Geçmiş

dalaşmak

"dalaşmak" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 27 sonuç

	Kategori	Türkçe	İngilizce
Common Usage
1	Yaygın Kullanım	dalaşmak	quarrel f.
2	Yaygın Kullanım	dalaşmak	mess with f.
General
3	Genel	dalaşmak	wrangle f.
4	Genel	dalaşmak	flyting f.
5	Genel	dalaşmak	brawl f.
6	Genel	dalaşmak	squabble f.
7	Genel	dalaşmak	spar f.
8	Genel	dalaşmak	spat f.
9	Genel	dalaşmak	bite one another f.
10	Genel	dalaşmak	scrap f.
11	Genel	dalaşmak	brangle f.
12	Genel	dalaşmak	fecht [scotland] f.
13	Genel	dalaşmak	scraffle f.
14	Genel	dalaşmak	square [obsolete] f.
Phrasals
15	Öbek Fiiller	dalaşmak	cast out [scottish] f.
16	Öbek Fiiller	dalaşmak	call out f.
17	Öbek Fiiller	dalaşmak	mess with f.
18	Öbek Fiiller	dalaşmak	throw down f.
Colloquial
19	Konuşma Dili	dalaşmak	lock horns f.
Idioms
20	Deyim	dalaşmak	mess with f.
21	Deyim	dalaşmak	go at hammer and tongs f.
22	Deyim	dalaşmak	be at hammer and tongs f.
23	Deyim	dalaşmak	bust up f.
24	Deyim	dalaşmak	break a lance f.
Archaic
25	Eski Kullanım	dalaşmak	dissent f.
Slang
26	Argo	dalaşmak	wrangle for an ass's shadow f.
27	Argo	dalaşmak	fuck with f.

"dalaşmak" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 15 sonuç

	Kategori	Türkçe	İngilizce
Phrasals
1	Öbek Fiiller	biriyle dalaşmak	get into it f.
2	Öbek Fiiller	(biriyle) dalaşmak	squabble with (one) f.
3	Öbek Fiiller	biriyle dalaşmak	squabble with someone f.
4	Öbek Fiiller	aralarında dalaşmak	fight amongst f.
5	Öbek Fiiller	aralarında dalaşmak	fight among f.
6	Öbek Fiiller	(biriyle/bir şeyle) dalaşmak/dövüşmek	fight with (someone or something) f.
7	Öbek Fiiller	ile dalaşmak	wrangle with f.
Idioms
8	Deyim	çok kötü dalaşmak	fight like kilkenny cats f.
9	Deyim	kedi köpek gibi dalaşmak	fight like cats and dogs f.
10	Deyim	kedi köpek gibi dalaşmak	fight like cat and dog f.
11	Deyim	(biriyle) dalaşmak	try a fall with (someone) f.
12	Deyim	(biriyle) dalaşmak	be at (one) hammer and tongs f.
13	Deyim	birbiriyle dalaşmak	be at somebody/something hammer and tongs f.
14	Deyim	birbiriyle dalaşmak	go at somebody/something hammer and tongs f.
15	Deyim	(biriyle) didişmek/dalaşmak	pick a bone with (someone) f.