Türkçe | İngilizce | |||
---|---|---|---|---|
Computer | ||||
Bilgisayar | çarpışmalar | collisions i. | ||
There have also been more than 60 near collisions. Ayrıca 60'tan fazla yakın çarpışma meydana geldi. More Sentences |
||||
Physics | ||||
Fizik | çarpışmalar | collisions i. | ||
It is generally thought that the earth's water came from collisions with comets. Genel olarak, dünyadaki suyun kuyrukluyıldızlarla çarpışmalardan geldiği düşünülür. More Sentences |
Türkçe | İngilizce | |
---|---|---|
General | ||
Genel | biyomoleküler çarpışmalar | biomolecular collisions i. |
Genel | denizde çarpışmalar | collisions at sea i. |
Automotive | ||
Otomotiv | küçük çarpışmalar | love taps i. |
Physics | ||
Fizik | (çarpışmalar) süperelastik | superelastic s. |
Fizik | (çarpışmalar) translasyonel kinetik enerjide genel artış yaşayan | superelastic s. |
Biology | ||
Biyoloji | biyomoleküler çarpışmalar | biomolecular collisions i. |