through drive - Türkçe İngilizce Sözlük

through drive

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau

"through drive" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 40 sonuç

İngilizce Türkçe
General
drive through i. arabaya servis
drive through i. araçlara yol üstü verilen yemek servisi
drive-through window i. arabaya servis penceresi
drive-through i. arabaya servis penceresi
drive-through delivery i. sonrasında annenin hastanede çok kısa süre kaldığı doğum
drive-through s. arabaya servis veren
drive-through s. arabadan inmeden hizmet alınabilen
drive-through s. insanların motorlu araç sürerken izleyebileceği şekilde tasarlanmış
Phrasals
drive through f. arabayla bir yerden geçmek
drive through f. (bir yerden) arabayla geçmek
Idioms
could drive a truck through (something) [us] f. (argümanın, anlaşmanın) çok boşlukları olmak
could drive a truck through (something) [us] f. (argümanın, anlaşmanın) açık/zayıf noktası çok olmak
could drive a truck through (something) [us] f. (argümanda, anlaşmada) at oynatacak noktalar olmak
can drive a truck through (something) [us] f. (argümanın, anlaşmanın) çok boşlukları olmak
can drive a truck through (something) [us] f. (argümanın, anlaşmanın) açık/zayıf noktası çok olmak
can drive a truck through (something) [us] f. (argümanda, anlaşmada) at oynatacak noktalar olmak
drive a coach and horses through something f. açık noktalarını bulup göstermek
drive a coach and horses through f. bir kuralı bozmak
drive a coach and four horses through f. bildiğini okumak
drive a coach and horses through f. bir düşünceyi çürütmek
drive a coach and horses through f. içine etmek
drive a coach and four horses through f. kuralları hiçe saymak
drive a coach and horses through something f. zayıf noktalarını bulup göstermek
drive a coach and horses through f. zayıf noktalarını göstererek gözden düşürmek
could drive a truck through (something) f. (bir şeyi) kolaylıkla çürütebilmek
could drive a truck through (something) f. eksiklikleriyle kusurlarını ortaya çıkarabilmek
could drive a truck through (something) f. yanlışlıklarını ortaya serebilmek
can drive a truck through something f. (bir şeyi) kolaylıkla çürütebilmek
can drive a truck through something f. eksiklikleriyle kusurlarını ortaya çıkarabilmek
can drive a truck through something f. yanlışlıklarını ortaya serebilmek
could drive a truck through (something) [us] f. kusurları açıkça/apaçık ortada olmak
could drive a truck through (something) [us] f. kabak gibi ortada olmak/görünmek
could drive a truck through (something) [us] f. kusurlarını/yanlışlarını ortaya dökmek
could drive a truck through (something) [us] f. kusurlarını/yanlışlarını gözler önüne sermek
can drive a truck through something expr. (bir anlaşmanın, tartışmanın, sözleşmenin) çok büyük açıkları/zayıf yönleri olması
can drive a truck through something expr. (bir anlaşmanın, tartışmanın, sözleşmenin) açıklarının/zayıflıklarının apaçık ortada olması
can drive a truck through something expr. (bir anlaşmanın, tartışmanın, sözleşmenin) açıklarının/zayıf yönlerinin kabak gibi ortada olması
Trade/Economic
drive-through i. arabaya servis
Automotive
drive-through i. arabaya servis
drive through penalty i. pitten geçme cezası