Geçmiş

iz bırakmak

"iz bırakmak" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 19 sonuç

	Kategori	Türkçe	İngilizce
Common Usage
1	Yaygın Kullanım	iz bırakmak	impress f.
2	Yaygın Kullanım	iz bırakmak	leave a trace f.
3	Yaygın Kullanım	iz bırakmak	leave a mark f.
General
4	Genel	iz bırakmak	track f.
5	Genel	iz bırakmak	scar f.
6	Genel	iz bırakmak	leave behind f.
7	Genel	iz bırakmak	etch f.
8	Genel	iz bırakmak	make a mark f.
9	Genel	iz bırakmak	make marks on f.
10	Genel	iz bırakmak	leave a scar f.
11	Genel	iz bırakmak	leave a trail f.
12	Genel	iz bırakmak	register f.
13	Genel	iz bırakmak	touch f.
14	Genel	iz bırakmak	scart f.
15	Genel	iz bırakmak	mark f.
Phrasals
16	Öbek Fiiller	iz bırakmak	track up f.
Idioms
17	Deyim	iz bırakmak	leave its mark f.
18	Deyim	iz bırakmak	make its mark f.
Automotive
19	Otomotiv	iz bırakmak	lay rubber f.

"iz bırakmak" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 32 sonuç

	Kategori	Türkçe	İngilizce
General
1	Genel	ciltte iz bırakmak	pit f.
2	Genel	dikiş gibi iz bırakmak	seam f.
3	Genel	derin iz bırakmak	engrave f.
4	Genel	kalıcı iz bırakmak	leave one's mark f.
5	Genel	olumsuz iz bırakmak	leave a negative mark f.
6	Genel	olumsuz bir iz bırakmak	leave a negative mark f.
7	Genel	yeniden iz bırakmak	reimpress f.
8	Genel	yeniden iz bırakmak	reimprint f.
9	Genel	yazılı bir iz bırakmak	pull f.
10	Genel	kalıcı olarak iz bırakmak	write f.
11	Genel	derin iz bırakmak	write f.
12	Genel	kalıcı iz bırakmak	write f.
13	Genel	(derin) iz bırakmak	instamp f.
14	Genel	çukur iz bırakmak	pockmark f.
15	Genel	(iz vb.) bırakmak	leave f.
Phrasals
16	Öbek Fiiller	bir şey üzerinde kalıcı bir iz bırakmak	burn in f.
17	Öbek Fiiller	bir şey üzerinde kalıcı bir iz bırakmak	burn into f.
18	Öbek Fiiller	her tarafta iz bırakmak	track up f.
19	Öbek Fiiller	(birinde bir şeyde bir iz) bırakmak	imprint (something) in (someone or something) f.
20	Öbek Fiiller	(birinde bir şeyde bir iz) bırakmak	imprint (something) into (someone or something) f.
Idioms
21	Deyim	iz bırakmak/hayran bırakmak	knock them in the aisles [old-fashioned] f.
22	Deyim	birisi üzerinde iz bırakmak	leave one's mark on someone f.
23	Deyim	birinin üzerinde bir etki/iz bırakmak	leave an impression on someone f.
24	Deyim	birinin üzerinde bir etki/iz bırakmak	make an impression on someone f.
25	Deyim	birinin üzerinde bir etki/iz bırakmak	leave someone with an impression f.
26	Deyim	silinmez bir iz bırakmak	leave an indelible mark f.
27	Deyim	silinmez bir iz bırakmak	leave an indelible imprint f.
28	Deyim	(birinin) hafızasında yer etmek/iz bırakmak	be etched on (one's) memory f.
29	Deyim	kalbinde/hafızanda/zihninde yer etmek/iz bırakmak	be etched on your heart/memory/mind f.
30	Deyim	(birinin/bir şeyin) üzerinde iz bırakmak	leave (one's or its) mark on (someone or something) f.
31	Deyim	(birinin/bir şeyin) üzerinde kalıcı iz bırakmak	leave (one's or its) mark on (someone or something) f.
Technical
32	Teknik	(kabartma kalıbı üzerinde) freze bıçağı ile iz bırakmak	hub f.