böylece - Turkish English Dictionary

böylece

Meanings of "böylece" in English Turkish Dictionary : 16 result(s)

Turkish English
Common Usage
böylece thus adv.
General
böylece so adv.
böylece in this way adv.
böylece thereby adv.
böylece so that conj.
Trade/Economic
böylece thus adv.
General
böylece thusly adv.
böylece thus and so adv.
böylece by this way adv.
böylece thissen [dialect] adv.
böylece thuswise adv.
böylece thus and thus adv.
böylece suchwise adv.
böylece since therefore conj.
Latin
böylece sic passim adv.
Archaic
böylece swa (so) expr.

Meanings of "böylece" with other terms in English Turkish Dictionary : 13 result(s)

Turkish English
General
ve böylece and so conj.
ön ve arka kısımları daha geniş böylece dönüşlerde kolaylık sağlayan kayak carving ski n.
dikkatlice gözlemek böylece gelişmelerden haberdar olmak keep tabs on v.
ki böylece/dolayısıyla in turn adv.
Colloquial
kripto para piyasalarında alınan kripto veya tokeni değişken fiyatlar karşısında satmamak, böylece mevcut pozisyonu uzun süre koruyarak yüksek getiri elde etmek istemek hodl v.
böylece tamamlandı that does it expr.
Aeronautic
bağlı olduğu ipin çekilmesiyle yırtılıp gaz kaçışını ve böylece balonun alçalmasını sağlayan yama ripping panel n.
bağlı olduğu ipin çekilmesiyle yırtılıp gaz kaçışını ve böylece balonun alçalmasını sağlayan yama ripping strip n.
Statistics
satır ve sütunlarında farklı değişkenlere ait sıklık dağılımlarını içeren ve böylece değişkenler arasındaki olağanlığı veya ilişkiyi gösteren tablo contingency table n.
Biology
kükürdü oksitleyen ve böylece enerji üreten, küçük ve çubuk şeklindeki bir bakteri familyası thiobacteriaceae n.
Military
ortaya çok sayıda nötron çıkartan, ancak az miktarda infilak eden ve böylece bir çok canlıyı öldüren, ancak binalara zarar vermeyen nükleer bomba neutron bomb n.
Latin
böylece geçiverir dünyanın görkemi sic transit gloria mundi n.
böylece gösterimimiz sona erer quod erat demonstrandum expr.