetkili kadrosunun boş olmasından ötürü altındaki birkaç makamı da boş ilan etme
spill [australia]
i.
Architecture
33
Mimarlık
(yüksek binalarda) üst bölümün daha geride durduğu mimari yapı
set-back
i.
Dentistry
34
Diş Hekimliği
alt çenenin üst çeneden daha önde olması
underbite
i.
Biology
35
Biyoloji
yatay veya yükselen dalların veya köklerin üst tarafının alt tarafından daha fazla büyümesi
hypotrophy
i.
36
Biyoloji
daha üst kuşak atası olmayan canlı
founder
i.
Zoology
37
Zooloji
üst çenesi alt çenesinden daha öne çıkık olan
pig-jawed
s.
Botanic
38
Botanik
üst kısma alt kısımdan daha uzak olan (bitki parçaları)
divergent
s.
Forestry
39
Ormancılık
ağaçların üst bölgelerindeki dallarda daha ince dalların ve lif unsurlarının meydana çıktığı bir reaksiyon
tension wood
i.
Education
40
Eğitim
öğrencinin başta bilgi ve kavramlara hakim olmasını, sonrasında bireysel bir çalışma ile daha üst seviye bilgiyi edinmesini amaçlayan bir öğretme yöntemi
kumon
i.
Philosophy
41
Felsefe
(aristo felsefesinde) alt düzey potansiyelden daha üst düzeydeki gerçekliğe doğru değişim
becoming
i.
Sport
42
Spor
vuruş yüzeyinin üst kenarının hedefe alt kenarından daha yakın tutulduğu
closed
s.
Slang
43
Argo
vücudunun üst kısmı alt kısmından daha gelişmiş (erkek)
top-heavy
s.
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of daha üst
×
Terim Seçenekleri
Çeviri Öner / Düzelt
Fransızca İngilizce Sözlük
İspanyolca İngilizce Sözlük
Almanca İngilizce Sözlük
İngilizce Eşanlam Sözlük
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy