göz alıcı - Türkçe İngilizce Sözlük
Geçmiş

göz alıcı



"göz alıcı" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 55 sonuç

Türkçe İngilizce
General
göz alıcı eyeful i.
göz alıcı staring s.
göz alıcı attractive s.
göz alıcı jazzy s.
göz alıcı spectacular s.
göz alıcı brilliant s.
göz alıcı flashy s.
göz alıcı radiant s.
göz alıcı splendiferous s.
göz alıcı screaming s.
göz alıcı grandiose s.
göz alıcı glittering s.
göz alıcı flamboyant s.
göz alıcı resplendent s.
göz alıcı striking s.
göz alıcı eye catching s.
göz alıcı jazzier s.
göz alıcı glamorous s.
göz alıcı transplendent s.
göz alıcı glittery s.
göz alıcı eye-brightening s.
göz alıcı eye-catching s.
göz alıcı eye-popping s.
göz alıcı showy s.
göz alıcı glam s.
göz alıcı becoming s.
göz alıcı dashy s.
göz alıcı dazzling s.
göz alıcı eyecatching s.
göz alıcı aglitter s.
göz alıcı arrestive s.
göz alıcı enchanting s.
göz alıcı jivey s.
göz alıcı jivy s.
göz alıcı viewy s.
göz alıcı gorgeous s.
göz alıcı lustrous s.
göz alıcı high-colored s.
göz alıcı luculent [obsolete] s.
göz alıcı glammy s.
göz alıcı glamor s.
göz alıcı glamour s.
göz alıcı heavy s.
göz alıcı overblown s.
göz alıcı flaring s.
göz alıcı foudroyant s.
göz alıcı sensational s.
Colloquial
göz alıcı drop-dead s.
göz alıcı put together s.
göz alıcı pimpish s.
göz alıcı showbizzy s.
Idioms
göz alıcı big and bold s.
Technical
göz alıcı refulgent s.
göz alıcı vivid s.
Slang
göz alıcı fire s.

"göz alıcı" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 48 sonuç

Türkçe İngilizce
General
göz alıcı olma jazziness i.
göz alıcı şeyler eye catchers i.
göz alıcı güzellik an eye-catching beauty i.
muhteşem/göz alıcı estetik spectacular aesthetic i.
malikane vb gibi göz alıcı ev des res i.
göz alıcı kimse eye-catcher i.
göz alıcı şey eye-catcher i.
göz alıcı kıyafet bib-and-tucker i.
göz alıcı şey superspectacle i.
göz alıcı bir biçimde süslemek emboss f.
göz alıcı hale getirmek glamour f.
göz alıcı hale getirmek height [dialect] f.
birini göz alıcı bir biçimde yenmek scalp f.
göz alıcı olmayan nonstriking s.
göz alıcı olmayan unspectacular s.
aşırı göz alıcı ultraglamorous s.
göz alıcı olmayan unflamboyant s.
göz alıcı hale getirilmemiş unglamorized s.
göz alıcı bir şekilde jazzily zf.
göz alıcı bir biçimde glamorously zf.
göz alıcı bir şekilde engagingly zf.
göz alıcı bir şekilde flamboyantly zf.
göz alıcı bir şekilde radiantly zf.
göz alıcı bir şekilde resplendently zf.
göz alıcı bir biçimde spectacularly zf.
göz alıcı bir şekilde lustrously zf.
Phrasals
ışıltılı/gösterişli/göz alıcı bir şekilde süslemek bling out f.
Colloquial
göz alıcı kadın eye-popper i.
göz alıcı/kamaştırıcı bir şekilde dekore etmek pimp up [us] f.
göz alıcı/kamaştırıcı bir şekilde süslemek pimp up [us] f.
Idioms
bir topluluktaki en alımlı/çekici/göz alıcı kadın the belle of the ball i.
bir topluluktaki en alımlı/çekici/göz alıcı kadın belle of the ball i.
göz alıcı/cafcaflı kıyafetler giymiş kimse pox doctor's clerk [uk/australia] i.
çekici/göz alıcı görünmek look a picture f.
göz alıcı/cafcaflı kıyafetler giymiş (all) done up like a pox doctor's clerk [uk/australia] s.
göz alıcı/cafcaflı kıyafetler giymiş (all) dressed up like a pox doctor's clerk [uk/australia] s.
Trade/Economic
göz alıcı ürünler fancy goods i.
Technical
göz alıcı oranda cosmically zf.
Architecture
göz alıcı düzen/yerleşim/plan eye-catching layout i.
Zoology
büyük kuyruk yüzgeçleri bulunan göz alıcı bir akvaryum balığı fantail i.
Slang
giyilerek cinsel ilişkiye hazır olunduğu mesajı verilen yüksek topuklu, göz alıcı renkli ve seksi çizmeler fuck me pumps i.
göz alıcı/dikkat çekici araba pimpmobile i.
göz alıcı mücevher bling-bling i.
sürekli alımlı görünüp göz alıcı bir yaşam sürdüren çok şık kimse glamourpuss i.
göz alıcı görünme looking like a snack i.
göz alıcı görünme looking like a whole meal i.
göz alıcı hale getirmek bedazzle f.
British Slang
göz alıcı bir şekilde giyinmiş ponced up s.