Geçmiş

kendi haline bırakmak

"kendi haline bırakmak" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 17 sonuç

	Kategori	Türkçe	İngilizce
General
1	Genel	kendi haline bırakmak	let somebody alone f.
2	Genel	kendi haline bırakmak	let be f.
3	Genel	kendi haline bırakmak	leave alone f.
4	Genel	kendi haline bırakmak	let alone f.
5	Genel	kendi haline bırakmak	leave something/somebody alone f.
6	Genel	kendi haline bırakmak	relinquish [obsolete] f.
7	Genel	kendi haline bırakmak	leave one to himself f.
8	Genel	kendi haline bırakmak	leave f.
Phrasals
9	Öbek Fiiller	kendi haline bırakmak	pass by f.
Colloquial
10	Konuşma Dili	kendi haline bırakmak	let it be f.
Idioms
11	Deyim	kendi haline bırakmak	leave one to one's own devices f.
12	Deyim	kendi haline bırakmak	leave one to one's own resources f.
13	Deyim	kendi haline bırakmak	leave someone to his own devices f.
14	Deyim	kendi haline bırakmak	give up the ghost f.
15	Deyim	kendi haline bırakmak	leave one to own devices f.
16	Deyim	kendi haline bırakmak	leave to own devices f.
Archaic
17	Eski Kullanım	kendi haline bırakmak	give way f.

"kendi haline bırakmak" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 26 sonuç

	Kategori	Türkçe	İngilizce
General
1	Genel	birini kendi haline bırakmak	give someone rope f.
2	Genel	birini kendi haline bırakmak	leave someone to his own devices f.
3	Genel	birini kendi haline bırakmak	leave somebody be f.
4	Genel	(birini) kendi haline bırakmak	leave to one's self f.
Colloquial
5	Konuşma Dili	(birini) kendi haline bırakmak	let (one) have (one's) head f.
6	Konuşma Dili	(bir şeyi) kendi haline bırakmak	let (something) play out f.
7	Konuşma Dili	(her şeyi/bir şeyleri) kendi haline bırakmak	let things play out f.
Idioms
8	Deyim	birini kendi haline bırakmak	leave someone to his own devices f.
9	Deyim	birini kendi haline bırakmak	leave someone to stew in their own juice f.
10	Deyim	işleri kendi haline bırakmak	let sleeping dogs lie f.
11	Deyim	(birini bir konuda) kendi haline bırakmak	let (someone) loose (on something) f.
12	Deyim	(birini) tamamen kendi haline bırakmak	allow (one) full rein f.
13	Deyim	(birini/bir şeyi/bir varlığı) kendi haline bırakmak	leave (someone, something, or some creature) alone f.
14	Deyim	(birini/bir şeyi/bir varlığı) kendi haline bırakmak	let (someone, something, or some creature) alone f.
15	Deyim	(birini/bir şeyi/bir varlığı) kendi haline bırakmak	leave (someone, something, or some creature) be f.
16	Deyim	(birini/bir şeyi/bir varlığı) kendi haline bırakmak	let (someone, something, or some creature) be f.
17	Deyim	(birini) biraz kendi haline bırakmak	cut (one) some slack f.
18	Deyim	(birini) kendi haline bırakmak	leave (one) to stew in (one's) own juice f.
19	Deyim	(birini) kendi haline bırakmak	leave (one) to stew in (one's) own juices f.
20	Deyim	birini kendi haline bırakmak	leave someone to his or her resources f.
21	Deyim	(birini) kendi haline bırakmak	leave to someone's own devices f.
22	Deyim	(birini) yaptığı şeyin sonuçlarını düşünmesi için kendi haline bırakmak	let (one) stew f.
23	Deyim	(birini) yaptığı şeyin sonuçlarını düşünmesi için kendi haline bırakmak	let (one) stew in (one's) own juice f.
24	Deyim	(birini) yaptığı şeyin sonuçlarını düşünmesi için kendi haline bırakmak	let (one) stew in (one's) own juices f.
25	Deyim	(birini) kendi haline bırakmak	let somebody loose f.
26	Deyim	birini kendi haline bırakmak	leave someone to one's own devices f.