düşük - Türkçe İngilizce Sözlük
Geçmiş

düşük



"düşük" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 30 sonuç

Türkçe İngilizce
Common Usage
düşük low s.
General
düşük miscarriage i.
düşük miss i.
düşük drooping s.
düşük falling s.
düşük fallen s.
düşük subdued s.
düşük nominal s.
düşük marginal s.
düşük baggy s.
düşük depressed s.
düşük lowly s.
düşük nethermore s.
düşük lazy s.
düşük low-lived s.
düşük lowset s.
düşük low-set s.
düşük fourth-rate s.
düşük snide s.
düşük succiduous s.
düşük inferior s.
düşük declaredly zf.
Trade/Economic
düşük low s.
düşük lower s.
Law
düşük abortus i.
Medical
düşük stillbirth i.
düşük spontaneous abortion i.
düşük abortus i.
düşük (spontaneous) abortion i.
düşük miscarriage i.

"düşük" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 500 sonuç

Türkçe İngilizce
Common Usage
düşük yapma miscarriage i.
düşük yapmak miscarry f.
çenesi düşük loquacious s.
General
düşük dereceli tutuşabilirlik low flammability i.
düşük alaşımlı çelik low alloy steel i.
düşük voltajlı entegre devreler low voltage integrated circuits i.
düşük kayıplı hat low loss line i.
düşük statü low status i.
düşük çözünürlüklü grafik low resolution graphic i.
düşük ışıklılık underexposure i.
düşük üretim underproduction i.
düşük nitelik poorness i.
düşük statü lower status i.
star wars'ta kullanılan şarjlı, düşük zekalı robotlar droid i.
çenesi düşük blab i.
en düşük nokta nadir i.
çenesi düşük kimse chatterbox i.
en düşük arjantin para birimi austral i.
düşük ışıklama (filmi) underexposure i.
düşük karbonlu martensit low carbon martensite i.
doğal düşük spontaneous abortion i.
düşük kızıl sıcaklık low red heat i.
düşük ısılı çimento low heat cement i.
çenesi düşük kimse windjammer i.
gerekenden düşük fiyat undercharge i.
düşük dereceli yanabilirlik low flammability i.
düşük sıcaklık low temperature i.
denizin en düşük çekilme noktasına geldiği durum low water i.
düşük maliyetli konut low cost housing i.
düşük sadakat low fidelity i.
besin değeri düşük gıdalar junk food i.
düşük banket soft shoulders i.
düşük sıcaklık banyosu low temperature bath i.
düşük dereceli olma durumu lowliness i.
düşük doz low dose i.
çoğu zaman taşkına uğrayan düşük rakımlı topraklar marsh i.
düşük ısı low temperature i.
erken düşük early abortion i.
düşük öncelikli program low priority program i.
düşük alaşımlı low alloy i.
düşük kaliteli kireç meager lime i.
düşük seviyede olma durumu lowliness i.
çenesi düşük kimse windbag i.
düşük basınçlı kum taşların sondajı drilling depleted sands i.
düşük gelir low income i.
çok düşük ücret pittance i.
durdurulamaz düşük inevitable abortion i.
en düşük akışkanlaşma hızı minimum fluidization velocity i.
bir ürün veya hizmete talebin en düşük olduğu mevsim veya dönem low season i.
düşük mukavemetli çelik low strength steel i.
düşük yapma (istem dışı) miscarriage i.
düşük tansiyon low blood pressure i.
düşük ücret politikası low wages policy i.
düşük kalitelilik scrubbiness i.
düşük olarak tahmin etme underreckoning i.
düşük olarak tahmin etme lowball i.
en düşük fiyat bedrock price i.
düşük çeneli gabber i.
beklenenden daha düşük bir performans sergileme underperforming i.
düşük gelirli aile poor family i.
düşük puan low point i.
düşük kalite charver i.
düşük kalite charv i.
düşük kalite chav i.
en düşük seviye the lowest level i.
düşük başarı underachievement i.
düşük değer low value i.
düşük faizli kredi low interest loan i.
en düşük ücret bottom wage i.
düşük rakım low altitude i.
düşük maaşlı iş badly-paid job i.
düşük kaliteli ve ucuz ürünler low-end goods i.
düşük gelirli aile hard-up family i.
düşük maaşlı iş low-paid job i.
düşük kilometre low-mileage i.
düşük seviyeli radyoaktif atık low-level radioactive waste i.
düşük boyutlu topoloji low-dimensional topology i.
düşük gürültü seviyeli iş yeri low-noise workplace i.
düşük seviyeli radyoaktif atık low-level waste i.
düşük gelirli aile low-income family i.
düşük güçlülük çatışmaları law-intensity conflicts i.
en düşük nokta rock-bottom i.
en düşük düzey rock-bottom i.
düşük tüketim low consumption i.
en düşük derece minimum i.
eğitim düzeyi düşük (kimse) someone with a low level of education i.
çenesi düşük motormouth i.
çenesi düşük motor mouth i.
çenesi düşük chatterbox i.
düşük basınç underpressure i.
en düşük fiyat the lowest price i.
düşük performans gösteren underperformer i.
düşük fiyata halı carpet at low price i.
düşük kalite binaların bulunduğu semt tenement district i.
en düşük sıcaklık lowest temperature i.
performansı düşük underperformer i.
performansı düşük poor performer i.
düşük performanslı underperformer i.
düşük kalite taklit poor imitation i.
düşük gerilim undervoltage i.
düşük voltaj undervoltage i.
düşük ihtimal low possibility i.
düşük ihtimal slim chance i.
düşük ihtimal low probability i.
düşük belli pantolon low cut pants i.
düşük ihtimal slight chance i.
düşük ihtimal the merest chance i.
düşük ihtimal minimal chance i.
düşük ihtimal slender chance i.
düşük ihtimal low chance i.
düşük ihtimal little chance i.
çok düşük azalma slight reduction i.
düşük performans underperformance i.
düşük moral low morale i.
düşük moral shaky morale i.
düşük moral poor morale i.
düşük sıcaklıklar low temperatures i.
çenesi düşük magpie i.
çenesi düşük chatterer i.
çenesi düşük babbler i.
çenesi düşük prater i.
çenesi düşük spouter i.
daha düşük maaşlar lower salaries i.
en alt/düşük değer lowest value i.
düşük sosyoekonomik durum low socio-economical status i.
düşük skor low score i.
hindistan'da en düşük seviyedeki kast mensubu dalit i.
düşük göz hooded eyes i.
en düşük puan the lowest point i.
standarttan daha düşük ses kalitesine sahip ses/müzik lo-fi i.
standarttan daha düşük ses kalitesine sahip ses/müzik low fidelity i.
düşük (doğum) abort i.
en düşük seviye all time low i.
düşük yaptıran kimse abortionist i.
düşük faizle alınan para cheap money i.
düşük proteinli diyet low protein diet i.
düşük sosyal sınıftaki kişiler pikey i.
düşük cümle grammatically incorrect sentence i.
çenesi düşük ihtiyar anecdotage i.
temposu düşük bir elektronik müzik türü trip-hop i.
temposu düşük bir elektronik müzik türü chill i.
temposu düşük bir elektronik müzik türü downbeat i.
temposu düşük bir elektronik müzik türü chill out i.
temposu düşük bir elektronik müzik türü downtempo i.
temposu düşük bir elektronik müzik türü triphop i.
düşük kalorili dondurma low calorie ice cream i.
düşük yaşam kalitesi poor quality of life i.
düşük bel low rise i.
zardaki en düşük sayı ambsace i.
zardaki en düşük değer ambsace i.
düşük görülen sınıf rabble i.
düşük ödemeli kısa vadeli sabit faizli bir kredi balloon mortgage i.
hoş düşük sıcaklık coolth i.
düşük vergiye tabi hafif yolcu arabası tax cart i.
düşük (bebek) abortion i.
en düşük rütbeli şövalye bachelor-at-arms i.
düşük mod low mood i.
bir şeyin değerini düşük tahmin etme underevaluation i.
düşük değer biçme underevaluation i.
beklenenden daha düşük performans gösteren işletme underperformer i.
yerine daha iyisi bulunana kadar koleksiyonda tutulan düşük kaliteli eşya filler i.
koleksiyonu daha büyük göstermek için tutulan değeri düşük eşya filler i.
en düşük nokta zero i.
(japonya'da) en düşük soylu grubunun üyesi baron i.
en düşük nokta bathos i.
en düşük fransız soylu unvanı chevalier i.
düşük rütbeli bey chiefling i.
vanilyanın düşük kaliteli bir çeşidi vanilloes i.
düşük kalorili olma liteness i.
düşük sosyoekonomik statüdeki insanlar mass i.
değeri düşük bir şey white chip i.
bir hayvan sürüsünde en düşük otoriteye sahip erkek hayvan omega male i.
bir hayvan sürüsünde en düşük pozisyona sahip erkek hayvan omega male i.
hindistan'da en düşük seviyedeki kast mensubu harijan i.
londra'da ve ingiltere'nin belirli yerlerinde düşük vergiler ödeyen ev sahiplerinden oluşan bir örgüt metropolitan vestry i.
mikrofon kullanımı ile düşük veya zayıf seslerin şiddetini artırma yollarını araştıran bir bilim dalı microphonics i.
mukavvanın orta veya iç katmanını veya katmanlarını oluşturan ve genellikle düşük kaliteli olan malzeme middle i.
düşük kuvvetli şey faint i.
barınma karşılığında hizmet veren düşük statülü kimse bordar i.
düşük hız bottom gear [uk] i.
düşük kaliteli, küçük ve vahşi bir at broomy i.
düşük kaliteli, küçük ve vahşi bir at broomie i.
düşük kaliteli, küçük ve vahşi bir at broomtail i.
(düşük statülü) kadın molly [ireland] i.
(düşük statülü) kız molly [ireland] i.
düşük teknoloji low technology i.
düşük çan lowbell i.
düşük seviye lower rank i.
düşük seviye lowlihood i.
porselen ve emayeyi düşük sıcaklıkta pişirmek için kullanılan iç bölmeli seramik fırını muffle i.
beyefendi olarak hitap edilen düşük tabakadan erkek gentleman i.
düşük değerli şey button i.
düşük bağışıklık delicacy i.
düşük statü veya imkansızlıklar içeren durum ghetto i.
meksika körfezi ile batı hint adaları'nda ve florida sahili açıklarına özgü olup ticareti yapılan düşük kaliteli koyu kahverengi kırılgan bir sünger grass i.
düşük doygunluğa sahip nesne rengi grey i.
düşük sınıftan kaba kimse gurrier [dialect] [dublin] i.
düşük ve alçak bir durum gutter i.
düşük kimse gutterblood i.
düşük sınıftan insan guttersnipe i.
düşük seviyeli kimse gutty i.
faaliyetin düşük olduğu yıl off year i.
üretimin düşük olduğu yıl off year i.
(onursal rütbelerde) en düşük hariç rütbeye sahip olan kimse officer i.
düşük yaşam standardı ill-being i.
düşük iq low iq i.
birçok bölgeden sorumlu olup rütbece müfettiş veya müfettiş yardımcısından düşük olan polis memuru inspector i.
(ingiltere'de) asiller sınıfının lord unvanına sahip en düşük rütbeli grubu baron i.
daha düşük soyluluktaki baron baronet [obsolete] i.
düşük durum basement i.
düşük rütbe basement i.
düşük kaliteli tütün dogleg i.
(fiyat, işletme) daha düşük seviyeye inme downslide i.
kanala zarar vermeksizin fazla suyu daha düşük seviyeye tahliye edebilen açık su kanalı yapısı drop i.
düşük mod dump i.
düşük seviye kimse poor relation i.
(özellikle düşük kaliteli veya değersiz olduğu için) kabul edilmeyen şey cull i.
(zihinden maddeye doğru) daha yüksek gerçeklik ile daha düşük gerçeklik tipi arasındaki ilişki involution i.
ucuz giysilerde kullanılan düşük kaliteli kürk parçası plate i.
olması gerekenden düşük maaşla çalışan kimse scab i.
düşük maaş ile çalışan matbaacı scab i.
normal telgraftan daha düşük öncelikli gündüz telgrafı day letter i.
portekiz'de en düşük asalet unvanı fidalgo i.
düşük kaliteli şarap plunk [australia] i.
çenesi düşük kimse prattlebox i.
düşük olasılık prayer i.
çeşitli şekillerde preslenebilen ve düşük voltajlı işlerde elektrik yalıtkanı olarak kullanılan karton pressboard i.
düşük ile doğmuş buzağı scink i.
abd'de düşük gelirli kiracıların kirasını sübvanse eden hükümet destekli program section eight i.
galaya benzer düşük bütçeli etkinlik türü semigala i.
düşük ihtimale rağmen kazanılan bahis skinner i.
düşük ihtimal slim odds i.
düşük zeka subintelligence i.
asgari ücretten düşük maaş subminimum wage i.
düşük derece subordination [obsolete] i.
düşük makam subordination [obsolete] i.
düşük düzey işareti subsign i.
süngüsü düşük olmak mope f.
düşük fiyat teklif etmek (başkasının önerdiği fiyattan) undercut f.
omuzları düşük durmak stoop f.
düşük yapmak miscarry f.
daha düşük teklif yapmak underbid f.
düşük ışıklamak (filmi) underexpose f.
beklenenden daha düşük performans göstermek underperform f.
düşük fiyat vermek (başkasının önerdiği fiyattan) undercut f.
gerekenden düşük fiyatta teklif etmek undercharge f.
düşük yapmak suffer a miscarriage f.
en düşük seviyeye ulaşmak bottom out f.
gerekenden düşük fiyat vermek undercharge f.
düşük yapmak have a miscarriage f.
süngüsü düşük olmak be depressed f.
düşük olarak tahmin etmek underestimate f.
düşük tutmak keep something low (price/quality/pressure) f.
düşük not almak get low mark f.
düşük not almak get bad marks f.
düşük olmak be low f.
(motor vb) en düşük hızda çalışmak turn over f.
düşük tahmin etmek underestimate f.
(olması gerekenden) düşük seviyede temsil etmek underrepresent f.
(olması gerekenden) düşük seviyede temsil etmek under-represent f.
sıcaklığı düşük tutmak keep the temperature down f.
düşük su emme ve ışık geçirgenliği özelliği göstermek show low water absorption and translucency properties f.
en düşük seviyesinde olmak be at an all-time low f.
düşük kalmak remain low f.
maliyeti düşük tutmak keep costs low f.
maliyeti düşük tutmak keep the cost low f.
termostatı daha düşük bir ısıya ayarlamak/sabitlemek set the thermostat at a lower temperature f.
düşük seviyeye ulaşmak reach a low point f.
düşük not almak get poor mark f.
düşük yapmak abort f.
düşük maaşla çalışmak get a low salary f.
düşük maaş almak get a low salary f.
düşük maaşla çalışmak get a low salary f.
düşük maaş almak get a low salary f.
düşük başarı göstermek underachieve f.
gereksiz ölçüde düşük teklif vermek underbid f.
daha düşük sosyal statüdeki birini hor görmek big-time f.
(düşük kalite nedeniyle) kötü olmak blow f.
düşük yapmak misgive [scotland] f.
düşük yapmak misgo f.
ay'da veya kütle çekimin düşük olduğu başka bir yüzeyde yürüyormuşçasına sekerek yürümek moonwalk f.
düşük sesle telaffuz etmek mouth f.
düşük yapmak have an abortion f.
daha düşük bir konuma getirmek deject [obsolete] f.
sosyal statüsü daha düşük biriyle evlenerek itibarını düşürmek disparage [obsolete] f.
(görevi) daha düşük rütbeli birine atamak download [canada] f.
(işi) daha düşük rütbeli birine yıkmak download [canada] f.
(birini) düşük makamdan alıp yükseğe yerleştirmek pluck f.
yaşama ihtimali düşük olmak scrape along f.
düşük maaş ile geçinmek scuffle f.
düşük seviyede yüzmek sink f.
ateş çizelgesinde keskin yüksek ve düşük noktalar arasında geçiş yapmak spike f.
(rakibi kandırmak için) düşük performans sergilemek stall [obsolete] f.
çenesi düşük talkative s.
düşük yakalı decolletee s.
paçası düşük shabby s.
ahlakı düşük loose s.
çenesi düşük garrulous s.
düşük riskli low risk s.
süngüsü düşük depressed s.
düşük düzeyli low level s.
düşük ışıklı (film) underexposed s.
düşük maliyetli budget friendly s.
düşük ışıklı underexposed s.
kuskunu düşük discredited s.
düşük kalite poor quality s.
omuzları düşük stoop s.
düşük vasıflı low skilled s.
düşük basınçlı low pressure s.
çok düşük (fiyat/rakam vb) nominal s.
düşük yaptıran abortive s.
çenesi düşük chatty s.
en düşük least s.
süngüsü düşük dejected s.
düşük (fiyat/sıcaklık) low s.
düşük kaliteli poor s.
düşük rütbede below s.
süngüsü düşük crestfallen s.
düşük kuvvetli low power s.
düşük kalite sanat eserleri satan low brow s.
düşük kültürlü low brow s.
en düşük lowest s.
değerinden düşük fiyat biçilmiş underrated s.
değerinden düşük değer biçilmiş underrated s.
çok düşük low s.
en düşük minimum s.
daha düşük lower s.
aşırı düşük extremely low s.
düşük maliyetli affordable s.
beklenenden daha düşük bir performans sergileyen underperforming s.
gerçek değerinden daha düşük bir fiyata satılan underpriced s.
düşük nitelikte poor quality s.
düşük değerli low-order s.
düşük ısılı low-heat s.
düşük güçlü low-power s.
düşük toleranslı low-tolerant s.
düşük devirli low-speed s.
düşük maliyetli low-cost s.
düşük nitelikli down-market s.
maliyeti düşük cost-efficient s.
düşük maliyetli low-priced s.
düşük seviyeli low-level s.
düşük düzeyli low-level s.
düşük talepli zamanlarda kullanılan off-peak s.
düşük kaliteli off-grade s.
kalitesi çok düşük third-rate s.
düşük nitelikte jerry-built s.
düşük kaliteli cheap s.
düşük kilometreli low-mileage s.
düşük kaliteli poor graded s.
düşük dozlu poor s.
eğitim düzeyi düşük (kimse) undereducated s.
eğitim düzeyi düşük (kimse) insufficiently educated s.
eğitim düzeyi düşük (kimse) not well-educated s.
eğitim düzeyi düşük (kimse) poorly educated s.
en düşük (fiyat) last s.
düşük performanslı poor performer s.
düşük omuzlu stoop shouldered s.
kadar düşük as low as s.
(olması gerekenden) düşük seviyede temsil edilmiş underrepresented s.
düşük topuklu low-heeled s.
ortalamadan daha düşük lower-than-average s.
düşük-orta low-to-mid s.
düşük omuzlu off shoulder s.
düşük öncelikli back-burner s.
çenesi düşük lippy s.
düşük teknoloji low-tech s.
düşük nitelikli downmarket s.
omuzları çökük/düşük stooping s.
düşük su konsantrasyonunda büyüyebilen xerophilic s.
düşük rütbeli lowly enlisted s.
düşük kilometre low mileage s.
düşük kilometrede low mileage s.
düşük kilometreli low mileage s.
düşük kaliteli tawdry s.
düşük rakımlı low lying s.
düşük nitelikli common s.
düşük vasıflı common s.
düşük yaptıran aborsive s.
çenesi düşük babblative s.
çenesi düşük babbly s.
düşük statüde olan rankless s.
değeri düşük cheap s.
düşük kalite cheapjack s.
düşük kalite cheap-jack s.
düşük ücretlendirilmiş cheap-rate s.
düşük ücretli cheap-rate s.
düşük kış sıcaklıklarına dayanamayan nonhardy s.
kayma olasılığı düşük nonslippery s.
sözel becerisi düşük nonverbal s.
çenesi düşük renable [obsolete] s.
en düşük netherward s.
en düşük nitelikte olan tenth-rate s.
en düşük kalitede olan tenth-rate s.
düşük ücretli underpaid s.
aşırı düşük ultralow s.
anormal derecede düşük faaliyet gösteren underactive s.
vasıflarının altında ve düşük maaşla çalışan underemployed s.
idrak kabiliyeti düşük underwitted s.
zihin gücü düşük underwitted s.
düşük olmayan unfallen s.
omuzları düşük durmayan unstooping s.
düşük nitelikli lean s.
düşük basınçlı hava veya başka gaz içeren vacuum s.
zeka seviyesi düşük olan weak-minded s.
zeka seviyesi düşük olan weak-minded s.
çenesi düşük loose-tongued s.
çenesi düşük loudmouthed s.
çenesi düşük loud-mouthed s.
düşük kalitede punky s.
düşük rütbeli junior-grade s.
düşük kalite quick-and-dirty s.
kalorisi düşük low-calorie s.
düşük maaşlı low-paid s.
düşük gelirli low-paid s.
düşük ücretli low-paid s.
düşük basınçlı low-pressure s.
düşük profilli low-profile s.
düşük kaliteli bodgie s.
düşük standartlı hardscrabble s.
düşük fakat stabil büyüme hızına sahip mature s.
entelektüel seviyesi düşük mickey mouse s.
ne yüksek ne de düşük rütbeli midlevel s.
(birinin/bir şeyin) düzeyinden düşük below (someone or something) s.
en düşük kalitede bottom s.
en düşük miktarda bottom s.
en düşük bottom s.
düşük omuzlu huckle-backed s.
sıralaması düşük humble s.
düşük rütbeli humble s.
düşük kalite humble s.
düşük mevkili humble s.
düşük kalite miserable s.
sıradan halkın en düşük entelektüel seviyesine yönelik mob s.
sıradan halkın en düşük entelektüel seviyesini yansıtan mob s.
düşük değerde littleworth s.
düşük çözünürlük lo-res s.
düşük kesimli low s.
düşük statüde olan low s.
oldukça düşük low s.
mümkün olan en düşük seviyede low s.
düşük sırtlı low-backed s.
eğitim düzeyi düşük lowbrowed s.
düşük kaşlı lowbrowed s.
düşük alınlı lowbrowed s.
alnı düşük olan lowbrowed s.
kaşı düşük olan lowbrowed s.
düşük bütçeli low-budget s.
(ayakkabı) düşük bilekli low-cut s.
düşük seviyeli lower-class s.
düşük kaliteli low-grade s.
düşük ölçekli low-grade s.
bir şekilde düşük lowish s.
düşük yoğunluklu low-pitched s.
düşük güçlü low-powered s.
düşük kapasiteli low-powered s.
düşük rütbeli low-ranking s.
düşük rütbeli low-rent s.
düşük kiralı low-rent s.
(mahalle, semt) düşük gelirlilere uygun low-rent s.
düşük hacimli low-toned s.
düşük volümlü low-toned s.
hacmi düşük low-toned s.
modu düşük lumpish [obsolete] s.
düşük standartlarda bush s.
yağ oranı aşırı düşük olup kasları belirgin olan ripped s.
düşük değerli occidental s.
düşük kaliteli occidental s.
düşük statülü déclassé s.
düşük sınıftan declassed s.
düşük sınıfa ait declassed s.
düşük statülü déclassée s.
düşük standartlı degenerate s.
düşük nitelikli degraded s.
düşük kaliteli dime-store s.
(davranış veya performans bakımından) düşük kaliteli graceless s.
düşük ağırlıkla doğmuş hedgeborn s.
düşük ihtimalli long s.
çenesi düşük long-tongued s.
fiyatı düşük off s.
düşük zekalı ovine s.
modu düşük rotten s.
düşük kaliteli rough s.
kalitesi düşük common s.
insandan düşük infrahuman s.
çenesi düşük diffuse s.
daha düşük fiyatlı down s.
daha düşük fiyatla karakterize olan down s.
düşük sınıflı olan downscale s.
düşük gelirli olan downscale s.
düşük nitelikli olan downscale s.
(kağıt) pürüzsüz olduğu halde parlaklığı düşük dull s.
çenesi düşük polyloquent s.
işlenmiş gıda yapımında kullanılan (düşük kaliteli hayvan karkası) cull s.
yağ oranı çok düşük olan fat-free s.
düşük seviyeli feeble s.
düşük pozisyonda olmayan insubordinate s.
en düşük first-degree s.
düşük kaliteli parsimonious s.
en düşük rütbeli private s.