Geçmiş

patlak

"patlak" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 11 sonuç

	Kategori	Türkçe	İngilizce
Common Usage
1	Yaygın Kullanım	patlak	burst i.
General
2	Genel	patlak	puncture i.
3	Genel	patlak	paint pot i.
4	Genel	patlak	burst s.
5	Genel	patlak	flat s.
6	Genel	patlak	bursting s.
7	Genel	patlak	bursten s.
Dyeing
8	Boyacılık	patlak	paint pot i.
Automotive
9	Otomotiv	patlak	puncture i.
Environment
10	Çevre	patlak	burst s.
Archaic
11	Eski Kullanım	patlak	bursten s.

"patlak" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 93 sonuç

	Kategori	Türkçe	İngilizce
General
1	Genel	patlak verme	outbreak i.
2	Genel	patlak verme	outburst i.
3	Genel	patlak (lastikte)	puncture i.
4	Genel	patlak lastik	flat tire i.
5	Genel	patlak verme	eruption i.
6	Genel	patlak (lastik)	puncture i.
7	Genel	patlak lastik	flat tyre i.
8	Genel	(araba lastiği) patlak	puncture i.
9	Genel	savaşın patlak vermesi	outbreak of war i.
10	Genel	krizin patlak vermesi	outbreak of crisis i.
11	Genel	patlak verme	breakout i.
12	Genel	patlak teker	flat tire i.
13	Genel	1660'lerin ortasında avrupa'da patlak veren büyük veba salgını	the great pestilence i.
14	Genel	patlak verme	recrudescence i.
15	Genel	patlak verme	blaze-up i.
16	Genel	patlak verme	breakout i.
17	Genel	anlaşmazlığın patlak vermesi	bust-up [uk] i.
18	Genel	anlaşmazlığın patlak vermesi	bust-up [uk] i.
19	Genel	patlak verme	salvo i.
20	Genel	patlak verme (rüzgar)	flaff [scotland] i.
21	Genel	patlak verme	flare i.
22	Genel	önceden yapılan eleştiriye, yoruma karşılık olarak patlak verme	flareback i.
23	Genel	şiddet, hastalık gibi durumların patlak vermesi	flareup i.
24	Genel	patlak verme noktası	flash point i.
25	Genel	belirli bir eylemin, yaratımın veya şiddetin patlak verdiği nokta	flashpoint i.
26	Genel	patlak verme	outflash i.
27	Genel	patlak verme	outleap i.
28	Genel	patlak buğday taneleri	puffed wheat i.
29	Genel	patlak vermek	outcrop f.
30	Genel	patlak vermek	burst out f.
31	Genel	patlak vermek	blow up f.
32	Genel	patlak vermek	erupt f.
33	Genel	patlak vermek	burst f.
34	Genel	savaş patlak vermek	(the war) to erupt f.
35	Genel	patlak vermek	break out f.
36	Genel	protestolar patlak vermek	protests erupt f.
37	Genel	patlak vermek	recrudesce f.
38	Genel	patlak vermek	puff f.
39	Genel	patlak gözlü	pop eyed s.
40	Genel	patlak gözlü	bugeyed s.
41	Genel	patlak gözlü	popeyed s.
42	Genel	patlak gözlü	goggle-eyed s.
43	Genel	patlak gözlü	pop-eyed s.
44	Genel	patlak gözlü	bug-eyed s.
45	Genel	patlak veren	recrudescent s.
46	Genel	(pirinç) patlak	puffed s.
47	Genel	aniden patlak veren	squally s.
48	Genel	(lastik) patlak	flat s.
Phrasals
49	Öbek Fiiller	ansızın patlak vermek	break out f.
50	Öbek Fiiller	birdenbire patlak vermek	break out f.
51	Öbek Fiiller	(birinden/bir şeyden) patlak vermek	erupt from (someone or something) f.
52	Öbek Fiiller	-den patlak vermek	erupt from f.
53	Öbek Fiiller	(bir şeyle) patlak vermeden önce yüzleşmek	get ahead of (something) f.
54	Öbek Fiiller	(bir şey) patlak vermeden önce halletmek	get ahead of (something) f.
55	Öbek Fiiller	aniden patlak vermek	flare up f.
56	Öbek Fiiller	patlak vermek	foam up f.
Phrases
57	İfadeler	olay/işler patlak verdiğinde	when the band begins to play expr.
58	İfadeler	savaşın patlak vermesiyle	with the outbreak of war expr.
59	İfadeler	olay patlak verdiğinde	when the balloon goes up expr.
60	İfadeler	olay patlak verdiğinde/vermeden	before the balloon goes up expr.
Idioms
61	Deyim	patlak veren olay	big noise i.
62	Deyim	çatışma patlak vermek	come to blows f.
63	Deyim	(biri/bir şey hakkında) çatışma patlak vermek	come to blows (over someone or something) f.
64	Deyim	(biri/bir şey hakkında) çatışma patlak vermek	come to blows (about someone or something) f.
65	Deyim	(bir şey hakkında) çatışma patlak vermek	come to blows (over something) f.
66	Deyim	(bir şey hakkında) çatışma patlak vermek	come to blows about (something) f.
67	Deyim	olay/işler patlak vermeden/içinden çıkılmayacak hale gelmeden önce	before the balloon goes up expr.
Trade/Economic
68	Ticaret/Ekonomi	grev sırasında rakip iki sendika arasında patlak veren müdahale krizi	cross picketing i.
69	Ticaret/Ekonomi	herhangi bir ülkede patlak veren krizin diğer ülkelere de yansıması/geçmesi	financial contagion i.
Politics
70	Siyasal	abd donanmasına ait petrolün özel bir şirkete usulsüz şekilde kiralanmasıyla patlak veren skandal	teapot dome i.
71	Siyasal	abd donanmasına ait petrolün özel bir şirkete usulsüz şekilde kiralanmasıyla patlak veren skandal	teapot dome scandal i.
72	Siyasal	savaşın patlak vermesi	the breaking out of war i.
Technical
73	Teknik	patlak boru	burst pipe i.
74	Teknik	patlak uzun kabarcık	broken blister i.
75	Teknik	patlak grafit	exploded graphite i.
76	Teknik	patlak küçük kabarcık	broken seed i.
77	Teknik	patlak resim	exploded view i.
78	Teknik	patlak hortum	burst hose i.
79	Teknik	patlak martensit	burst martensite i.
80	Teknik	patlak lastik	flat i.
81	Teknik	patlak fıska	open blister i.
82	Teknik	patlak gözlü	walleyed s.
83	Teknik	patlak şeklinde	puncture-type s.
Automotive
84	Otomotiv	patlak yol alabilen lastik	run flat tire i.
85	Otomotiv	patlak onarıcı	puncture seal i.
86	Otomotiv	patlak sürülebilen lastik	run flat tire i.
87	Otomotiv	patlak lastik	flat tyre i.
Medical
88	Medikal	(hastalık) birdenbire patlak veren	foudroyant s.
History
89	Tarih	1660'lerin ortasında avrupa'da patlak veren büyük veba salgını	great plague i.
90	Tarih	1660'lerin ortasında avrupa'da patlak veren büyük veba salgını	black plague i.
Military
91	Askeri	ilk somut husumetin patlak vermesi üzerine savaşın başladığı gün	m-day i.
Slang
92	Argo	patlak gözlü	bug-eye s.
British Slang
93	İngiliz Argosu	patlak gözlü	bug-eyed s.