Türkçe | İngilizce | |
---|---|---|
General | ||
Genel | uzakta olan | out s. |
Türkçe | İngilizce | |
---|---|---|
General | ||
Genel | şehrin dışında diğer evlerden uzakta olan mesken | private house i. |
Genel | uzakta olan şey | remote i. |
Genel | kıyıdan uzakta olan yer | offing i. |
Genel | kıyıdan uzakta olan yol | offing i. |
Genel | şehir merkezinden uzakta olan bir sokak | outstreet i. |
Genel | daha uzakta olan | thither s. |
Genel | medeniyetten uzakta olan | outlandish s. |
Marine | ||
Denizcilik | kıyıdan uzakta olan | off s. |
Medical | ||
Medikal | bir organın merkezden uzakta olan kısmı | distal i. |
Pathology | ||
Patoloji | nesnelerin gerçekte olduklarından daha uzakta gözükmelerine sebep olan görme bozukluğu | teleopsy i. |
Botanic | ||
Botanik | bir organizmanın ekseninden uzakta olan, eksenin dışında kalan | abaxial s. |
Botanik | eksenden uzakta olan | dosel s. |
Archaic | ||
Eski Kullanım | zihnen veya duygusal olarak uzakta olan | yonderly zf. |
Slang | ||
Argo | yerleşim yerlerinden uzakta, ıssız ve vahşi olan (bölge) | bundu s. |