Türkçe - İngilizce
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce Cümleler
Eşanlam
Cümleler
Araçlar
Kaynaklar
Hakkımızda
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Işıkları Söndür
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Eşanlam
Araçlar
Kaynaklar
Hakkımızda
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
EN-TR
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce Cümleler
Türkçe - İngilizce
Geçmiş
stuff something
Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau
"stuff something"
teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 63 sonuç
Kategori
İngilizce
Türkçe
General
1
Genel
stuff something full of cash
f.
içini parayla doldurmak
Phrasals
2
Öbek Fiiller
stuff something down something
f.
tıka basa (bir şeyin içine) doldurmak/itmek
3
Öbek Fiiller
stuff something down something
f.
tıkıştırmak
4
Öbek Fiiller
stuff into (something)
f.
(birini/bir şeyi bir şeyin) içine tıkmak
5
Öbek Fiiller
stuff into (something)
f.
(birini/bir şeyi bir şeyin) içine tıkıştırmak
6
Öbek Fiiller
stuff into (something)
f.
(birini/bir şeyi bir şeyin) içine sıkıştırmak
7
Öbek Fiiller
stuff into (something)
f.
(birini/bir şeyi bir şeyin) içine sığıştırmak
8
Öbek Fiiller
stuff into (something)
f.
(birini bir şeyin) içine tıkmak
9
Öbek Fiiller
stuff into (something)
f.
(birini) sıkış tıkış (bir yere/şeye) sokmak
10
Öbek Fiiller
stuff into (something)
f.
(birini) sıkışık/kalabalık (bir yerde/şeyde) kalmaya zorlamak
11
Öbek Fiiller
stuff into (something)
f.
(birine) tıka basa (bir şey) yedirmek
12
Öbek Fiiller
stuff into (something)
f.
(birinin) ağzına (bir şey) tıkmak
13
Öbek Fiiller
stuff into (something)
f.
(birini bir şeyden) çok yemeye zorlamak
14
Öbek Fiiller
stuff into (something)
f.
(birine bir şeyden) daha çok yemesi için ısrar etmek
15
Öbek Fiiller
stuff into (something)
f.
(birine) sürekli bir şey yedirmek/yutturmak
16
Öbek Fiiller
stuff into (something)
f.
(bir şeyin) içine (bir şey) doldurmak
17
Öbek Fiiller
stuff into (something)
f.
(bir şeyin) içine (bir şey) basmak
18
Öbek Fiiller
stuff into (something)
f.
(bir şeyin) içine (bir şey) sığdırmak
19
Öbek Fiiller
stuff into (something)
f.
(bir şeyin) içine (bir şey) sıkıştırmak
20
Öbek Fiiller
stuff into (something)
f.
yoğun bir şekilde (bir şeyin) içine (bir şey) koymak
21
Öbek Fiiller
stuff into (something)
f.
(bir şeyin) içine (bir şey) tıkmak
22
Öbek Fiiller
stuff into (something)
f.
(bir şeyin) içini (bir şeyle) doldurmak
23
Öbek Fiiller
stuff someone or something into someone or something
f.
birini/bir şeyi birinin/bir şeyin içine tıkmak
24
Öbek Fiiller
stuff someone or something into someone or something
f.
birini/bir şeyi birinin/bir şeyin içine doldurmak
25
Öbek Fiiller
stuff someone or something into someone or something
f.
birini/bir şeyi birinin/bir şeyin içine tıka basa doldurmak
26
Öbek Fiiller
stuff someone or something in
f.
birini/bir şeyi birinin/bir şeyin içine tıkmak
27
Öbek Fiiller
stuff someone or something in
f.
birini/bir şeyi birinin/bir şeyin içine doldurmak
28
Öbek Fiiller
stuff someone or something in
f.
birini/bir şeyi birinin/bir şeyin içine tıka basa doldurmak
29
Öbek Fiiller
stuff with (something)
f.
(bir şeyle) doldurmak
30
Öbek Fiiller
stuff with (something)
f.
ağzına kadar (bir şeyle) doldurmak
31
Öbek Fiiller
stuff with (something)
f.
(bir şeyi) tıkıştırmak
32
Öbek Fiiller
stuff with (something)
f.
(bir şeyle) tıka basa doldurmak
33
Öbek Fiiller
stuff with (something)
f.
tıka basa (bir şey) yedirmek
34
Öbek Fiiller
stuff with (something)
f.
(bir şeyi) ağzına tıkmak
35
Öbek Fiiller
stuff with (something)
f.
tıka basa (bir şey) yemek
36
Öbek Fiiller
stuff with (something)
f.
kafasını (bir şeyle) doldurmak
37
Öbek Fiiller
stuff with (something)
f.
kafasına/aklına (bir şey) sokmak
Idioms
38
Deyim
stuff something down someone's throat
f.
aklına/kulağına sokmak
39
Deyim
stuff someone's head with something
f.
birinin aklını bir şeylerle doldurmak
40
Deyim
stuff someone's head with something
f.
birinin aklına bir şeyler sokmak
41
Deyim
stuff (something) down (one's) throat
f.
boğazından aşağı ittirmek
42
Deyim
stuff (something) down (one's) throat
f.
zorla yutturmak/yedirmek
43
Deyim
stuff (something) down (one's) throat
f.
yemeye/yutmaya zorlamak
44
Deyim
stuff (something) down (one's) throat
f.
birine bir şeyi dayatmak
45
Deyim
stuff (something) down (one's) throat
f.
gırtlağına basmak
46
Deyim
stuff (something) down (one's) throat
f.
ümüğüne çökmek
47
Deyim
stuff (something) down (one's) throat
f.
birine baskı yapmak
48
Deyim
stuff (something) down (one's) throat
f.
birine bir şeyi empoze etmek
49
Deyim
stuff (something) down (one's) throat
f.
birine bir şeyi zorla kabul ettirmeye/baskı kurarak benimsetmeye çalışmak
50
Deyim
stuff (one's) head full of (something)
f.
(birinin kafasını bir şeyle) doldurmak
51
Deyim
stuff (one's) head full of (something)
f.
(birinin beynini bir şeyle) doldurmak
52
Deyim
stuff (something) full of (something)
f.
(bir şeyi bir şeyle) ağzına kadar doldurmak
53
Deyim
stuff (something) full of (something)
f.
(bir şeyi bir şeyle) tıka basa doldurmak
54
Deyim
stuff (something) full of (something)
f.
(bir şeyin) içini (bir şeyle) doldurmak
55
Deyim
stuff (someone) full of (something)
f.
(birine) tıka basa (bir şey) yedirmek
56
Deyim
stuff (someone) full of (something)
f.
(birinin) ağzına (bir şey) tıkmak
57
Deyim
stuff (someone) full of (something)
f.
(birini bir şeyden) çok yemeye zorlamak
58
Deyim
stuff (someone) full of (something)
f.
(birine bir şeyden) daha çok yemesi için ısrar etmek
59
Deyim
stuff (someone) full of (something)
f.
(birine) sürekli bir şey yedirmek/yutturmak
60
Deyim
stuff (someone) full of (something)
f.
(birini bir düşünceyle/fikirle) doldurmak
61
Deyim
stuff (someone) full of (something)
f.
(birinin) kafasını (bir şeyle) doldurmak
62
Deyim
stuff (oneself) full of (something)
f.
(bir şeyden) çok yemek
63
Deyim
stuff (oneself) full of (something)
f.
(bir şeyden) tıka basa yemek
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of stuff something
×
Terim Seçenekleri
Çeviri Öner / Düzelt
Fransızca İngilizce Sözlük
İspanyolca İngilizce Sözlük
Almanca İngilizce Sözlük
İngilizce Eşanlam Sözlük
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy