Geçmiş

fix with

"fix with" teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 2 sonuç

	Kategori	İngilizce	Türkçe
General
1	Genel	fix with f.	düzenlemek
2	Genel	fix with f.	organize etmek

"fix with" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 26 sonuç

	Kategori	İngilizce	Türkçe
General
1	Genel	fix someone up with a girl f.	birine kız ayarlamak
Phrasals
2	Öbek Fiiller	fix (something) with (someone) f.	(biriyle) ilişkisini düzeltmek
3	Öbek Fiiller	fix (something) with (someone) f.	(biriyle) arasını düzeltmek
4	Öbek Fiiller	fix (something) with (someone) f.	(birinin bir şey) için onayını/iznini almak
5	Öbek Fiiller	fix (something) with (someone) f.	(birinden bir şey) için onay/izin almak
6	Öbek Fiiller	fix (someone or something) with (something) f.	(birine bir şekilde) bakmak
7	Öbek Fiiller	fix someone up (with something) f.	birine (bir şey) sağlamak
8	Öbek Fiiller	fix someone up (with something) f.	birine (bir şey) tedarik etmek
9	Öbek Fiiller	fix someone up (with something) f.	birine (bir şey) temin etmek
10	Öbek Fiiller	fix someone up (with something) f.	birine (bir şey) vermek
11	Öbek Fiiller	fix someone up (with something) f.	birine (bir şey) ayarlamak
Idioms
12	Deyim	fix something with someone f.	biriyle arayı düzeltmek
13	Deyim	fix (one) with a gaze f.	(birini) bakışlarıyla ayartmak
14	Deyim	fix (one) with a gaze f.	(birini) bakışlarıyla bağlamak/tavlamak
15	Deyim	fix (one) with a gaze f.	bakışlarıyla (birinin) dikkatini çekmek
16	Deyim	fix somebody with a look/stare f.	bakışlarını birine dikmek
17	Deyim	fix somebody with a look/stare f.	birine dik dik bakmak
18	Deyim	fix somebody with a look/stare f.	birine gözlerini dikip uzun süre bakmak
19	Deyim	fix (one) with a look f.	(birine) derin derin bakmak
20	Deyim	fix (one) with a stare f.	(birine) derin derin bakmak
21	Deyim	fix somebody with a look f.	birine gözünü dikip bakmak
22	Deyim	fix somebody with a look f.	birine bakışlarını dikmek
23	Deyim	fix somebody with a stare f.	birine gözünü dikip bakmak
24	Deyim	fix somebody with a stare f.	birine bakışlarını dikmek
25	Deyim	fix somebody with a gaze f.	birine gözünü dikip bakmak
26	Deyim	fix somebody with a gaze f.	birine bakışlarını dikmek