uygun bulmak - Türkçe İngilizce Sözlük
Geçmiş

uygun bulmak



"uygun bulmak" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 20 sonuç

Türkçe İngilizce
Common Usage
uygun bulmak approve f.
General
uygun bulmak countenance f.
uygun bulmak approve f.
uygun bulmak endorse f.
uygun bulmak concede f.
uygun bulmak deem suitable f.
uygun bulmak uphold f.
uygun bulmak see fit f.
uygun bulmak choose f.
uygun bulmak find (something) acceptable f.
uygun bulmak agree to f.
uygun bulmak approbate f.
uygun bulmak condone f.
uygun bulmak o.k. f.
uygun bulmak o.k. f.
Phrasals
uygun bulmak concur (in) f.
Idioms
uygun bulmak give something the thumbs up f.
Trade/Economic
uygun bulmak approve f.
Politics
uygun bulmak endorsement f.
Archaic
uygun bulmak fay f.

"uygun bulmak" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 19 sonuç

Türkçe İngilizce
General
bir şeyi uygun bulmak sit well with f.
birini bir şeye uygun bulmak think someone fit for something f.
birini başka birine uygun görmek/bulmak think someone fit for someone f.
Phrasals
(biri) için birini uygun bulmak suggest for (someone) f.
(bir şeyin) en uygun fiyatlısını bulmak için çarşı pazar dolaşmak shop around (for something) f.
(bir şeyin) en uygun fiyatlısını bulmak için farklı yerlere bakmak shop around (for something) f.
-i uygun bulmak sit with f.
uygun rota bulmak için deneme yapmak beat about f.
Colloquial
(birini veya bir fikri) uygun görmek/bulmak be down f.
(birini veya bir fikri) uygun görmek/bulmak be down with f.
(birini) uygun görmek/bulmak down with f.
(birini/bir şeyi) tam (birine/bir şeye) uygun bulmak think (someone or something) is fit for (someone or something) f.
(birini/bir şeyi) fiziksel olarak (birine/bir şeye) uygun bulmak think (someone or something) is fit for (someone or something) f.
birini/bir şeyi tam birine/bir şeye uygun bulmak think someone or something fit for someone or something f.
Idioms
bir şeyi yapmayı uygun bulmak/görmek see fit to do something f.
kendine uygun yeri bulmak find (one's) place f.
(bir şey yapmayı) uygun bulmak think fit (to do something) f.
'-e uygun bulmak think fit for f.
Military
uygun menzili bulmak range on f.