canlandırmak - Turkish English Dictionary

canlandırmak

Meanings of "canlandırmak" in English Turkish Dictionary : 169 result(s)

Turkish English
Common Usage
canlandırmak revive v.
We must avoid creating a division, but also review and revive the Euro-Mediterranean relationship.
Bir bölünme yaratmaktan kaçınmalı, aynı zamanda Avrupa-Akdeniz ilişkisini gözden geçirmeli ve canlandırmalıyız.

More Sentences
canlandırmak animate v.
His appearance animated the party.
Onun ortaya çıkışı partiyi canlandırdı.

More Sentences
General
canlandırmak invigorate v.
Milk invigorates tired men.
Süt yorgun adamları canlandırır.

More Sentences
canlandırmak rouse v.
The slogan was designed to rouse the people.
Slogan, insanları canlandırmak için tasarlandı.

More Sentences
canlandırmak brighten v.
The flowers brightened the room.
Çiçekler odayı canlandırdı.

More Sentences
canlandırmak jog v.
Tom used a page of dot points to jog his memory when he made his speech.
Tom konuşmasını yaparken hafızasını canlandırmak için bir sayfa dolusu nokta işareti kullandı.

More Sentences
canlandırmak reinvigorate v.
Will we be able to reinvigorate the Mediterranean initiative and work for peace in the Middle East?
Akdeniz girişimini yeniden canlandırabilecek ve Orta Doğu'da barış için çalışabilecek miyiz?

More Sentences
canlandırmak stir v.
Talking to his grandfather stirred up fond memories from his childhood.
Büyükbabasıyla konuşmak çocukluğundaki güzel anıları canlandırdı.

More Sentences
canlandırmak liven up v.
We must liven up the debate here and there by using the catch-the-eye principle.
Kısa süreli söz isteyerek tartışma ilkesini kullanarak tartışmayı bir yerlerde yeniden canlandırmalıyız.

More Sentences
canlandırmak vitalize v.
He took a vitalizing walk along the riverside.
O nehir kıyısı boyunca canlandırıcı bir yürüyüş yaptı.

More Sentences
canlandırmak stimulate v.
Businesses need a dynamic environment that will stimulate this economic activity.
İşletmelerin bu ekonomik faaliyeti canlandıracak dinamik bir ortama ihtiyacı vardır.

More Sentences
canlandırmak refresh v.
A cup of coffee refreshed me.
Bir fincan kahve beni canlandırdı.

More Sentences
canlandırmak animate v.
His appearance animated the party.
Onun görünmesi partiyi canlandırdı.

More Sentences
canlandırmak boost v.
It will be impossible for European growth to recover without boosting industry.
Sanayiyi canlandırmadan Avrupa büyümesinin toparlanması mümkün olmayacaktır.

More Sentences
canlandırmak revitalise v.
I regret to say that the United States has had to invest USD 150 billion to revitalise the economy.
ABD'nin ekonomiyi canlandırmak için 150 milyar dolar yatırım yapmak zorunda kaldığını üzülerek belirtmek isterim.

More Sentences
canlandırmak rekindle v.
Sami wanted to rekindle his relationship with Layla.
Sami, Layla ile ilişkisini yeniden canlandırmak istiyordu.

More Sentences
canlandırmak evoke v.
The diaries she found evoked memories of her youth.
Bulduğu günlükler gençlik anılarını canlandırmıştı.

More Sentences
Theatre
canlandırmak play v.
The actor will play five characters in less than half an hour.
Aktör yarım saatten az bir sürede beş karakteri canlandıracak.

More Sentences
General
canlandırmak revivify v.
canlandırmak touch up v.
canlandırmak rejuvenate v.
canlandırmak rake up v.
canlandırmak raise v.
canlandırmak hearten v.
canlandırmak innerve v.
canlandırmak inform v.
canlandırmak pep up v.
canlandırmak uplift v.
canlandırmak inspire v.
canlandırmak regenerate v.
canlandırmak smarten v.
canlandırmak vivify v.
canlandırmak tone up v.
canlandırmak drum up v.
canlandırmak freshen v.
canlandırmak rouse up v.
canlandırmak render v.
canlandırmak interpret v.
canlandırmak furbish up v.
canlandırmak brisk up v.
canlandırmak give a fresh impetus to v.
canlandırmak insoul v.
canlandırmak waken v.
canlandırmak quicken v.
canlandırmak brace v.
canlandırmak brisk v.
canlandırmak spirit v.
canlandırmak perform v.
canlandırmak liven v.
canlandırmak innervate v.
canlandırmak ginger up v.
canlandırmak play the role of v.
canlandırmak perk up v.
canlandırmak galvanize v.
canlandırmak key up v.
canlandırmak fortify v.
canlandırmak fire v.
canlandırmak light v.
canlandırmak enliven v.
canlandırmak breathe v.
canlandırmak wake v.
canlandırmak jazz up v.
canlandırmak inspirit v.
canlandırmak regale v.
canlandırmak rally v.
canlandırmak revitalize v.
canlandırmak renew v.
canlandırmak incarnate v.
canlandırmak conceptualize v.
canlandırmak ginger v.
canlandırmak bring to life v.
canlandırmak enact v.
canlandırmak accelerate v.
canlandırmak personify v.
canlandırmak flash back v.
canlandırmak arouse v.
canlandırmak represent v.
canlandırmak personalize v.
canlandırmak buck v.
canlandırmak recreate v.
canlandırmak smarten up v.
canlandırmak spirit up v.
canlandırmak characterize v.
canlandırmak jazz v.
canlandırmak personate v.
canlandırmak picture v.
canlandırmak impersonate v.
canlandırmak sparkplug v.
canlandırmak exhilarate v.
canlandırmak dynamize v.
canlandırmak dynamise v.
canlandırmak resuscitate v.
canlandırmak ensoul v.
canlandırmak stoke v.
canlandırmak jolly along v.
canlandırmak energize v.
canlandırmak galvanise v.
canlandırmak energise v.
canlandırmak personalise v.
canlandırmak vitalise v.
canlandırmak conceptualise v.
canlandırmak characterise v.
canlandırmak cathect v.
canlandırmak alacrify v.
canlandırmak refocillate [obsolete] v.
canlandırmak regale v.
canlandırmak charge v.
canlandırmak rejuvenesce v.
canlandırmak rejuvenize v.
canlandırmak rejuvenise v.
canlandırmak awake v.
canlandırmak enact v.
canlandırmak embright [obsolete] v.
canlandırmak encarnalise v.
canlandırmak enquicken [obsolete] v.
canlandırmak unweary v.
canlandırmak juice v.
canlandırmak jump-start v.
canlandırmak vivificate v.
canlandırmak revivify v.
canlandırmak brisken v.
canlandırmak humanify v.
canlandırmak hypo v.
canlandırmak renovate v.
canlandırmak rev v.
canlandırmak revivificate v.
canlandırmak hype v.
canlandırmak role-play v.
canlandırmak zip (up) v.
canlandırmak inanimate [obsolete] v.
canlandırmak insoul v.
canlandırmak instinct [obsolete] v.
canlandırmak fan v.
canlandırmak pageant v.
canlandırmak pep (up) v.
canlandırmak gay v.
canlandırmak puff v.
canlandırmak freshen v.
canlandırmak sow v.
canlandırmak simulate v.
Phrasals
canlandırmak rub up v.
canlandırmak ginger up v.
canlandırmak act it out v.
canlandırmak pep up v.
canlandırmak crank up v.
canlandırmak wire up v.
canlandırmak hash up v.
canlandırmak breathe into v.
canlandırmak cock up v.
Colloquial
canlandırmak lend colour to v.
canlandırmak punch up v.
canlandırmak gin up v.
canlandırmak green v.
Idioms
canlandırmak breathe into (something) v.
canlandırmak breathe something into something v.
canlandırmak brighten up v.
canlandırmak bring (someone or something) alive v.
canlandırmak bring something alive v.
canlandırmak bring back to life v.
canlandırmak bring to life v.
canlandırmak come to life v.
canlandırmak breathe life into v.
canlandırmak lend color to v.
Technical
canlandırmak refresh v.
canlandırmak freshen up v.
Computer
canlandırmak enable v.
Archaic
canlandırmak inflesh v.
canlandırmak inlive v.
Slang
canlandırmak juice up v.

Meanings of "canlandırmak" with other terms in English Turkish Dictionary : 204 result(s)

Turkish English
General
yeniden canlandırmak revive v.
Enlargement is enabling us to revive the geographical, political and cultural identity of Europe.
Genişleme, Avrupa'nın coğrafi, siyasi ve kültürel kimliğini yeniden canlandırmamızı sağlıyor.

More Sentences
canlandırmak (rol) portray v.
In this film they both portray notorious gang leaders.
Bu filmde ikisi de kötü şöhretli çete liderlerini canlandırıyor.

More Sentences
kafasında canlandırmak envisage v.
Can you envisage Tom's working in a garage?
Tom'un bir garajda çalıştığını kafanda canlandırabiliyor musun?

More Sentences
kafasında canlandırmak imagine v.
I could imagine that.
Kafamda canlandırabiliyorum.

More Sentences
kafasında canlandırmak picture v.
I just can't picture that.
Bunu kafamda canlandıramıyorum.

More Sentences
yeniden canlandırmak revitalise v.
I agree that we need to revitalise the rail system.
Raylı sistemi yeniden canlandırmamız gerektiğine katılıyorum.

More Sentences
Colloquial
(birini bir şey yaparken) gözünde canlandırmak picture (one) (doing something) v.
Her eyes were filled with tears when she pictured the sad scene to herself.
Üzücü sahneyi kendi gözünde canlandırdığında gözleri yaşlarla doldu.

More Sentences
General
saça rengini canlandırmak veya geçici olarak renklendirmek için kozmetik çözelti uygulanması rinse n.
hayalinde canlandırmak visualize v.
bir şeyi hatırlatmak için ipucu vererek birinin belleğini canlandırmak jog someone's memory v.
yeniden canlandırmak restore v.
hayalinde canlandırmak visualise v.
hayalinde canlandırmak imagine v.
yeniden canlandırmak revitalize v.
yeniden canlandırmak resuscitate v.
önceden canlandırmak prefigure v.
kafasında canlandırmak envision v.
gözünde canlandırmak visualize v.
yeniden canlandırmak resurrect v.
acı anıları canlandırmak wake painful memories v.
yeniden canlandırmak regenerate v.
yeniden canlandırmak reanimate v.
hayalinde canlandırmak call up v.
yeniden canlandırmak reignite v.
tekrar canlandırmak reinvigorate v.
tekrar canlandırmak revive v.
tekrar canlandırmak reanimate v.
tekrar canlandırmak enliven again v.
üretimi canlandırmak boost the production v.
(hayalinde) canlandırmak conjure up v.
aklında canlandırmak fancy v.
usunda canlandırmak envisage v.
kafasında canlandırmak picture to oneself v.
zihninde canlandırmak envisage v.
bir rolü/olayı (yeniden) oynamak/canlandırmak reenact v.
fikri canlandırmak reinvigorate the idea v.
gözünde canlandırmak visualise v.
yeniden canlandırmak kick-start v.
bir rolü/olayı (yeniden) oynamak/canlandırmak re-enact v.
zihninde canlandırmak envision v.
zihninde canlandırmak picture v.
tekrar kafasında canlandırmak reimagine v.
hayalinde canlandırmak form a mental picture of v.
akılda canlandırmak imagine v.
kafasında canlandırmak visualize v.
yeniden canlandırmak raise v.
yeniden canlandırmak re-arouse v.
zihinde şekillendirerek tekrar canlandırmak re-create v.
yeniden canlandırmak re-energize v.
yeniden canlandırmak refreshen v.
kafasında canlandırmak visualize v.
aklında canlandırmak visualize v.
yeniden canlandırmak reinspirit v.
zihninde canlandırmak relive v.
tekrar canlandırmak renerve v.
yeniden canlandırmak reperk v.
kafasında canlandırmak depicture v.
fazlasıyla canlandırmak overinform v.
fazla canlandırmak overstir v.
bilgiyi canlandırmak rub up v.
(kurgusal karakteri) kostüm giyerek canlandırmak cosplay v.
zihninde canlandırmak fancify v.
hayalde canlandırmak fantasy v.
zihinde canlandırmak fantasy v.
ışıkla canlandırmak irradiate v.
zihinde canlandırmak feature v.
sulayarak canlandırmak irrigate v.
önceden canlandırmak foreshadow v.
önceden canlandırmak foreshew v.
önceden canlandırmak prefigurate v.
gözünde canlandırmak see v.
(kendini) canlandırmak shake v.
önceden canlandırmak pretypify v.
(karakteri) canlandırmak support v.
Phrasals
ateşi canlandırmak rake up v.
gözünde/kafasında (bir şey) olarak canlandırmak envisage (someone or something) as (something) v.
gözünde/kafasında (bir şey) olarak canlandırmak envisage someone or something as someone or something v.
gözünde/kafasında canlandırmak feature someone as something v.
gözünde/kafasında (bir şey) olarak canlandırmak visualize someone or something as someone or something v.
gözünde canlandırmak conceive of (someone or something) as (someone or something) v.
gözünde canlandırmak conceive of someone or something as someone or something v.
rol yapmak/canlandırmak act out v.
bir rolü canlandırmak act something out v.
birini bir şeyin içinde/bir şey giymiş olarak gözünde canlandırmak picture someone in something v.
ortamı canlandırmak pep up v.
ortamı canlandırmak juice up v.
ortamı canlandırmak jazz up v.
ortamı canlandırmak ginger up v.
(rol) canlandırmak act out v.
birini/bir şeyi gözünde olduğundan farklı canlandırmak envisage (someone or something) as (something) v.
birini/bir şeyi gözünde başka biri veya bir şey olarak canlandırmak envisage someone or something as someone or something v.
birini gözünde bir şey olarak canlandırmak feature someone as something v.
birini kafasında bir şey olarak canlandırmak feature someone as something v.
(bir şeyi bir durumdan) yeniden diriltmek/canlandırmak resurrect (something) from (something) v.
(birini/bir şeyi bir şey yapması) için canlandırmak stimulate (someone or something) into (doing) (something) v.
(birini/bir şeyi/kendini bir şeyle) canlandırmak refresh (someone, something, or oneself) with (something) v.
birini bir şeyle canlandırmak refresh someone with something v.
bir şeyi bir şeyle canlandırmak refresh something with something v.
(birini/bir şeyi bir şeyle) canlandırmak replenish (someone or something) with (something) v.
yaşadığı (bir şeyi) zihninde tekrar canlandırmak live (something) over again v.
yaşadığı (bir şeyi) zihninde tekrar canlandırmak play (something) over v.
(bir şeyi bir şeyle) canlandırmak salt (something) with (something) v.
(bir şeyi bir şeyle) canlandırmak season (something) with (something) v.
ile ilgili hafızasını tazelemek/canlandırmak rub up on v.
(birini) canlandırmak bring (someone) back to life v.
(bir şeyi) canlandırmak bring (something) back to life v.
(birini/bir şeyi) gözünde bir şey olarak canlandırmak conceive of (someone or something) v.
olarak gözünde canlandırmak conceive of as v.
birini/bir şeyi hayalinde canlandırmak conjure someone or something up v.
olarak kafasında canlandırmak envisage as v.
(birini/bir şeyi biri/bir şey) olarak gözünde canlandırmak envision (someone or something) as (someone or something else) v.
(birini/bir şeyi biri/bir şey) olarak zihninde canlandırmak envision (someone or something) as (someone or something else) v.
(birini/kendini bir şey) olarak zihninde canlandırmak fancy (someone or oneself) as (something) v.
birini biri/bir şey olarak zihninde canlandırmak fancy someone as someone or something v.
olarak zihninde canlandırmak fancy as v.
gözünde/kafasında canlandırmak feature as v.
birini bir şeyi canlandırmak freshen someone or something up v.
(bir şeyi) canlandırmak gin up (something) [us] v.
(birini/bir şeyi biri/bir şey) olarak kafasında/zihninde canlandırmak imagine (someone or something) as (someone or something) v.
(olarak kafasında/zihninde canlandırmak imagine as v.
(bir şeyle birini) teşvik etmek/heyecanlandırmak/canlandırmak inspire (someone) with (something) v.
birini/bir şeyi canlandırmak jazz someone/something up v.
tekrar gözünde canlandırmak live over v.
zihninde tekrar canlandırmak live over v.
birini canlandırmak pep someone up v.
(birini) gözünde/zihninde (bir şey) olarak/(bir şekilde) canlandırmak picture (one) as (something) v.
gözünde/zihninde (bir şey) olarak/(bir şekilde) canlandırmak picture as v.
-i tekrar tekrar düşünmek/kafasında canlandırmak play over v.
yaşadığı (bir şeyi) zihninde tekrar canlandırmak play over v.
ile canlandırmak refresh with v.
ile canlandırmak replenish with v.
-den yeniden diriltmek/canlandırmak resurrect from v.
ile canlandırmak salt with v.
ile canlandırmak season with v.
olarak gözünde canlandırmak see as v.
gözünde (bir şey) olarak canlandırmak see as (something) v.
(birini) canlandırmak star as (one) v.
için canlandırmak stimulate into v.
(birini/bir şeyi) gözünde/kafasında (bir şey) olarak canlandırmak visualize (someone or something) as (something) v.
gözünde/kafasında (bir şey) olarak canlandırmak visualize as v.
Colloquial
ateşi canlandırmak stoke up v.
ateşi canlandırmak stoke something up v.
(birini/bir grubu) canlandırmak work (someone or something) v.
Idioms
bir şeyi canlandırmak bring something to life v.
geçmişteki belli bir dönemi canlandırmak push back the clock v.
geçmişteki belli bir dönemi canlandırmak put back the clock v.
geçmişteki belli bir dönemi canlandırmak set back the clock v.
akılda canlandırmak form an estimate v.
anısını canlandırmak remind about v.
anısını canlandırmak remind of v.
eski anıları canlandırmak bring back old memories v.
kendini gelecekte canlandırmak project yourself into the future v.
ruhunu canlandırmak give someody spirit v.
(birini) canlandırmak bring back to life v.
(birinde bir hissi) canlandırmak/harekete geçirmek pique (one's) (emotion) v.
(birini) canlandırmak get (someone's) pulse racing v.
geçmişte belli bir zamanı canlandırmak push back the clock v.
(bir şeyi) canlandırmak breathe (new) life into (something) v.
zihnini/hafızasını canlandırmak jog the mind v.
zihnini/hafızasını canlandırmak jog someone's mind v.
birini canlandırmak shake someone's tree v.
(birini ya da bir şeyi) canlandırmak bring (someone or something) alive v.
birini ya da bir şeyi canlandırmak bring something alive v.
(birini/bir şeyi) tekrar canlandırmak juice (someone or something) back to life v.
(birini/bir şeyi) tekrar canlandırmak juice (someone or something) back up v.
(birini) canlandırmak set (someone's) pulse racing v.
bir şeyi canlandırmak breathe life into something v.
bir şeyi canlandırmak bring something back to life v.
(birini) canlandırmak bring (someone) to life v.
birini/bir şeyi canlandırmak bring somebody/something to life v.
birini/bir şeyi canlandırmak bring someone or something to life v.
başkası/başka bir şey olarak gözünde canlandırmak envision as else v.
başkası/başka bir şey olarak zihninde canlandırmak envision as else v.
anıları birinin gözünde canlandırmak take someone down memory lane v.
anıları birinin gözünde canlandırmak take a trip down memory lane v.
bir şeyi hatırlatmak için ipucu vererek belleğini canlandırmak jog memory v.
bir şeyi hatırlatmak için ipucu vererek birinin belleğini canlandırmak jog somebody's memory v.
tekrar canlandırmak juice back v.
birini canlandırmak jump-start someone v.
Formal
yeniden canlandırmak reconceptualize v.
yeniden canlandırmak reconceptualise v.
Trade/Economic
ekonomiyi durgunluktan kurtarmak ve ekonomik faaliyetleri canlandırmak amacıyla devletin piyasaya para pompalayarak satınalma gücünü artırmaya yönelik yaptığı harcamalar pump priming n.
ekonomiyi canlandırmak invigorate the economy v.
ekonomik bir durumu belli bir eylemle canlandırmak jump-start v.
ekonomiyi canlandırmak enliven the economy v.
ekonomiyi canlandırmak reinvigorate the economy v.
piyasayı canlandırmak boost the market v.
piyasaları canlandırmak boost the market v.
Medical
yeniden canlandırmak reinnervate v.
Psychology
(geçmiş tecrübeyi) detaylı şekilde zihinde canlandırmak replay v.
Food Engineering
vitaminle canlandırmak vitaminize v.
vitaminle canlandırmak vitaminise v.
Agriculture
gübreleme ile canlandırmak renovate v.
ziraat ile canlandırmak renovate v.
Art
zıtlıklar yardımıyla canlandırmak counterpoint v.
Theatre
(sahneyi) canlandırmak represent v.
Cinema
beyaz, asyalı veya diğer ırklardan olan karakterleri canlandırmak için siyah ırktan oyuncular seçmek blackwashing n.
asyalı, afrikalı veya diğer ırklardan olan karakterleri canlandırmak için beyaz ırktan oyuncular seçmek whitewashing n.
asyalı, afrikalı veya diğer ırklardan olan karakterleri canlandırmak için beyaz ırktan oyuncular seçmek whitewash v.
beyaz, asyalı veya diğer ırklardan olan karakterleri canlandırmak için siyah ırktan oyuncular seçmek blackwash v.
Archaic
yeniden canlandırmak reactuate v.
(birini) yiyecek-içecek vererek canlandırmak refect v.
hafızayı canlandırmak rub v.
zihninde canlandırmak feign v.