Geçmiş

rahatsız etmek (birini)

"rahatsız etmek (birini)" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 1 sonuç

	Kategori	Türkçe	İngilizce
General
1	Genel	rahatsız etmek (birini)	bother with f.

"rahatsız etmek (birini)" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 72 sonuç

	Kategori	Türkçe	İngilizce
General
1	Genel	belirli bir şey yaparak birini sürekli rahatsız etmek	plague someone with f.
2	Genel	birini rahatsız etmek	get in someone's hair f.
3	Genel	birini rahatsız etmek	get under one's skin f.
4	Genel	(birini) rahatsız etmek	outstare f.
Phrasals
5	Öbek Fiiller	birini rahatsız etmek	shove someone around f.
6	Öbek Fiiller	birini rahatsız etmek	yank someone around f.
7	Öbek Fiiller	bir konuda birini rahatsız etmek	pester someone about something f.
8	Öbek Fiiller	birini rahatsız etmek	pull someone about f.
9	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi bir şey) için rahatsız etmek	devil (someone or something) for (something) f.
10	Öbek Fiiller	(birini/bir hayvanı bir şey) için rahatsız etmek	devil (someone or an animal) for something f.
11	Öbek Fiiller	(birini) rahatsız etmek	get to (someone) f.
12	Öbek Fiiller	(birini/kendini biriyle/bir şeyle) rahatsız etmek	trouble (someone or oneself) with (someone or something) f.
13	Öbek Fiiller	birini bir şeyle rahatsız etmek	trouble someone with something f.
14	Öbek Fiiller	birini bir şeyle rahatsız etmek	beset someone with something f.
15	Öbek Fiiller	(birini) rahatsız etmek	crowd (one) f.
16	Öbek Fiiller	(birini) fiziksel olarak olumsuz etkilemek/rahatsız etmek	disagree with (someone) f.
17	Öbek Fiiller	(birini) içten içe rahatsız etmek/üzmek	eat (away) at (someone) f.
18	Öbek Fiiller	(birini bir şeyle) gücendirmek/rahatsız etmek	offend (one) with (something) f.
19	Öbek Fiiller	birini rahatsız etmek	put one out f.
20	Öbek Fiiller	(birini biriyle/bir şeyle) ilgili rahatsız etmek	trouble (someone) about (someone or something) f.
Colloquial
21	Konuşma Dili	(birini/bir şeyi) rahatsız etmek	goof on (someone or something) f.
22	Konuşma Dili	birini rahatsız etmek	goof on someone f.
23	Konuşma Dili	(birini bir şey) için rahatsız etmek	trouble (one) for (something) f.
24	Konuşma Dili	birini bir şey için rahatsız etmek	trouble someone for something f.
25	Konuşma Dili	birini bir şey için rahatsız etmek	trouble someone for f.
26	Konuşma Dili	birini rahatsız etmek	rank someone f.
Idioms
27	Deyim	birini rahatsız etmek	rub somebody the wrong way (us) f.
28	Deyim	birini rahatsız etmek	rake on someone f.
29	Deyim	birini rahatsız etmek	make someone's gorge rise f.
30	Deyim	birini rahatsız etmek	get on somebody's wick f.
31	Deyim	birini rahatsız etmek	jerk someone around f.
32	Deyim	birini ölesiye rahatsız etmek	badger someone to death f.
33	Deyim	birini rahatsız etmek	jack someone around f.
34	Deyim	birini bir şey ile rahatsız/huzursuz etmek	hassle someone with something f.
35	Deyim	birini rahatsız etmek	rub somebody up the wrong way (brit) f.
36	Deyim	birini rahatsız etmek	get on somebody's tits f.
37	Deyim	birini rahatsız etmek	screw someone around f.
38	Deyim	birini rahatsız etmek	pee in someone's corn flakes f.
39	Deyim	birini rahatsız etmek	piss in someone's cornflakes f.
40	Deyim	birini rahatsız etmek	rub someone's fur the wrong way f.
41	Deyim	birini rahatsız etmek	give someone a hard time f.
42	Deyim	birini rahatsız etmek	rag on someone f.
43	Deyim	birini bir şey ile rahatsız/huzursuz etmek	hassle someone about something f.
44	Deyim	birini bir konuda rahatsız etmek	ride someone about something f.
45	Deyim	söyledikleriyle birini utandırmak/rahatsız etmek	make (someone's) ears burn f.
46	Deyim	(birini) rahatsız etmek	put (one's) teeth on edge f.
47	Deyim	(birini) rahatsız etmek	get under (one's) skin f.
48	Deyim	(birini) çok rahatsız etmek	gnaw (at) (someone's) vitals f.
49	Deyim	(birini) rahatsız etmek	make (one's) hair curl f.
50	Deyim	(birini) rahatsız etmek	make (one's) teeth itch f.
51	Deyim	(birini) rahatsız etmek	stroke (one) the wrong way f.
52	Deyim	birini rahatsız etmek	stroke someone the wrong way f.
53	Deyim	birini rahatsız etmek	stroke someone's hair the wrong way f.
54	Deyim	birini/bir şeyi rahatsız etmek	badger someone or something to death f.
55	Deyim	(birini) rahatsız etmek	be on (one's) case f.
56	Deyim	(birini) rahatsız etmek	get in (one's) hair f.
57	Deyim	(birini) rahatsız etmek	get into (one's) hair f.
58	Deyim	birini rahatsız etmek	give somebody the hump [uk] f.
59	Deyim	(bir şey) birini rahatsız etmek	have (something) stick in one's craw f.
60	Deyim	(birini) rahatsız etmek	make (one's) gorge rise f.
61	Deyim	(birini) rahatsız etmek	make (one's) skin crawl f.
62	Deyim	(birini bir şeyle) rahatsız etmek	plague (one) with (something) f.
63	Deyim	(birini) rahatsız etmek	pull (one's) chain f.
64	Deyim	(birini) rahatsız etmek	put (one) off (one's) stroke f.
Archaic
65	Eski Kullanım	(birini) rahatsız etmek	disaccommodate f.
Slang
66	Argo	birini rahatsız etmek	rip on someone f.
67	Argo	birini rahatsız etmek	rank someone out f.
68	Argo	birini rahatsız etmek	screw around (with somebody) f.
69	Argo	(birini) rahatsız etmek	bust (one's) ass f.
70	Argo	(birini) rahatsız etmek	bust (someone's) balls f.
71	Argo	(birini) rahatsız etmek	bust (someone's) chops f.
72	Argo	(birini) rahatsız etmek	dick (someone) around f.