Turkish | English | |
---|---|---|
Colloquial | ||
Colloquial | (birinin) ihtiyaçlarını karşılamak | do for (someone) v. |
Turkish | English | |||
---|---|---|---|---|
Phrasals | ||||
Phrasals | (birinin/bir şeyin) ihtiyaçlarını karşılamak | provide for (someone or something) v. | ||
I'm trying my best to provide for you and your sister. Senin ve kız kardeşinin ihtiyaçlarını karşılamak için elimden gelenin en iyisini yapıyorum. More Sentences |
||||
Phrasals | birinin/bir şeyin ihtiyaçlarını karşılamak | attend to someone or something v. |