get in to

"get in to" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 40 sonuç

	Kategori	İngilizce	Türkçe
General
1	Genel	not to get a word in edgeways f.	ağzını açamamak
2	Genel	be unable to get a word in edgewise f.	karşısındakinin fazla konuşmasından dolayı ağzını açamamak
3	Genel	(a single) get (someone) to number one in the chart f.	listede bir numaraya taşımak
4	Genel	(a single) get (someone) to number one in the chart f.	bir numaraya çıkarmak
5	Genel	(a single) get (someone) to number one in the chart f.	bir numara yapmak
6	Genel	get to (a place) in time f.	bir yere yetişmek
7	Genel	want to get in touch f.	irtibata geçmek istemek
8	Genel	get to the top of one's field in a very short time f.	çok kısa zamanda alanında en üste/tepeye çıkmak/ulaşmak
9	Genel	get used to living in somewhere f.	bir yerde yaşamaya alışmak
Colloquial
10	Konuşma Dili	get clued in (to something) f.	(bir şeyi) öğrenmek
11	Konuşma Dili	get clued in (to something) f.	(bir şeyi) anlamak
12	Konuşma Dili	in order to get expr.	sağlamak amacıyla
Idioms
13	Deyim	able to get a word in edgewise f.	arada bir iki laf edebilmek
14	Deyim	not able to get a word in edgeways f.	ağzını açamamak
15	Deyim	not able to get a word in edgeways f.	fırsat bulup tek kelime edememek
16	Deyim	(you've) got to get up pretty early in the morning to (do something) expr.	kırk fırın ekmek yemen lazım
17	Deyim	gotta get up pretty early in the morning to (do something) expr.	kırk fırın ekmek yemen lazım
18	Deyim	(you've) got to get up pretty early in the morning to (do something) expr.	canını dişine katman lazım
19	Deyim	gotta get up pretty early in the morning to (do something) expr.	canını dişine katman lazım
20	Deyim	(you've) got to get up pretty early in the morning to (do something) expr.	sen giderken ben dönüyordum
21	Deyim	gotta get up pretty early in the morning to (do something) expr.	sen giderken ben dönüyordum
22	Deyim	(you've) got to get up pretty early in the morning to (do something) expr.	gidilecek çok yolun var
23	Deyim	gotta get up pretty early in the morning to (do something) expr.	gidilecek çok yolun var
24	Deyim	gotta get up pretty early in the morning to do something expr.	kırk fırın ekmek yemen lazım
25	Deyim	one does not burn a blanket in to get rid of a flea expr.	pire için yorgan yakılmaz
26	Deyim	gotta get up pretty early in the morning to expr.	için kırk fırın ekmek yemen lazım
27	Deyim	gotta get up pretty early in the morning to expr.	için canını dişine katman lazım
28	Deyim	gotta get up pretty early in the morning to expr.	sen giderken ben dönüyordum
29	Deyim	gotta get up pretty early in the morning to expr.	için gidilecek çok yolun var
30	Deyim	gotta get up pretty early in the morning to expr.	için erkenden hazırlanmalısın
Speaking
31	Konuşma	I would hate for her to get in trouble expr.	başının belaya girmesini hiç istemem
32	Konuşma	you gotta get up pretty early in the morning to do something expr.	bir şeyler yapmak için erkenden hazırlanmalısın
33	Konuşma	it took us three days to get in here expr.	buraya gelmek tam üç günümüzü aldı
34	Konuşma	if you have to get in contact with me again expr.	benimle tekrar temasa geçmeniz gerekirse
35	Konuşma	I am not going to get involved in this expr.	ben buna dahil olmayacağım
36	Konuşma	I have to get up in five hours expr.	beş saat sonra kalkmam gerekiyor
37	Konuşma	you have to know someone to get in expr.	oraya girmek için birilerini tanımanız gerekiyor
38	Konuşma	you have to know someone to get in expr.	oraya girmek için birilerini tanıman gerekiyor
39	Konuşma	I didn't mean to get you involved in all this expr.	seni buna bulaştırmak istememiştim
40	Konuşma	in time, we'll get to know each other better expr.	zamanla birbirimizi daha iyi tanıyacağız