Turkish - English
Turkish - English
German - English
French - English
Spanish - English
English Synonyms
Turkish - English Sentences
Synonyms
Sentences
Tools
Resources
About Us
Contact
Login / Register
Turn off the lights
Türkçe
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Synonyms
Tools
Resources
About Us
Contact
Login / Register
EN-TR
Turkish - English
German - English
Spanish - English
French - English
English Synonyms
Turkish - English Sentences
Turkish - English
Spanish - English
German - English
Hide
Details
Clear
History :
bir şey haline getirmek
bir şey haline getirmek
History
Sentences
Meanings of
"bir şey haline getirmek"
in English Turkish Dictionary : 1 result(s)
Category
Turkish
English
Phrasals
1
Phrasals
bir şey haline getirmek
turn to
v.
Meanings of
"bir şey haline getirmek"
with other terms in English Turkish Dictionary : 51 result(s)
Category
Turkish
English
Phrasals
1
Phrasals
bir şeyi daha küçük/kısa bir şey haline getirmek
condense (something) to (something)
v.
2
Phrasals
bir şeyi başka bir şey haline getirmek
fashion something out of something
v.
3
Phrasals
bir şeyi ezip başka bir şey haline getirmek
grind something into something
v.
4
Phrasals
bir şeyi öğütüp başka bir şey haline getirmek
grind something into something
v.
5
Phrasals
bir şeyi ufalayıp başka bir şey haline getirmek
grind something into something
v.
6
Phrasals
bir şeyi ezip başka bir şey haline getirmek
grind into
v.
7
Phrasals
bir şeyi öğütüp başka bir şey haline getirmek
grind into
v.
8
Phrasals
bir şeyi ufalayıp başka bir şey haline getirmek
grind into
v.
9
Phrasals
bir şeyi ezip başka bir şey haline getirmek
grind something to something
v.
10
Phrasals
bir şeyi öğütüp başka bir şey haline getirmek
grind something to something
v.
11
Phrasals
bir şeyi ufalayıp başka bir şey haline getirmek
grind something to something
v.
12
Phrasals
yontarak başka bir şey haline getirmek
hack out
v.
13
Phrasals
çok hızlı bir şekilde (bir şey) haline getirmek
rocket into (something or some place)
v.
14
Phrasals
çok hızlı bir şekilde (bir şey) haline getirmek
rocket to (something or some place)
v.
15
Phrasals
çok hızlı bir şekilde (bir şey) haline getirmek
skyrocket into (something or some place)
v.
16
Phrasals
çok hızlı bir şekilde (bir şey) haline getirmek
skyrocket to (something or some place)
v.
17
Phrasals
karıştırarak (bir şey) haline getirmek
stir to (something)
v.
18
Phrasals
çırparak bir şey haline getirmek
whip into
v.
19
Phrasals
karıştırarak bir şey haline getirmek
whip into
v.
20
Phrasals
bir şeyi ciddi bir şey haline getirmek
precipitate something into something
v.
21
Phrasals
büküp (bir şey) haline getirmek
twist into (something)
v.
22
Phrasals
kıvırıp (bir şey) haline getirmek
twist into (something)
v.
23
Phrasals
bir şeyi kıvırıp/kıvırarak bir şey haline getirmek
twist something into something
v.
24
Phrasals
bir şeyi büküp/bükerek bir şey haline getirmek
twist something into something
v.
25
Phrasals
(daha büyük, kapsamlı, anlamlı bir şey) haline getirmek
build into (something)
v.
26
Phrasals
değiştirip (bir şey) haline getirmek
convert into (something)
v.
27
Phrasals
değiştirip (bir şey) haline getirmek
convert to (something)
v.
28
Phrasals
(bir şeyi) büyütüp (bir şey) haline getirmek
expand (something) into (something)
v.
29
Phrasals
(bir şeyi) genişletip (bir şey) haline getirmek
expand (something) into (something)
v.
30
Phrasals
(bir şeyi) alıp (başka bir şey) haline getirmek
fashion (something) into (something else)
v.
31
Phrasals
(başka bir şey) haline getirmek
fashion into
v.
32
Phrasals
(başka bir şey) haline getirmek
fashion out of
v.
33
Phrasals
ufalayıp başka bir şey haline getirmek
grind to
v.
34
Phrasals
ezip başka bir şey haline getirmek
grind to
v.
35
Phrasals
öğütüp başka bir şey haline getirmek
grind to
v.
36
Phrasals
(bir şeyi) keserek/doğrayarak (bir şey) yapmak/haline getirmek
hack (something) out of (something)
v.
37
Phrasals
(bir şeyi büyük bir şey) haline getirmek
make (something) (out) of (something)
v.
38
Phrasals
(bir şeyi bir şey) haline getirmek
render (something) into (something)
v.
39
Phrasals
(bir şeyi bir şey) haline getirmek
transmute (something) from (something)
v.
40
Phrasals
(bir şeyi bir şey) haline getirmek
transmute (something) into (something)
v.
41
Phrasals
(bir şeyi bir şey) haline getirmek
transmute (something) to (something)
v.
42
Phrasals
(bir şey) haline getirmek
turn into (something)
v.
43
Phrasals
(bir şeyleri) bir araya getirip (bir şey) haline getirmek
weave (something) into (something) else
v.
44
Phrasals
kıvırıp/dolayıp (bir şey) haline getirmek
wind up into (something)
v.
45
Phrasals
(bir şeyi) daha kapsamlı/karmaşık (bir şey) haline getirmek
work (something) up into (something)
v.
46
Phrasals
(bir şeyi) daha büyük (bir şey) haline getirmek
work (something) up into (something)
v.
47
Phrasals
çalışarak (bir şey) haline getirmek
work up to (something)
v.
Idioms
48
Idioms
başka bir şey haline getirmek
fashion something into something
v.
49
Idioms
(birini/bir şeyi) geliştirip biri/bir şey haline getirmek
build someone or something up (into someone or something)
v.
50
Idioms
(bir şey yapmayı) alışkanlık/rutin haline getirmek
make a habit of (doing something)
v.
51
Idioms
(bir şey yapmayı) kural haline getirmek
make it a rule to (do something)
v.
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of bir şey haline getirmek
×
Term Options
Correct / Suggest
French English Dictionary
Spanish English Dictionary
German English Dictionary
English Synonyms Dictionary
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy