|
Kategori |
Türkçe |
İngilizce |
|
General |
|
1 |
Genel |
inatla takip eden |
tagalong i.
|
|
|
2 |
Genel |
doküman numarasını takip eden ve o numarayla matematiksel ilişkisi olan rakam |
check digit i.
|
|
3 |
Genel |
orduyu takip eden satıcı |
sutler i.
|
|
4 |
Genel |
takip eden yıl |
following year i.
|
|
5 |
Genel |
akıl hocasının çizdiği yolu takip eden |
mentee i.
|
|
6 |
Genel |
işini evinden takip eden çalışan |
telecommuter i.
|
|
7 |
Genel |
işini evinden takip eden çalışan |
teleworker i.
|
|
8 |
Genel |
kafayı birine takıp o kimseyi takip eden sapık |
stalker i.
|
|
9 |
Genel |
ilk üç incili (matta/markos ve luka) takip eden gelenek |
synoptic tradition i.
|
|
10 |
Genel |
takip eden gün |
following day i.
|
|
11 |
Genel |
takip eden üç sene |
the following three years i.
|
|
12 |
Genel |
takip eden üç yıl |
the following three years i.
|
|
13 |
Genel |
verilen rezervasyonları takip eden muayenehaneye gelen hastalarla ilgilenen diş hekimi muayene görevlisi |
dental receptionist i.
|
|
14 |
Genel |
(bir önceki sorunun mealinde onu takip eden) devam/takip sorusu |
follow-up question i.
|
|
15 |
Genel |
modayı takip eden |
fashionista i.
|
|
16 |
Genel |
gizlice takip eden kimse (dedektif vb) |
tailer i.
|
|
17 |
Genel |
öndeki aracı çok yakından takip eden sürücü |
tailgater i.
|
|
18 |
Genel |
yenilikleri takip eden |
abreast i.
|
|
19 |
Genel |
ordu (birini takip eden insan yığını) |
trail i.
|
|
20 |
Genel |
arkadan takip eden av köpeği |
trailer i.
|
|
21 |
Genel |
bir izi takip eden kimse |
trailman i.
|
|
|
22 |
Genel |
modayı takip eden kimse |
trendoid i.
|
|
23 |
Genel |
modayı takip eden kimse |
trendy i.
|
|
24 |
Genel |
belli bölüm veya dizelerin alfabede birbirini takip eden harflerle başladığı yazılar |
abecedarian psalms i.
|
|
25 |
Genel |
flamayı takip eden bir grup adam veya ordu |
banner i.
|
|
26 |
Genel |
orduyu takip eden siviller |
blackguard [obsolete] i.
|
|
27 |
Genel |
orta yolu takip eden kimse |
middleman i.
|
|
28 |
Genel |
birbirini takip eden tıkırtı sesleri |
brattlings [dialect] [scotland] i.
|
|
29 |
Genel |
graham diyetetik sistemini takip eden kimse |
grahamite i.
|
|
30 |
Genel |
tarihsel gelişime sahip ve birbirini takip eden dişil olguların ilki veya en eskisi |
grandmother i.
|
|
31 |
Genel |
kazananları veya keşif kolunu takip eden topluluk |
ruck i.
|
|
32 |
Genel |
(17. ve 18. yüzyıl fransası'nda) modayı takip eden kadınların yatak odalarında verdikleri sabah resepsiyonu |
ruelle i.
|
|
33 |
Genel |
birbirini takip eden bir dizi şey |
consection i.
|
|
34 |
Genel |
teknolojiyi sıkı takip eden kimse |
dweeb i.
|
|
35 |
Genel |
paracelsus'u takip eden kimse |
paracelsian i.
|
|
36 |
Genel |
paracelsus öğretilerini takip eden kimse |
paracelsian i.
|
|
37 |
Genel |
paracelsus'u takip eden kimse |
paracelsist i.
|
|
38 |
Genel |
paracelsus uygulamalarını takip eden kimse |
paracelsist i.
|
|
39 |
Genel |
paracelsus öğretilerini takip eden kimse |
paracelsist i.
|
|
40 |
Genel |
birbirini takip eden tıklamalar |
click-clack i.
|
|
41 |
Genel |
birbirini takip eden takırtılar |
click-clack i.
|
|
42 |
Genel |
takip eden durum |
consequent i.
|
|
43 |
Genel |
modayı takip eden kimse |
fashionable i.
|
|
44 |
Genel |
birbirini takip eden altı harf kümesi |
pentagraph i.
|
|
45 |
Genel |
uydu gibi takip eden tip |
satellite i.
|
|
46 |
Genel |
ipek telinin birbirini takip eden iki özünden herhangi biri |
filament i.
|
|
47 |
Genel |
birbirini takip eden dizi |
fire i.
|
|
48 |
Genel |
(armacılık) kenar içindeki armanın şeklini takip eden dar şerit şeklindeki işaret |
orle i.
|
|
49 |
Genel |
bir uygulamayı geleneksel olarak takip eden kimse |
practitioner i.
|
|
50 |
Genel |
takip eden şey |
seq. (sequel) i.
|
|
51 |
Genel |
elbisenin boyun hattını kesintisiz şekilde ve daralarak gövdeye doğru takip eden takma yaka |
shawl collar i.
|
|
52 |
Genel |
takip eden eylemler |
following actions i.
|
|
53 |
Genel |
takip etmek (hareket eden birini/bir şeyi) |
track f.
|
|
54 |
Genel |
birbirini takip eden olayların başına veya ilk evresine dönmek |
rewind f.
|
|
55 |
Genel |
birbirini takip eden bir sürü (kimse) |
succession of s.
|
|
56 |
Genel |
sıralı olarak takip eden |
sequacious s.
|
|
57 |
Genel |
birbirini takip eden |
ensuing s.
|
|
58 |
Genel |
(belirli bir olayı) takip eden |
subsequent s.
|
|
59 |
Genel |
birbirini takip eden bir dizi (şey) |
succession of s.
|
|
60 |
Genel |
tarih sırası takip eden |
chronological s.
|
|
61 |
Genel |
modayı takip eden |
fashion conscious s.
|
|
|
62 |
Genel |
teknolojiyi yakından takip eden |
tech-savvy s.
|
|
63 |
Genel |
trendleri takip eden |
trend-tracking s.
|
|
64 |
Genel |
(belirli bir olayı) takip eden |
acolouthic s.
|
|
65 |
Genel |
(belirli bir olayı) takip eden |
acoluthic s.
|
|
66 |
Genel |
yenilikleri takip eden |
up on s.
|
|
67 |
Genel |
lideri körü körüne takip eden güruh gibi |
herdlike s.
|
|
68 |
Genel |
yakından takip eden |
hot s.
|
|
69 |
Genel |
sırayı takip eden |
rotatory s.
|
|
70 |
Genel |
silsileyi takip eden |
rotatory s.
|
|
71 |
Genel |
mantık çerçevesinde (birbirini) takip eden |
consectaneous [obsolete] s.
|
|
72 |
Genel |
teknolojiyi sıkı takip eden |
dweebish s.
|
|
73 |
Genel |
modayı takip eden |
fangled [rare] s.
|
|
74 |
Genel |
(hanedan armaları) birbirini takip eden metal, altın, kürk ve renkten oluşan |
counter-compony s.
|
|
75 |
Genel |
(hanedan armaları) birbirini takip eden renklerde küçük kare çift sıralarından oluşan |
countercompony s.
|
|
76 |
Genel |
eğriyi takip eden |
curvilineal s.
|
|
77 |
Genel |
modayı takip eden |
ismatic s.
|
|
78 |
Genel |
(özellikle göz/bakış) dikkatle takip eden |
single s.
|
|
79 |
Genel |
yönergeyi takip eden |
forward s.
|
|
80 |
Genel |
güneşi takip eden |
solisequious s.
|
|
81 |
Genel |
yenilikleri takip eden |
space-age s.
|
|
82 |
Genel |
sıra ile takip eden |
subsecutive s.
|
|
83 |
Genel |
takip eden gün |
next day zf.
|
|
84 |
Genel |
seri şeklinde takip eden |
by ed.
|
|
85 |
Genel |
dizi şeklinde takip eden |
by ed.
|
|
86 |
Genel |
son gelişmeleri takip eden |
in touch expr.
|
|
Phrasals |
|
87 |
Öbek Fiiller |
yaklaşmak (takip eden kişi/şey) |
gain on f.
|
|
Phrases |
|
88 |
İfadeler |
takip eden bir yıl içinde |
in a rolling year expr.
|
|
Proverb |
|
89 |
Atasözü |
bilgi insanı her gittiği yerde/hayat boyu takip eden bir hazinedir |
learning is a treasure that follows its owner everywhere f.
|
|
Colloquial |
|
90 |
Konuşma Dili |
modayı takip eden |
now s.
|
|
Idioms |
|
91 |
Deyim |
birbirini takip eden komik/gülünç olaylar |
comedy of errors i.
|
|
92 |
Deyim |
birbirini takip eden aksilikler |
one-two punch i.
|
|
93 |
Deyim |
yaralanmayla sonuçlanan kazaları takip ederek mağduru tazminat davası açmaya teşvik eden/mağdura hukuki tavsiye vererek iş almaya çalışan avukat |
an ambulance chaser i.
|
|
94 |
Deyim |
yaralanmayla sonuçlanan kazaları takip ederek mağduru tazminat davası açmaya teşvik eden/mağdura hukuki tavsiye vererek iş almaya çalışan avukat |
an ambulance chaser i.
|
|
95 |
Deyim |
sıkı takip eden kimse |
zealous devotee i.
|
|
96 |
Deyim |
birini/bir şeyi yakından takip eden |
abreast of someone or something s.
|
|
97 |
Deyim |
arkasından takip eden |
at (one's) heels expr.
|
|
98 |
Deyim |
yakından takip eden |
at (one's) heels expr.
|
|
99 |
Deyim |
arkasından takip eden |
at someone's heels expr.
|
|
100 |
Deyim |
yakından takip eden |
at someone's heels expr.
|
|
101 |
Deyim |
arkandan takip eden |
at your heels expr.
|
|
102 |
Deyim |
kokusunu takip eden |
on the scent expr.
|
|
103 |
Deyim |
kokusundan izini takip eden/süren |
on the scent expr.
|
|
104 |
Deyim |
(avının) kokusunu takip eden |
on the scent (of something) expr.
|
|
105 |
Deyim |
(avının) kokusundan izini takip eden/süren |
on the scent (of something) expr.
|
|
Trade/Economic |
|
106 |
Ticaret/Ekonomi |
birbirini takip eden yatırımlar |
sequential investments i.
|
|
107 |
Ticaret/Ekonomi |
birini takip eden takvim günleri |
consecutive days i.
|
|
108 |
Ticaret/Ekonomi |
mantıksal bir sıra takip eden mülakat |
orderly interview i.
|
|
109 |
Ticaret/Ekonomi |
yenilikleri rakiplerinden daha hızlı takip eden firma |
fast follower i.
|
|
Law |
|
110 |
Hukuk |
borçlusunu icra kanalıyla takip eden ilamlı alacaklı |
execution creditor i.
|
|
111 |
Hukuk |
davalıyı gittiği yerde takip eden dava |
transitory action i.
|
|
112 |
Hukuk |
kişiyi takip eden dava |
transitory action i.
|
|
113 |
Hukuk |
şahsı takip eden kanun |
personal law i.
|
|
114 |
Hukuk |
yaralanmayla sonuçlanan kazaları takip ederek mağduru tazminat davası açmaya teşvik eden avukat |
ambulance chaser i.
|
|
115 |
Hukuk |
yaralanmayla sonuçlanan kazaları takip ederek mağduru tazminat davası açmaya teşvik eden avukat |
ambulance chasing lawyer i.
|
|
116 |
Hukuk |
birbirini takip eden dönemlerde hücre hapsi uygulanan bir hapishane disiplini sistemi |
crofton system i.
|
|
117 |
Hukuk |
roma medeni kanunu derlemesini takip eden alman hukuk öğrencisi |
pandectist i.
|
|
118 |
Hukuk |
takip eden kısımlarda |
thereinafter zf.
|
|
Politics |
|
119 |
Siyasal |
gaulle'ün politikasını takip eden |
gaullist s.
|
|
Media |
|
120 |
Medya |
(gazete veya dergide) modayı takip eden cemiyet üyelerinin faaliyet ve etkinliklerini kaleme alan köşe yazısı |
social column i.
|
|
Technical |
|
121 |
Teknik |
takip eden cihaz |
slave unit i.
|
|
122 |
Teknik |
takip eden kontrolör |
slave controller i.
|
|
123 |
Teknik |
takip eden kuvvetlendirme |
follow-on reinforcement i.
|
|
124 |
Teknik |
kaçmış gibi manevra yapıp ardından takip eden rakibine saldırmak için dönen dövüş horozu |
wheeler i.
|
|
125 |
Teknik |
bir prizmanın hareketlerini takip eden ve tek kişilik bir ekip tarafından kullanılabilen teodolit |
robot i.
|
|
126 |
Teknik |
birbirini takip eden |
successive s.
|
|
Telecom |
|
127 |
Telekom |
borsa binasında ortak bir hattı takip eden kablolar |
trunking i.
|
|
Mechanic |
|
128 |
Mekanik |
iki hareketli parçası olup takip eden parçanın net hareketinin iki hareket arasındaki farka eşdeğer olduğu mekanizma |
differential motion i.
|
|
Textile |
|
129 |
Tekstil |
kumaş çizgisini takip eden çizgi |
grainline i.
|
|
130 |
Tekstil |
modayı takip eden kimse |
fashion plate i.
|
|
Traffic |
|
131 |
Trafik |
haritası çıkarılmış bir bölgedeki ızgara çizgilerini takip eden belediye yolu |
grid road [canada] i.
|
|
Marine |
|
132 |
Denizcilik |
torpido hücumbotunu takip edip yok eden torpido muhribi |
torpedo catcher i.
|
|
133 |
Denizcilik |
siste takip eden taşıtlara kılavuzluk yapması için bir gemi tarafından çekilen şamandıra veya direk |
sea pig i.
|
|
Psychology |
|
134 |
Psikoloji |
skinner'e ait davranışçılık teorilerini takip eden psikolog |
skinnerian i.
|
|
Physiology |
|
135 |
Fizyoloji |
birbirini takip eden mekanik şoklarla sinirleri uyararak kaslarda tetanik spazmlara neden olan cihaz |
tetanomotor i.
|
|
Logic |
|
136 |
Mantık |
sembolik mantık kurallarını takip eden işlem |
logic operation i.
|
|
137 |
Mantık |
sembolik mantık kurallarını takip eden işlem |
logical operation i.
|
|
Physics |
|
138 |
Fizik |
nedenini gecikmeli takip eden (sonuç) |
hysteresial s.
|
|
Biology |
|
139 |
Biyoloji |
taksonomide cins adını takip eden ve küçük harfle yazılan tür adı |
trivial name i.
|
|
140 |
Biyoloji |
taksonomide cins adını takip eden ve küçük harfle yazılan tür adı |
specific epithet i.
|
|
141 |
Biyoloji |
leptoten fazını takip eden mayotik profaz |
amphitene i.
|
|
142 |
Biyoloji |
leptoten fazını takip eden mayotik profaz |
zygotene i.
|
|
143 |
Biyoloji |
bir organizmanın bilimsel adında cins adını takip eden ve tür, alt tür belirten kelime |
epithet i.
|
|
144 |
Biyoloji |
takip eden nesiller boyunca genetik olarak birbirinin aynı bireylerden oluşturulan (suş) |
inbred s.
|
|
145 |
Biyoloji |
parental kuşağı takip eden (kuşak) |
filial s.
|
|
146 |
Biyoloji |
parental kuşağı takip eden kuşaklara ait veya ilgili |
filial s.
|
|
147 |
Biyoloji |
güneş'in seyrini takip eden |
solisequious s.
|
|
Marine Biology |
|
148 |
Deniz Biyolojisi |
kuzey ve güney amerika kıyılarında bulunan, gemileri takip eden bir balık |
banded rudderfish (seriola zonata) i.
|
|
149 |
Deniz Biyolojisi |
kuzey ve güney amerika kıyılarında bulunan, gemileri takip eden bir balık |
rudderfish (seriola zonata) i.
|
|
150 |
Deniz Biyolojisi |
bermuda ve florida'da bulunan, gemileri takip eden bir balık |
rudderfish (kyphosus sectatrix) i.
|
|
151 |
Deniz Biyolojisi |
bermuda ve florida'da bulunan, gemileri takip eden bir balık |
bermuda chub (kyphosus sectatrix) i.
|
|
152 |
Deniz Biyolojisi |
kuzey ve güney amerika sularında görülen ve gemileri takip eden bir balık |
slender amberjack (seriola zonata) i.
|
|
153 |
Deniz Biyolojisi |
kuzey ve güney amerika kıyılarına özgü olup gemileri takip eden bir balık |
rudder fish i.
|
|
154 |
Deniz Biyolojisi |
kuzey ve güney amerika kıyılarına özgü olup gemileri takip eden bir balık |
rudderfish i.
|
|
Astronomy |
|
155 |
Gökbilim |
yer uydusunu veya roketi, yaydığı radyo dalgalarının algılanması ile takip eden elektronik sistem |
minitrack i.
|
|
156 |
Gökbilim |
hasat dolunayını takip eden ilk dolunay |
hunter's moon i.
|
|
157 |
Gökbilim |
durum açısının arttığı yönü takip eden (çift yıldız) |
direct s.
|
|
Agriculture |
|
158 |
Tarım |
nöbetleşe ekimde birbirini takip eden mahsullerden her biri |
trick i.
|
|
159 |
Tarım |
sonbaharda ekilip takip eden ilkbaharda veya yaz başında hasat edilen buğday |
winter wheat i.
|
|
160 |
Tarım |
ekimi birbirini takip eden mahsullerin her biri |
shift i.
|
|
Breeding |
|
161 |
Hayvancılık |
bir izi takip eden kimse |
trailsman i.
|
|
Social Sciences |
|
162 |
Sosyal Bilimler |
çocuğunun üzerine çok düşen ve onun her yaptığını takip eden baba |
helicopter father i.
|
|
163 |
Sosyal Bilimler |
çocuğunun üzerine çok düşen ve onun her yaptığını takip eden anne |
helicopter mother i.
|
|
164 |
Sosyal Bilimler |
çocuğunun üzerine çok düşen ve onun her yaptığını takip eden anne/baba |
helicopter parent i.
|
|
165 |
Sosyal Bilimler |
çocuğunun üzerine çok düşen ve onun her yaptığını takip eden ebeveyn |
helicopter parents i.
|
|
166 |
Sosyal Bilimler |
çocuklarının üzerine çok düşen ve onun her yaptığını takip eden anne ve baba |
helicopter parents i.
|
|
167 |
Sosyal Bilimler |
çocuklarının üzerine çok düşen ve onun her yaptığını takip eden ebeveyn |
helicopter parents i.
|
|
168 |
Sosyal Bilimler |
robert owen'ı takip eden kimse |
owenite i.
|
|
169 |
Sosyal Bilimler |
yunanca kullanımını takip eden |
hellenistic s.
|
|
170 |
Sosyal Bilimler |
film yapımcısı harvey weinstein hakkındaki cinsel istismar suçlamalarının ortaya çıkmasını takip eden süreç (bir çok başka cinsel istismar suçunun da açıklandığı süreç) |
post-weinstein expr.
|
|
Literature |
|
171 |
Edebiyat |
birbirini takip eden dizelerin son harflerinin bir kelime oluşturduğu kısa şiir |
telestich i.
|
|
172 |
Edebiyat |
bir cümle veya paragrafı takip eden cümle veya paragrafa bağlayan bölüm |
transition i.
|
|
173 |
Edebiyat |
birbirini takip eden kelimelerdeki vurgulanan ünlülerin tekrar etmesi |
vowel rhyme i.
|
|
174 |
Edebiyat |
birbirini takip eden kelimelerdeki vurgulanan ünlülerin tekrar etmesi |
assonance i.
|
|
175 |
Edebiyat |
birbirini takip eden cümle veya satırların sonunda kulağa benzer gelen ifadelerin kullanıldığı söz sanatı |
homoeoteleuton i.
|
|
176 |
Edebiyat |
birbirini takip eden sayılar halinde yayınlanmayan yayın |
one shot i.
|
|
177 |
Edebiyat |
birbirini takip eden sekiz ve altı hecelik dört dizeden oluşan kıta |
common metre i.
|
|
Linguistics |
|
178 |
Dilbilim |
birbirini takip eden birden fazla yan cümlede yapılan kelime veya ifade tekrarı |
simploce i.
|
|
179 |
Dilbilim |
(kökenbilimde) sıfır ile dönüşümlü olarak birbirini takip eden |
movable s.
|
|
History |
|
180 |
Tarih |
antakya şehrinin özgürleşmesini takip eden dönem (yaklaşık m.ö. 48) |
antiochian epoch i.
|
|
181 |
Tarih |
(14, 15 ve 16. yüzyıllarda) ilahiyatçı john wycliffe'i takip eden kimse |
lollard i.
|
|
182 |
Tarih |
(ii. dünya savaşında britanya'da) patlama sonucu çıkan yangınları takip eden gözetlemeci |
fire watcher i.
|
|
183 |
Tarih |
en üst ideallerin ve hedeflerin ulaşıldığı altın çağı takip eden, başarılı fakat önceki kadar parlak olmayan dönem |
silver age i.
|
|
Religious |
|
184 |
Dini |
orta doğu'da nasturilik akımını takip eden hristiyan kilisesi |
nestorian church i.
|
|
185 |
Dini |
(roma katolik kilisesinde) dokuz gün boyunca birbirini takip eden dualar |
neuvaines i.
|
|
186 |
Dini |
bir kişinin ölümünü takip eden 30. günde anısına düzenlenen ayin |
trental i.
|
|
187 |
Dini |
(katoliklerde) kişinin ölümünü takip eden 30. günde anısına düzenlenen ayin |
trigintal i.
|
|
188 |
Dini |
(katoliklerde) kişinin ölümünü takip eden 30. günde anısına düzenlenen ayin |
tricenarium i.
|
|
189 |
Dini |
(katoliklerde) kişinin ölümünü takip eden 30. günde anısına düzenlenen ayin |
tricenary i.
|
|
190 |
Dini |
paskalyayı takip eden sekizinci pazar |
trinity sunday i.
|
|
191 |
Dini |
(hıristiyanlıkta) paskalyayı takip eden 40. günde kutlanan mesih'in cennete yükselişi |
ascension of the lord i.
|
|
192 |
Dini |
(hıristiyanlıkta) paskalyayı takip eden 40. günde kutlanan mesih'in cennete yükselişi |
ascension day i.
|
|
193 |
Dini |
(hıristiyanlıkta) paskalyayı takip eden 40. günde kutlanan mesih'in cennete yükselişi |
holy thursday i.
|
|
194 |
Dini |
(hıristiyanlıkta) paskalyayı takip eden 40. günde kutlanan mesih'in cennete yükselişi |
ascension of christ i.
|
|
195 |
Dini |
(hıristiyanlıkta) paskalyayı takip eden 40. günde kutlanan mesih'in cennete yükselişi |
ascension i.
|
|
196 |
Dini |
mesih'in cennete yükselişini takip eden 10. gün |
ascensiontide i.
|
|
197 |
Dini |
bahar ekinoksunu (21 mart) takip eden ilk dolunaydan sonraki pazar günü |
easter i.
|
|
198 |
Dini |
aziz augustine'in öğretilerini takip eden manastır tarikatları |
augustinian order i.
|
|
199 |
Dini |
mahayana budizmi'nin öğretilerini takip eden kimse |
mahayanist i.
|
|
200 |
Dini |
paskalyadan sonraki yedinci pazar gününü takip eden pazartesi |
whit monday i.
|
|
201 |
Dini |
paskalya'yı takip eden pazar günü |
low sunday i.
|
|
202 |
Dini |
j. n. darby öğretilerini takip eden brethren müridi |
darbyite i.
|
|
203 |
Dini |
bayram günü ile onu takip eden sekizinci gün arasındaki süre |
octave i.
|
|
204 |
Dini |
insanoğlunun doğuştan günahlı olduğunu kabul edip kurtuluşun özgür irade ile kutsal ruh'un ortak çalışması olduğunu öne süren öğretiyi takip eden kimse |
semi-pelagian i.
|
|
205 |
Dini |
şaman öğretilerini takip eden kimse |
shamanist i.
|
|
206 |
Dini |
assisili fransis'in kurallarını değiştirmeden takip eden bir fransiskan tarikatı rahibi |
friar minor i.
|
|
Philosophy |
|
207 |
Felsefe |
kant'ı takip eden kimse |
kantist i.
|
|
Environment |
|
208 |
Çevre |
bölgedeki biyotik gelişimi sırasında birbirini takip eden ekolojik topluluklar silsilesi |
sere i.
|
|
209 |
Çevre |
biyotik gelişim sırasında birbirini takip eden bir dizi ekolojik topluluğa ait veya ilgili |
seral s.
|
|
Geography |
|
210 |
Coğrafya |
kuzey amerika'da anakara ve kıyıya yakın adalar arasındaki kanalları takip eden korunaklı deniz yolu |
inside passage i.
|
|
211 |
Coğrafya |
kuzey-güney doğrultusunu takip eden |
meridional s.
|
|
Meteorology |
|
212 |
Meteoroloji |
doğu pasifik’in 4 ila 12 yılda bir tropik iklimin durumunu değiştirecek şekilde ısınmalarını takip eden serinleme evresi |
la niña i.
|
|
Geology |
|
213 |
Jeoloji |
silüriyen'i takip eden jeolojik dönem |
devonian age i.
|
|
Hunting |
|
214 |
Silah/Atıcılık |
avı koklamak yerine izleyerek takip eden köpeklerle yapılan avcılık |
coursey i.
|
|
Sport |
|
215 |
Spor |
top süren takım arkadaşını yakından takip eden oyuncu |
trailer i.
|
|
216 |
Spor |
(buz hokeyinde) topa hakim olan oyuncunun topun önüne geçerek arkadan takip eden takım arkadaşına verdiği pas |
drop pass i.
|
|
Card |
|
217 |
İskambil |
(poker) birbirini takip eden dört karttan oluşan ve iki kart dizisinden biriyle tamamlanabilen bir el |
open-ended s.
|
|
Art |
|
218 |
Sanat |
izlenimcilik akımını takip eden farklı tarzlarda ressamları kapsayan bir fransız sanat akımı |
postimpressionism i.
|
|
219 |
Sanat |
süprematizm hareketini takip eden kimse |
suprematist i.
|
|
220 |
Sanat |
tasvir ettiği sahneleri belirgin bir kesintiye uğramadan birbirini takip eden (heykel) |
continuous s.
|
|
Music |
|
221 |
Müzik |
zıplama sırasında ayakların birbirine vurduğu sırada çalan birbirini takip eden vuruşlar |
batterie i.
|
|
222 |
Müzik |
birbirini takip eden sekiz notanın gövdesini birbirine bağlayan kalın yatay çizgi |
beam i.
|
|
223 |
Müzik |
birbirini takip eden tonlar arasındaki hızlı geçiş |
glissando i.
|
|
224 |
Müzik |
birbirini takip eden iki nota |
conjoint degrees i.
|
|
225 |
Müzik |
birbirini kesintisiz olarak takip eden aynı türden akorlar |
consecutive chords i.
|
|
Cinema |
|
226 |
Sinema |
(filme) sahnedeki hareketi yakından takip veya taklit eden bir müzik eklemek |
mickey-mouse f.
|
|
Mythology |
|
227 |
Mitoloji |
(yunan ve roma mitolojisinde) insanoğlunun en parlak dönemi olan altın çağını takip eden ve toplamda geçmiş olduğu dört çağdan ikincisini teşkil eden çağ |
silver age i.
|
|
Printery |
|
228 |
Matbaa |
farklı dillerdeki aynı metni birbirini takip eden satırlar olarak içeren (kitap) |
interlineal s.
|
|
229 |
Matbaa |
birbirini takip eden satırlarda farklı dillerde yazılmış |
interlinear s.
|
|
230 |
Matbaa |
birbirini takip eden satırlarda farklı metinlerde basılmış |
interlinear s.
|
|
Archaic |
|
231 |
Eski Kullanım |
en son trendleri takip eden kimse |
modist i.
|
|
232 |
Eski Kullanım |
en son moda stillerini takip eden kimse |
modist i.
|
|
Ornithology |
|
233 |
Kuşbilim |
balina avlama teknelerini takip eden antarktika'ya özgü büyük fırtına kuşu |
whale bird i.
|
|
Entomology |
|
234 |
Böcek Bilimi |
son larva aşamasını takip eden ilk 8 ayaklı akar veya kene formu |
nympha i.
|
|
235 |
Böcek Bilimi |
bir eklembacaklının deri değiştirmesini takip eden dönem |
metecdysis i.
|
|
Slang |
|
236 |
Argo |
kurbanını gözüne kestirip soymak için takip eden suçlu |
jugger i.
|
|
237 |
Argo |
hız kapanını takip eden polis |
kojak with a kodak i.
|
|
238 |
Argo |
radarı takip eden polis |
kojak with a kodak i.
|
|
239 |
Argo |
hız ölçen aygıtını takip eden polis |
kojak with a kodak i.
|
|
240 |
Argo |
bazı şovlarda ana performansı takip eden özel performans |
blowoff i.
|
|
241 |
Argo |
politikacının veya adayın basını ve halkla ilişkileri takip eden yardımcısı |
minder i.
|
|
242 |
Argo |
bir modayı körü körüne takip eden kimse |
mullet i.
|
|
243 |
Argo |
bir lideri körü körüne takip eden kimse |
mullet i.
|
|
244 |
Argo |
birinin özel hayatını gözetleyen, araştıran, takip eden sapık |
creep i.
|
|
245 |
Argo |
ragbi kültürünü takip eden erkek |
rugby head [new zealand] i.
|
|
246 |
Argo |
bağımsız düşünceden yoksun veya trendleri körü körüne takip eden kimse |
npc (non-playable character) i.
|
|
247 |
Argo |
modayı takip eden |
turned-on s.
|
|
248 |
Argo |
teknolojiyi sıkı takip eden |
dweeby [us] s.
|
|
Modern Slang |
|
249 |
Modern Argo |
bir dansın hem lider hem de onu takip eden dansçı figürlerini öğrenip dans rollerindeki cinsiyet ayrımını kıran |
ambidancetrous s.
|
|