İngilizce | Türkçe | |
---|---|---|
General | ||
Genel | have money owed to one (by) f. | alacaklanmak |
Genel | have money owed to one f. | alacağı olmak |
Genel | have money to burn f. | para savurmak |
Genel | have money to burn f. | aşırı harcama yapmak |
Genel | have money to burn f. | para yemek |
Genel | have money to burn f. | aşırı para harcamak |
Genel | have money to burn f. | parayı ezmek |
Idioms | ||
Deyim | have money to burn f. | dünya kadar parası olmak |
Deyim | have money to burn f. | çok parası olmak |
Deyim | have money, time to play with f. | bir şey yapmak için çok paraya, zamana sahip olmak |
Deyim | have money, time to play with f. | bir şey yapmak için elinde bolca para, vakit olmak |
Deyim | have money, time to play with f. | bir şey, yapmak için harcayacak çok parası, vakti olmak |
Deyim | have money, time to play with f. | yapmak için kullanacak çok parası, vakti olmak |
Deyim | have money to play with f. | çok parası olmak |
Deyim | have money to play with f. | harcayacak bolca parası olmak |