to catch - Türkçe İngilizce Sözlük

to catch

"to catch" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 47 sonuç

İngilizce Türkçe
General
fail to catch the bus on time f. otobüsü kaçırmak
have a plane to catch f. uçağa yetişmesi gerekmek
Proverb
set a thief to catch a thief çivi çiviyi söker
set a thief to catch a thief bir hırsızı ancak bir başka hırsız yakalar
you must lose a fly to catch a trout kaz gelecek yerden tavuk esirgenmez
set a thief to catch a thief dinsizin hakkından imansız gelir
you must lose a fly to catch a trout kaz gelen yerden tavuk esirgenmez
you need to bait the hook to catch the fish bir şeyi yapabilmek/bir işi yürütebilmek için önce gereken hazırlıkları yapmalısın
Idioms
springes to catch woodcocks i. ancak ahmakları yakalayacak tuzak
springes to catch woodcocks i. sadece kuş beyinlilerin düşeceği tuzak
time to catch one's breath i. dinlenecek zaman
time to catch one's breath i. soluklanacak zaman
a sprat to catch a mackerel [old-fashioned] [uk] i. kaz gelecek yerden tavuğu esirgememe
a sprat to catch a mackerel [old-fashioned] [uk] i. küçük bir girişimle/çabayla büyük kazanç sağlama
a sprat to catch a mackerel [old-fashioned] [uk] i. küçük bir risk alarak büyük bir kazanç sağlama
(be) a sprat to catch a mackerel i. büyük kazanç sağlayacak küçük bir girişim/çaba (olmak)
(be) a sprat to catch a mackerel i. büyük bir kazanç sağlayacak küçük bir risk (olmak)
(be) a sprat to catch a mackerel i. kaz gelecek yerden tavuk esirgememek
time to catch breath i. soluklanacak zaman
time to catch breath i. dinlenecek zaman
not want to catch someone doing something f. (yasak bir şey yaparken birine) yakalanmamak
not want to catch someone doing something f. (yaparken biri tarafından) görülmemek
slow to catch on f. jeton köşeli olmak
throw a sprat to catch a mackerel f. kaz gelecek yerden tavuk esirgememek
set a sprat to catch a mackerel f. kaz gelecek yerden tavuk esirgememek
slow to catch on f. (durumun/olayın) farkına geç/zor varmak
not want to catch (one) (doing something) f. (birini bir şey yaparken) görmek istememek
not want to catch (one) (doing something) f. (birini bir şey yaparken) yakalamak istememek
not want to catch (one) (doing something) f. (birinin/bir şey yaptığını) görmek istememek
it takes a thief to catch a thief expr. dinsizin hakkından imansız gelir
it takes a thief to catch a thief expr. çivi çiviyi söker
it takes a thief to catch a thief expr. hırsızı yakalamak için hırsız gibi düşünmek veya hırsız olmak gerekir
it takes a thief to catch a thief expr. bir hırsızı ancak bir başka hırsız yakalar
throw out a herring to catch a whale expr. kaz gelecek yerden tavuk esirgenmez
I don't have time to catch my breath expr. kafamı kaşıyacak vaktim yok
throw out a sprat to catch a mackerel expr. kaz gelecek yerden tavuk esirgenmez
Speaking
i don't want to catch you doing it again! expr. bi daha bunu yaptığını görmeyeyim!
I don't want to catch you doing it again expr. bir daha bunu yaptığını görmeyeyim
I don't want to catch you doing it again! expr. bir daha bunu yaparken yakalamayayım seni!
I don't have time to catch my breath expr. başımı kaşıyacak vaktim yok
I don't have time to catch my breath expr. çok meşgulüm
I don't have time to catch my breath expr. çok yoğunum
I don't have time to catch my breath expr. nefes alacak vaktim yok
I'll try to catch you later expr. sonra görüşürüz/konuşuruz
I'll try to catch you some other time expr. sonra görüşürüz/konuşuruz
Slang
I'll try to catch you later expr. daha sonra görüşürüz/konuşuruz
I'll try to catch you some other time expr. daha sonra görüşürüz/konuşuruz