düşmanlık - Türkçe İngilizce Sözlük
Geçmiş

düşmanlık



"düşmanlık" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 45 sonuç

Türkçe İngilizce
Common Usage
düşmanlık enmity i.
düşmanlık hostility i.
General
düşmanlık hostileness i.
düşmanlık animus i.
düşmanlık adversariness i.
düşmanlık animosity i.
düşmanlık bad blood i.
düşmanlık antagonism i.
düşmanlık hatred i.
düşmanlık venom i.
düşmanlık feud i.
düşmanlık opposition i.
düşmanlık jaundice i.
düşmanlık virulence i.
düşmanlık hostility i.
düşmanlık ill feeling i.
düşmanlık rancorousness i.
düşmanlık antagony [obsolete] i.
düşmanlık unfriendship i.
düşmanlık bellicoseness i.
düşmanlık chest i.
düşmanlık hate i.
düşmanlık daggers i.
düşmanlık onde i.
düşmanlık opponency i.
düşmanlık oppugnancy i.
düşmanlık ill turn i.
düşmanlık ill-will i.
düşmanlık inimicality i.
düşmanlık foehood i.
düşmanlık static i.
düşmanlık hate f.
Colloquial
düşmanlık bashing i.
Idioms
düşmanlık bad blood i.
düşmanlık dragon's teeth i.
düşmanlık bad feeling i.
düşmanlık bad feeling i.
düşmanlık ill feeling i.
düşmanlık bad feelings i.
düşmanlık ill feelings i.
Law
düşmanlık hostility i.
Insurance
düşmanlık hostilities i.
Psychology
düşmanlık hostility i.
Biochemistry
düşmanlık antagonizm i.
Archaic
düşmanlık inveteracy i.

"düşmanlık" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 61 sonuç

Türkçe İngilizce
General
uzun süren düşmanlık feud i.
diğer devletlere düşmanlık incivism i.
aşır kincilik/düşmanlık virulency i.
bireyler/gruplar arasında gizli düşmanlık tension i.
gizli düşmanlık latent hostility i.
aşırı düşmanlık repellence i.
aşırı düşmanlık repellency i.
alaycı düşmanlık duygusu despisal i.
üstünlükleri düşmanlık yaratmadan güvenceye alma konusundaki ustalık diplomacy i.
kutsal sembollere duyulan düşmanlık iconomachy i.
düşmanlık yapma oppugnancy i.
düşmanlık etmek treat somebody as an enemy f.
düşmanlık beslemek bear hostility f.
düşmanlık beslemek have animosity f.
düşmanlık beslemek bear a grudge f.
düşmanlık beslemek bear enmity f.
düşmanlık beslemek nurture enmity (towards) f.
(sevinç/nefret/düşmanlık) gütmek cherish f.
(sevinç/nefret/düşmanlık) beslemek cherish f.
(kin/düşmanlık) beslemek nurse f.
düşmanlık beslemek hate f.
özellikle hileli kazanç elde etmek için (hileyle veya korkutarak) bir düşmanlık veya karşıtlığın üsteden gelmek muscle f.
düşmanlık etmek direct f.
çok büyük (nefret/düşmanlık) virulent s.
derin düşmanlık sergileyen bitter s.
düşmanlık gösteren fierce s.
düşmanlık içinde at sword's points zf.
düşmanlık anlamını veren bir ön ek mis- ök.
düşmanlık anlamını veren bir ön ek miso- ök.
Colloquial
iki arkadaş arasındaki düşmanlık hostility between two friends i.
iki kişi arasındaki düşmanlık hostility between two persons i.
Idioms
(insanlar/birileri arasında) düşmanlık bad blood (between people) [old-fashioned] i.
(birileri arasında) düşmanlık bad blood (between a and b) [old-fashioned] i.
düşmanlık yaratmak sow dragon's teeth f.
(birine/bir şeye) karşı düşmanlık beslemek harbor ill will toward (someone or something) f.
(iki kişi) arasında husumet/düşmanlık olmak be no love lost between (two people) f.
(birine/bir şeye) karşı düşmanlık beslemek harbor ill will against (someone or something) f.
(biriyle/bir şeyle biri/bir şey) arasında düşmanlık/zıtlık yaratmak pit (someone or something) against (someone or something else) f.
büyük bir şiddet, acımasızlık ve düşmanlık içeren knock-down-drag-out s.
düşmanlık bürümüş (as) black as thunder s.
düşmanlık içinde at sword’s points expr.
iki kişi arasındaki düşmanlık no love lost expr.
düşmanlık içinde at sword's point expr.
düşmanlık içinde at swords' points expr.
düşmanlık içinde at swords' points expr.
aralarında uzun süredir bir düşmanlık var there is bad blood between expr.
aralarında husumet/düşmanlık var there is no love lost expr.
(iki kişi) arasında husumet/düşmanlık var there is no love lost between (two people) expr.
aralarında husumet/düşmanlık var there's no love lost between expr.
Politics
iki siyasi güç arasındaki karşılıklı düşmanlık confrontation i.
gizlenmeyen düşmanlık undisguised animosity i.
açık düşmanlık undisguised animosity i.
Psychology
paranoid düşmanlık paranoid hostility i.
Social Sciences
hiv ve aids ile yaşayan insanlara karşı duyulan korku ve düşmanlık hiv phobia i.
kadınların başka kadınlara karşı duyduğu düşmanlık internalized misogyny i.
ruhban sınıfına düşmanlık besleyen misoclere s.
Literature
öğrenme, eğitim ve eğitimli insanlara karşı düşmanlık anti-intellectualism i.
Military
düşmanlık sonrası devre post hostilities period i.
Archaic
karşılıklı düşmanlık pique i.
düşmanlık başlatmak atone f.
düşmanlık besleyen inveterate s.