İngilizce | Türkçe | |||
---|---|---|---|---|
Phrasals | ||||
Öbek Fiiller | explode with (something) f. | (bir şeyle) patlamak | ||
The bomb exploded with a blinding flash. Bomba kör edici bir parıltıyla patladı. More Sentences |
||||
Öbek Fiiller | explode into something f. | birdenbire (güçlü veya hayranlık uyandırıcı) bir şeye dönüşmek | ||
Öbek Fiiller | explode with (something) f. | (bir şeyden) patlamak | ||
Öbek Fiiller | explode with (something) f. | (bir şeye) boğulmak | ||
Öbek Fiiller | explode with (something) f. | (bir şeyle) dolmak |