Geçmiş

işe yarar

"işe yarar" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 13 sonuç

	Kategori	Türkçe	İngilizce
General
1	Genel	işe yarar	available s.
2	Genel	işe yarar	rough and ready s.
3	Genel	işe yarar	serviceable s.
4	Genel	işe yarar	subservient s.
5	Genel	işe yarar	banausic s.
6	Genel	işe yarar	effective s.
7	Genel	işe yarar	convenient s.
8	Genel	işe yarar	useful s.
9	Genel	işe yarar	singular [obsolete] s.
Speaking
10	Konuşma	işe yarar	it serves the purpose expr.
Trade/Economic
11	Ticaret/Ekonomi	işe yarar	serviceable i.
Technical
12	Teknik	işe yarar	workable s.
Automotive
13	Otomotiv	işe yarar	handler i.

"işe yarar" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 79 sonuç

	Kategori	Türkçe	İngilizce
General
1	Genel	işe yarar şey	utility i.
2	Genel	her işe yarar oda	utility room i.
3	Genel	işe yarar/temel amaç	practical purpose i.
4	Genel	işe yarar olmama	unavailableness i.
5	Genel	işe yarar her şey	whole works i.
6	Genel	bilgisayar veya internet oyunlarında yenilen düşmanlardan elde edilen işe yarar parçalar	loot i.
7	Genel	işe yarar kimse	subservient i.
8	Genel	işe yarar bilgi	takeaway i.
9	Genel	işe yarar hale getirmek	operationalise f.
10	Genel	işe yarar hale getirmek	operationalize f.
11	Genel	işe yarar hale getirmek	make something valuable f.
Phrasals
12	Öbek Fiiller	yeniden kullanılır/işe yarar hale getirmek	dust something off f.
13	Öbek Fiiller	yeniden kullanılır/işe yarar hale getirmek	dust off something f.
14	Öbek Fiiller	işe yarar bir şey olmak/haline gelmek	come to something f.
Proverb
15	Atasözü	hayatta edinilen her türlü tecrübe işe yarar	all is grist that comes to the mill
16	Atasözü	hayatta edinilen her türlü tecrübe işe yarar	all is grist that comes to the mill
Colloquial
17	Konuşma Dili	işe yarar şey	keeper i.
18	Konuşma Dili	hayatta işe yarar bir şeyler yapmak	get a life f.
19	Konuşma Dili	en ufak katkı bile işe yarar	every little bit helps expr.
20	Konuşma Dili	en ufak katkı bile işe yarar	every little helps expr.
21	Konuşma Dili	ne kadar az olursa olsun işe yarar	every little bit helps expr.
22	Konuşma Dili	ne kadar az olursa olsun işe yarar	every little helps expr.
23	Konuşma Dili	vasat ama işe yarar	(a little/bit) rough around the edges expr.
24	Konuşma Dili	o işe yarar	that does it expr.
25	Konuşma Dili	işe yarar bir fikir!	that’s an idea! expr.
26	Konuşma Dili	işe yarar pek bir şey	not anything to choose from expr.
27	Konuşma Dili	umarım işe yarar	this ought to be good expr.
28	Konuşma Dili	umarım işe yarar	this should be good expr.
Idioms
29	Deyim	eldeki işe yarar şeyler	box of tricks i.
30	Deyim	eldeki işe yarar	box of tricks i.
31	Deyim	eldeki işe yarar şeyler	a box of tricks i.
32	Deyim	eldeki işe yarar	a box of tricks i.
33	Deyim	eldeki işe yarar şeyler	a bag of tricks i.
34	Deyim	eldeki işe yarar	a bag of tricks i.
35	Deyim	becerikli/işe yarar tarla işçisi	top hand i.
36	Deyim	becerikli/işe yarar çiftlik çalışanı	top hand i.
37	Deyim	becerikli/işe yarar yardımcı	top hand i.
38	Deyim	uzun aramalar sonucu tekrar ortaya çıkarılan işe yarar bir şey	paydirt i.
39	Deyim	işe yarar olmak	not come amiss f.
40	Deyim	işe yarar olmak	not go amiss f.
41	Deyim	işe yarar biri olmak	have a lot on the ball f.
42	Deyim	bir iş pozisyonu için işe yarar bir beceri sunmak	come to the position with (something) f.
43	Deyim	işe yarar biri/bir şey olmak	amount to much f.
44	Deyim	işe yarar biri/bir şey olmak	amount to much f.
45	Deyim	çok işe yarar olmak	be worth its weight in gold f.
46	Deyim	çok işe yarar olmak	be worth one's weight in gold f.
47	Deyim	çok işe yarar olmak	be worth your weight in gold f.
48	Deyim	işe yarar (bir şey) sunmak	bring (something) to the table f.
49	Deyim	işe yarar (bir şey) ortaya koymak	bring (something) to the table f.
50	Deyim	işe yarar biri/bir şey olmak	come to much f.
51	Deyim	bir iş/görev için işe yarar bir beceri sunmak	come to the task with (something) f.
52	Deyim	işe yarar bir sonuca ulaşmamak	lead nowhere f.
53	Deyim	vasat ama işe yarar	rough and ready s.
54	Deyim	hiç işe yarar bir şey yok	no good to gundy [obsolete] [australia] s.
55	Deyim	vasat ama işe yarar	(a little/bit) rough around the edge s.
56	Deyim	çok işe yarar	worth your weight in gold s.
57	Deyim	vasat ama işe yarar	(a little/bit) rough and ready expr.
58	Deyim	(bir şeyden) işe yarar bir sonuç çıkacak	will come of (something) expr.
59	Deyim	öyle çılgın bir fikir ki belki de işe yarar	so crazy (that) it just might work [cliché] expr.
60	Deyim	öyle çılgın bir fikir ki belki de işe yarar	so crazy (that) it might actually work [cliché] expr.
61	Deyim	öyle çılgın bir fikir ki belki de işe yarar	so crazy (that) it might just work [cliché] expr.
62	Deyim	her zaman işe yarar	never fails expr.
63	Deyim	kesin işe yarar	never fails expr.
Speaking
64	Konuşma	bu ne işe yarar ki?	what good is that going to do? expr.
65	Konuşma	bu her zaman işe yarar	this one always works expr.
66	Konuşma	işe yarar mı?	does it work? expr.
67	Konuşma	işe yarar bir şey buldun mu?	did you find anything useful? expr.
68	Konuşma	ne işe yarar?	what does it do? expr.
69	Konuşma	ne kadar az olursa olsun işe yarar	every little helps expr.
70	Konuşma	sence bu bende işe yarar mı?	do you think it would work on me? expr.
71	Konuşma	sence bu bende işe yarar mı?	do you think it will work on me? expr.
Industry
72	Sanayi	malzemeyi işe yarar durumda tutmak veya işe yarar duruma getirmek için sarf edilen çaba	maintenance (materiel) i.
Technical
73	Teknik	işe yarar ısı	available heat i.
74	Teknik	işe yarar büyütme	useful magnification f.
Agriculture
75	Tarım	hasattan sonra araziden toplanan işe yarar artıklar	gleanings i.
Education
76	Eğitim	işe yarar öğretiye ait	chrestomathic s.
77	Eğitim	işe yarar öğretiye yönelik	chrestomathic s.
Slang
78	Argo	işe yarar bilgi	change i.
79	Argo	umarım işe/işinize yarar	hth (hope this/that helps) expr.