gidip gelen - Türkçe İngilizce Sözlük
Geçmiş

gidip gelen



"gidip gelen" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 3 sonuç

Türkçe İngilizce
General
gidip gelen intermittent s.
gidip gelen reciprocative s.
gidip gelen reciprocatory s.

"gidip gelen" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 21 sonuç

Türkçe İngilizce
General
banliyödeki evi ile şehirdeki işyeri arasında her gün gidip gelen kimse commuter i.
her gün işe trenle gidip gelen kimse commuter i.
iki fikir arasında gidip gelen wobbler i.
aşırı uçlarda gidip gelen durum tide i.
farklı durumlar arasında gidip gelen şey cycler i.
bocalayan (farklı görüşler arasında) gidip gelen vacillating s.
işe gidip gelen yolcular için ulaşılabilir olan commutable s.
havada gidip gelen pensible [obsolete] s.
havada gidip gelen pensile s.
farklı görüşler arasında gidip gelen shilly-shally s.
ileri geri gidip gelen shuttlecock s.
Idioms
iyi olmakla kötü olmak arasında gidip gelen insan a jekyll and hyde i.
iyi olmakla kötü olmak arasında gidip gelen insan jekyll and hyde i.
(iki şey) arasında gidip gelen on the borderline expr.
Politics
seçimlerde iki parti arasında gidip gelen eyalet swing state i.
(iki veya daha fazla siyasi parti arasında) gidip gelen rotating s.
Technical
şantiyenin bir kısmından diğerine gidip gelen devreli motorlu tren vagonu drag i.
Literature
robert louis setevenson'un "the strange case of dr. jekyll and mr. hyde" romanında, gençliğinde bazı pis işlere karışmış saygıdeğer bir doktor olan ve iyilikle kötülük arasında gidip gelen karakter jekyll i.
Slang
hızlı şekilde gidip gelen ding-dong s.
Modern Slang
cinsiyetsiz olup zaman zaman erkeklik ve kadınlık arasında gidip gelen fakat tamamen kadın ya da erkek olmayan birey agenderflux i.
aseksüel olma ile seksüel olma arasında gidip gelen kimse aceflux i.