look up

"look up" teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 20 sonuç

	Kategori	İngilizce	Türkçe
Genel
1	Genel	look up f.	iyiye gitmek
Sungjoon's not doing great, but life is looking up. Sungjoon'un durumu pek iyi değil ama hayat iyiye gidiyor. More Sentences
2	Genel	look up f.	yukarıya bakmak
Tom heard footsteps and looked up. Tom ayak seslerini duydu ve yukarıya baktı. More Sentences
3	Genel	look up f.	ziyaret etmek
I looked up the address. Adresi ziyaret ettim. More Sentences
4	Genel	look up f.	aramak
Use this action to look up a user's manager. Bir kullanıcının yöneticisini aramak için bu eylemi kullanın. More Sentences
5	Genel	look up f.	sözlükte aramak
Please look up this word in a dictionary. Lütfen bu kelimeyi sözlükte arayın. More Sentences
6	Genel	look up f.	uğramak
7	Genel	look up f.	yoklamak
8	Genel	look up f.	saygı duymak
9	Genel	look up f.	arayıp bulmak
10	Genel	look up f.	iyileşmek
11	Genel	look up f.	düzelmek
12	Genel	look up f.	canlanmak
13	Genel	look up f.	üstün görmek
Öbek Fiiller
14	Öbek Fiiller	look up f.	temas kurmak
15	Öbek Fiiller	look up f.	temasa geçmek
16	Öbek Fiiller	look up f.	iletişime geçmek
Deyim
17	Deyim	look up f.	(emin olmak için) kitaba bakmak
Konuşma
18	Konuşma	look up expr.	yukarı bak
Ticaret/Ekonomi
19	Ticaret/Ekonomi	look up f.	(piyasa) iyileşmek
Bilgisayar
20	Bilgisayar	look up expr.	ara

"look up" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 62 sonuç

	Kategori	İngilizce	Türkçe
Genel
1	Genel	look up to f.	hürmet etmek
Everybody looks up to him. Herkes ona hürmet eder. More Sentences
2	Genel	look up to f.	saygı duymak
We look up to him as a good senior. Ona iyi bir emektar olarak saygı duyuyoruz. More Sentences
3	Genel	look up to f.	hayranlık beslemek
Everybody in the village looks up to him. Köydeki herkes ona hayranlık besler. More Sentences
Öbek Fiiller
4	Öbek Fiiller	look up to (one) f.	(birine) hayranlık duymak
We look up to him. Biz ona hayranlık duyarız. More Sentences
Genel
5	Genel	look up table i.	taramalı tablo
6	Genel	look up in f.	araştırmak (sözlükte)
7	Genel	look up to f.	saygı beslemek
8	Genel	look up to f.	saygı göstermek
9	Genel	look up to f.	-e saygı beslemek
10	Genel	look up to f.	-i örnek almak
11	Genel	look up to f.	-e hayranlık duymak
12	Genel	look up and down f.	baştan aşağıya süzmek
13	Genel	look up and down f.	süzmek
14	Genel	look up and down f.	(birini) incelemek
15	Genel	look up in the dictionary f.	sözlüğe bakmak
16	Genel	look up the dictionary f.	sözlüğe bakmak
17	Genel	look up at the sky f.	gökyüzüne bakmak
18	Genel	look up the map f.	haritaya bakmak
Öbek Fiiller
19	Öbek Fiiller	look up to somebody f.	saygı göstermek
20	Öbek Fiiller	look up from something f.	(bir şeyden) başını kaldırıp bakmak
21	Öbek Fiiller	look up to somebody f.	hayranlık duymak
22	Öbek Fiiller	look someone up f.	uzun zaman görülmeyen kişiyi ziyaret etmek
23	Öbek Fiiller	look someone up f.	iletişime geçmek
24	Öbek Fiiller	look (one) up and down f.	(birini) baştan aşağı süzmek
25	Öbek Fiiller	look (one) up and down f.	(birini) baştan aşağı incelemek
26	Öbek Fiiller	look up at (someone or something) f.	kafasını kaldırıp (birine/bir şeye) bakmak
27	Öbek Fiiller	look up to (one) f.	(birine) saygı duymak
28	Öbek Fiiller	look up at (someone or something) f.	başını kaldırıp (birine/bir şeye) bakmak
29	Öbek Fiiller	look up at f.	kafasını kaldırıp bakmak
30	Öbek Fiiller	look up to (one) f.	(birini) örnek almak
31	Öbek Fiiller	look up at f.	başını kaldırıp bakmak
Konuşma Dili
32	Konuşma Dili	look who is up expr.	bak kim uyandı
Deyim
33	Deyim	look like death warmed up f.	çok yorgun görünmek
34	Deyim	look like death warmed up f.	çok hasta görünmek
35	Deyim	look like death warmed up f.	beti benzi atmak
36	Deyim	look up and down for someone f.	birini her yerde aramak
37	Deyim	look up at someone f.	kafasını kaldırıp bakmak
38	Deyim	look up at someone f.	başını kaldırıp bakmak
39	Deyim	look somebody up and down f.	birini baştan aşağı süzmek
40	Deyim	look somebody up and down f.	birini baştan aşağı incelemek
41	Deyim	I'll look you up when I'm in town expr.	(bir daha) şehre gelince/geldiğimde, seni ararım
42	Deyim	look me up when you're in town expr.	(bir daha şehre) geldiğinde/uğradığında beni ara
Konuşma
43	Konuşma	I want you to look up expr.	yukarı bakmanı istiyorum
44	Konuşma	they can't look straight up expr.	tam yukarı bakamıyorlar
Teknik
45	Teknik	look-up table i.	taramalı tablo
46	Teknik	look-up table i.	aramalı tablo
47	Teknik	table look-up instruction i.	çizelge arama komutu
Bilgisayar
48	Bilgisayar	look up contact i.	kişi ara
49	Bilgisayar	look-up i.	depolanmış verilerin temin edilmesi
50	Bilgisayar	look-up s.	depolanmış verilerin temin edilmesine ait veya ilişkin
Biyoloji
51	Biyoloji	look-up section i.	gözlem kesiti
Argo
52	Argo	come-up-and-see-me-sometime-look f.	kesişmek
53	Argo	come-up-and-see-me-sometime-look f.	kuyruk sallamak
54	Argo	come-up-and-see-me-sometime-look f.	zarflamak
55	Argo	come-up-and-see-me-sometime-look f.	pas vermek
56	Argo	come-up-and-see-me-sometime-look f.	iş atmak
57	Argo	come-up-and-see-me-sometime-look f.	bakışmak
58	Argo	come-up-and-see-me-sometime-look f.	bakış atmak
59	Argo	come-up-and-see-me-sometime-look f.	kuyruğunu sallamak
60	Argo	come-up-and-see-me-sometime-look f.	yazılmak
61	Argo	come-up-and-see-me-sometime-look f.	kesmek (karşı cinsi)
62	Argo	come-up-and-see-me-sometime-look f.	kesik atmak